Bugün AKP 8. Büyük Olağan Kongresi toplanıyor. 
Gerek AKP yönetim kadrosunda gerekse de kabinede büyük değişiklik beklentileri oldukça hâkim.
Beklentilerin en başında da, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un koltuğunu kaybetmesi var. Kartalkaya faciasının ardından o koltukta daha fazla oturamayacağı ifade ediliyor. 
Mehmet Nuri Ersoy Antalya’lı. Ama Antalya ile ilişkisi, memleketi olduğu için değil, bir turizmci olarak yatırımlarının bir kısmının Antalya’da olmasından kaynaklanıyor.
Bir diğer beklenti, daha önce aralıkla iki dönem Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış olan, belediye başkanı olmadığı dönemde de milletvekili olan Menderes Türel’in bakan olacağı yönündeydi. Ancak Menderes Türel sabah saatlerinde açıklanan 75 kişilik Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) listesinde yer aldı. Yani AKP kurmay kadrosuna dahil oldu. Böylece bakanlık yolu kapanmış gibi görünüyor. Menderes Türel’in Merkez Yürütme Kurulu (MYK) içinde yer alarak A takımına girip giremeyeceğini önümüzdeki günlerde göreceğiz.
AKP MKYK demişken, buraya Antalya’dan girmesi beklenen isim Milletvekili Mustafa Köse’ydi. AKP Antalya kulislerinde Mustafa Köse’nin sağlık sorunları nedeni ile bunu istemediği konuşuluyor.
Gelelim AKP Büyük Kongresi’nin Antalya sürprizine. 
Dün öğleden sonra, CHP listelerinden milletvekili seçilen Gelecek Partili Serap Yazıcı Özbudun’un partisinden istifa ettiği bilgisi bomba gibi düştü. Ardından da AKP’ye katılacağı bilgisi paylaşıldı. Özbudun’da, Menderes Türel gibi bu sabah açıklanan 75 kişilik MKYK listesindeki yerini aldı.
Önce Serap Yazıcı Özbudun’un geçmişine bir bakalım. 
Anayasa hukukçusu olan Serap Yazıcı Özbudun, eşi Ergun Özbudun ile 2006 yılında AKP için bir Anayasa taslağı hazırlıyor. Bu taslak karşımıza 2010 referandumunda çıkıyor ve referandumda kabul ediliyor. Yani aslında bu kabus günlerimizi hazırlayan hukuk metninin yaratıcılarından. AKP’nin liberal döneminin partnerlerinden.
Sonrasında Ahmet Davutoğlu ekibi ile birlikte Gelecek Partisi’ndeki yerini alıyor ve partner olarak milliyetçileri seçen AKP’nin karşısında kılıç sallamaya başlıyor.  Özbudun’un bu cengaverliği ona Meclis’in kapılarını açıyor ve altılı masa sayesinde CHP aracılığı ile milletvekili seçiliyor. Bu arada, altılı masanın en temel siyasal argümanını hatırlayalım. 
Güçlendirilmiş parlamenter sistem.
Şayet, 2023 seçimlerini Kemal Kılıçdaroğlu kazanmış olsaydı Özbudun, güçlendirilmiş parlamenter sistem için Anayasa hazırlayacak ekibin içinde olacaktı.
Şimdi ise aynı Özbudun dün partisinden istifa etti, bugün AKP’ye katılıyor.
Katılmakla kalmayıp MKYK listesinde de yer alarak kurmay kadrosu içine giriyor. 
‘Anayasa hukukçusu’ sıfatı ile AKP hükümranlığını pekiştirecek Anayasal hamleler hazırlayacak.
Bu ‘Anayasa Hukukçusu’ önce CHP, sonra Gelecek Partisi, şimdi de AKP Antalya Milletvekili. 
Ben yazarken zor dayandım. Siz okurken bu siyasal etiksizliği mideniz nasıl kaldıracak, bilmiyorum.
İnsanın Demokrat Parti’den CHP’ye geçen Cemal Enginyurt’u anlından öpesi geliyor. “Ben CHP’lilerin oyları ile buraya geldim. Başka bir yere nasıl giderim!” cümlesi çok ama çok anlamlı hale geliyor. Siyasal etik örneği olarak karşımızda duruyor.
Antalya bağlantılı üç isim, Mehmet Nuri Ersoy, Menderes Türel ve Serap Yazıcı Özbudun’u düşündüğümüzde, memleketi olmasından bağımsız olarak, gerçekten Antalya bağlantılı tek isim Menderes Türel öne çıkıyor.
2004’ten bu yana hem siyasal hem de etik olarak duruşunu hiç değiştirmeyen Menderes Türel, bugün geldiği konumu ve daha fazlasını fazlası ile hak ediyor.