
CHP eski milletvekili Aylin Nazlıaka, kadınlara seçme seçilme hakkının verildiği 5 Aralık Kadın Hakları Günü bağlamında Alanya'daki bir konferans için geldiği Antalya'da CHP İl Başkanı Ahmet Kumbul'un konuğu oldu. CHP İl Başkanlığı'nda gazetecilerle de bir araya gelen Aylin Nazlıaka, kadınlara seçme seçilme hakkının verildiği 1934 yılından bu yana kadın hakları konusunda bir adım bile yol kat edilmediğini belirterek, "Toplumun yarısını yok sayan bir anlayışın hakim olduğu yerde demokrasiden bahsedemeyiz. Her iki kesimi de yükseltebilmemiz için kadın erkek birlikte omuz omuza mücadele etmemiz gerekiyor" dedi.
BİR ADIM YOL KAT EDİLMEDİ
"Kadınların seçme seçilme hakkını kazanmasının ardından yapılan ilk seçim olan 1935 seçiminde 18 kadın milletvekilimiz meclise girmiştir. O günkü temsiliyet durumunda bu rakam yüzde 4,6'lık bir orana tekabül etmekte. 1935'ten 2018 seçimine kadar parlamentoya 10 bin 733 erkek milletvekili girmiş. Buna karşılık sadece 597 kadın vekil Meclise girebilmiş. Oransal açıdan baktığınızda yine yüzde 5'lerde olduğumuzu görürsünüz. Bu o günden bugüne bir adım bile yol kat edemediğimiz anlamına geliyor" diyen Nazlıaka, "Cumhuriyet demokrasi ile taçlandığı zaman anlam kazanır. Demokrasi katılımcılık demektir. Toplumun yarısını yok sayan bir anlayışın hakim olduğu yerde demokrasiden bahsedemeyiz. Bir toplum kadın ve erkek olmak üzere iki cinsten oluşur. Mümkün müdür ki bir kütlenin yarısı yerlere zincirlenmişken diğer yarısı göklere yükselebilsin. Bizim her iki kesimi de yükseltebilmemiz için kadın erkek birlikte omuz omuza mücadele etmemiz gerekiyor. Bunun bir kadın hakkı değil, bir insan hakkı, bir demokrasi hakkı olduğunu da unutmamalıyız" diye konuştu.
NİCELİK KADAR NİTELİK DE ÖNEMLİ
Parlamentoda bugün itibarıyla kadın temsiliyet oranının yüzde 17 civarında olduğunu belirten Nazlıaka, milletvekili olduğu dönemde Meclis'te yaşadığı saldırı olayının faillerinin kadın olmasından yola çıkarak, kadın temsiliyetinde nicelik kadar niteliğin de önemli olduğuna vurguda bulundu. "Parlamenter demokrasimizin altına dinamit koyan Anayasa değişikliği öncesinde kadın erkek eşitliği konusundaki farkındalığı artırmak, mümkünse oylama sonuçlarını değiştirmek adına arkasında parti gücü bulunmayan, bağımsız bir milletvekili olarak Mecliste ne yapabilirim diye düşündüm. demokratik bir yol olarak kürsü işgalini seçip, kendimi kürsüye kelepçeledim" diyen Aylin Nazlıaka, "Beni engellemek için bana şiddet uygulayanlar erkekler değil, kadın milletvekilleri oldu. Bunlar arasındaki bir Antalya milletvekilinin bir tekvandocu gibi sahnelere yer vererek bana uyguladığı şiddetin sizler de tanığı oldunuz. Üzücü olan bu kadın milletvekillerinin bir erkek milletvekilinin talimatıyla bunu yapmış olması" ifadelerini kullandı.
ÖRGÜTTEN AYRI KALMADIM
"3 yıl ayrı kaldıktan sonra partinize geri döndünüz. Partimi özlemişim duygusu yaşadınız mı?" sorusuna Nazlıaka şu cevabı verdi: "CHP'li olmak bir yaşam biçimi, bir duruştur. CHP'li olmaktan, örgütümden bir gün, bir dakika bile olsun uzaklaşmadım. Şu anda sadeci resmi olarak bir dönüş gerçekleşti. Ayrılık süreci içinde de her an örgütlerimizle de partililerimizle de bir aradaydım. Ama bu resmi bağın kurulmuş olması da benim için çok mutluluk verici. Bunun tabandaki ve tabandaki yansımasını da olumlu yönde görüyorum. Bu partinin üyesi olabilmek çok büyük bir onur."
Mustafa KOÇ