Kongre sürecindeki CHP’de, başat olan üç merkez ilçede taraflar artık netleşti.

Muratpaşa’da Hasan Şahin ile Özgür Güngör, Kepez’de Halil Yurtseven, Zeki Doğan ve Gökhan Ölmez, Konyaaltı’da da Demet Gündüz, Ayhan Zor ve Onur Duruk yarışacaklar. Bunlar içerisinde Özgür Güngör Muratpaşa, Demet Gündüz de Konyaaltı Belediye Meclis üyeleri. Özgür Güngör bugün meclis üyeliğinden istifa ediyor. Yine adaylardan Hasan Şahin Muratpaşa, Onur Duruk da Konyaaltı İlçe Başkanları.

Neden bu üç ilçe başat? Toplam 600 delege ile toplanan Antalya İl Kongresi’nde Muratpaşa 151, Kepez 109, Konyaaltı da 55 delege ile temsil ediliyor. Bu üç ilçenin toplamı, 305 delege ediyor, ki teorik olarak, bu üç ilçeye hakim olan kongreyi de kazanır.

Adayların CHP içi siyasetteki duruşlarına bakarsak, Muratpaşa’da Hasan Şahin iki dönemdir Muratpaşa Belediye Başkanı ile uyumlu bir fotoğraf veriyor. Buna karşılık Özgür Güngör de son il kurultayından beri bir önceki il başkanı Ahmet Kumbul ile birlikte yürüyen bir isim. Ahmet Kumbul ekibinin de Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen ile birlikte hareket ettiği sır değil.

Konyaaltı’da ise Onur Duruk ile Semih Esen arasındaki kavga bütün Antalya’nın malumu. Yine Onur Duruk’un, Muratpaşa İlçe Başkanı Hasan Şahin ile arası fena değil. İşin içinde Hasan Şahin olunca, akla doğrudan Ümit Uysal geliyor. Konyaaltı’da Demet Gündüz’ün, Semih Esen’in adayı olduğu da yeterince dillendirildi zaten.

Kepez’de çok ilginç bir gelişme oldu. Bugüne kadar birlikte yol yürüyen ve siyaset yapan, hem Kepez’de hem de Antalya genelinde önemli bir ağırlığı olan Garip Erdoğan ekibinde derin bir yarılma yaşandı. Garip Erdoğan ekibinin en önemli iki ismi, Ali Murat Özel ve Gülçin Tüzel, yine aynı ekibin diğer önemli bir ismi Zeki Doğan’a destek verirken, Garip Erdoğan Halil Yurtseven’in yanında konumlandı. Yine Garip Erdoğan’ın bugüne kadar birlikte yol yürüdüğü Ümit Uysal ile çizgilerini ayırıp Semih Esen ile birlikte hareket ettiği bir başka bilgi. Bu durumda Garip Erdoğan’ın Halil Yurtseven’e verdiği desteğin örtülü anlamda Semih Esen desteği olarak da okunacağı, Zeki Doğan’ı ise Ümit Uysal’ın desteklemesi, bu denklemde kendiliğinde gelen bir sonuç.

Özetle, üç ilçede Ümit Uysal – Semih Esen rekabeti harekete geçmiş durumda.

Buraya kadar okudunuz mu?

Okudunuz. Güzel. Şimdi hepsini unutun. Çünkü bu yaratılan toz duman ve rekabet görüntüsü aslında konuşulması gereken pek çok şeyi örtüyor.

Örneğin: gelin üyelik sistemini konuşalım. Çünkü, üst paragraflarda çizilen fotoğraflarda, bütün adaylar ve ekipleri uzun süredir üye yapma yarışındalardı. Üye yapacaklardı ki, mahalle delegeliklerinde kendi istedikleri isimler seçilebilsin. Peki bu üyeler hangi bilgi ve buna bağlı bilinçle oy kullanacaklar? Ya da hangi adayın listesini neden destekleyecekler ya da desteklemeyecekler? Üyelerin kullanacakları oylarda tek bir kriter olacak. O da kendilerini kim üye yazdı ise, onun işaret ettiği listeye oylarını verecekler. Bu oylar daha sonra örgüt iradesi olarak tanımlanacak. Oysa aslına baktığımızda üyelerin değil, onları partiye üye yazanların iradesini yansıtacaklar. Bir anlamda bindirilmiş kıtalar olarak işlev görecekler.

Oysa Genel Başkan, Sözcü TV’deki canlı yayında partiye aktif – pasif üyelik getirmek istediğini ama bunu tüzük kongresinde kabul ettiremediğini söyledi. Bir üyenin aktif olmasının koşulunu da koydu. Düzenli olarak aidat ödemek. Bunda da ilginç bir not ekledi. Dedi ki; “öyle kongreden kongreye gelip de toptan aidat ödemek değil. Her ay aidatını düzenli ödeyen üye.”

Eğer Genel Başkan’ın dediği yapılsaydı, bugün bu bindirilmiş kıtalar değil, aidatını ödeyen, bu nedenle de sorumluluk hisseden ve bu sorumluluğun gerektirdiği bilgi ve bilinçle oy kullanan üyeler oluşacaktı. İşte bu durumda örgüt iradesinden söz edilebilirdi.

Tartışılması gereken daha çok konu var. Merak ediyorum. Adayların hangisi bu konuları tartışıyorlar ve bu alanlarda düşünceleri neler?

Bilen var mı?