Seçimde son haftaya girdik. Bu hafta ağırlıklı olarak saha gözlemleri ve sayılarla birlikte Antalya analizi yapmaya çalışacağım.
Öncelikle şu tespiti yapalım. Bugüne kadar Antalya genelinde derin bir sessizlik vardı. Sokaktan herhangi bir tepki almak mümkün değildi. Bu nedenle herhangi bir öngörüde bulunmak da neredeyse imkansızdı. Bu sessizlik yavaş yavaş dağılmaya başladı. Son hafta olduğu için partiler daha görünür hale gelmeye başladılar. Bu noktada şunu belirtmekte de fayda var. Sanırım bütün partiler bu seçimde kırdan kente stratejisini belirlemiş olmalı ki, ağırlıklı olarak fotoğraflar ilçelerden geliyordu.
Bir diğer tespit, kırsalda başta olmak üzere, sahada CHP ve AKP ağırlıklı kadrolar ön plandaydı. İyi Parti, diğer partilere göre daha geride bir fotoğraf verdi.
Gelelim ilçelerde ve köylerdeki havaya.
Antalya kırsalında psikolojik üstünlük muhalefete geçmiş durumda. Cumhur ittifakını destekleyenler, biraz da sıkılarak “hayırlısı olsun”, “inşallah” gibi dilek ve temenni cümleleri ile karşılıyordu muhalefet temsilcilerini. Millet ittifakını destekleyenlerin cümleleri çok daha anlamlıydı. “Bu kez gidecekler, değil?” sorusu yoğunluktaydı. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; bugüne kadar sürekli “kazanacak mıyız?” sorusu gelirdi. Bu defa insanlar, kazanacaklarına olan inancı duymak ve pekiştirmek yerine; iktidarın gideceğine olan inançlarını güçlendirecek duymak istiyorlardı. Bu soru, 20 yıllık iktidardan kaynaklanan yorgunluktan olduğu kadar, özellikle son beş yıldır yaşananların tepkisi olarak da karşımıza çıkıyordu.
Gelelim merkeze.
Merkezde Muratpaşa ve Konyaaltı CHP’nin tartışmasız güçlü olduğu yerler ve buralarda CHP deyim yerindeyse, tek kale maç yapıyor. Döşemealtı ve Aksu’da ise durum başa baş gidiyor.
Kepez, sadece merkez değil, bütün Antalya’da partilerin güçlerini ve ağırlıklarını belirleyecek öneme sahip. Bir benzetme yapacak olursak Kepez, Antalya’nın beşi bir yerde altını konumunda. Zira demografik olarak bütün partilerin kendilerini ifade edip güçlerini artıracakları seçmen tabanı Kepez’de bulunuyor.
Kepez’in bir önemi daha var. Gerek kentsel dönüşüm gerekse yeni imara açılan alanlar nedeni ile Kepez’de var olan gecekondu ağırlıklı yerleşim yerini apartmana bırakmış durumda. Özellikle son beş herkesin yaptığı bir tespit var. AKP, kendisini gecekondu yaşamında çok daha iyi ifade ediyor. Gecekondulaşma kalkıp da apartman yaşam tarzı arttıkça, AKP gerilemeye başlıyor. Antalya’da bunun en somut örneğini Kepez’de yaşıyoruz. Örneğin, 2018 seçimlerinde 15 puan olan AKP – CHP oy farkı, neredeyse kapanmış durumda. Bu farkın kapanmasında AKP’nin oy farkının artmasının yanısıra CHP’nin oylarındaki ciddi artış da söz konusu.
Kepezdeki bu oy geçişkenliği ile hem CHP hem Yeşil ve Sol Parti hem de TİP’in iştahını kabartan bir alan ve bu hali ile partilerin milletvekili dağılımının belirlenmesinde kilit öneme sahip. Bu önemden dolayıdır ki partiler de Kepez’e özel önem veriyorlar programlarını buna göre düzenliyorlar.