Koronavirüsün en çok yıprattığı takımların başında gelen Antalyaspor, bu kriz ortamını fırsata çeviremedi. İlk 11’de oynayan 6-7 oyuncusundan yoksun oynamak kolay değildir. Kırmızı-beyazlı takım için tek teselli ise bugüne kadar toplanan 42 puan.
Hatayspor deplasmanına da gereğinden fazla eksikle çıktı takım. Yetmedi, Hakan ve Doğukan sakatlanarak çıkmak zorunda kaldı. Özellikle defans bölgesinde bu kadar eksik olunca, Hatay gibi bir takıma karşı yenilmek normal sonuç oldu.
Bu kadar eksik varken, bu kadar genç ve tecrübesiz isimle sahaya çıkmışken, ısrarla defanstan top yaparak çıkma isteği yine sonucu belirledi. Veysel-Kudryashov-Nuri üçlüsü varken bunu çok iyi yapan Antalyaspor, bu isimler yokken bu fanteziden vazgeçmeli.
Hatay maçı için sonucu normal karşılıyorum. Bazı ayrıntıları ile anormal görüyorum.
İsim vermeyeceğim, ancak toptan korkan insandan futbolcu olmaz. İkili mücadeleye gözleri kapalı ve arkası dönük olarak giren kişiden asla futbolcu olmaz. Haddini bilmeden, kendisinde olmayan yetenekleri de sahaya yansıtmaya çalışan futbolcunun da geleceği olmaz.
Genç ve gelecek vaad ediyor diye sabredilen bazı isimler, Antalyaspor’daki miadını doldurmuştur. Onları kazanmak adına takımın daha fazla kaybetmesine göz yumulmamalı ve sezon sonu gereken neşter vurulmalı.
Bu kadar eksik varken, hiç oynamadan Fildişi Sahili Milli Takımı’na davet edilen Jean Armel Drole’nin 1 dakika bile süre alamamasını hala anlayamıyorum. Pandemi koşulları gereği Ersun Yanal’ın basın toplantılarına katılamıyoruz ancak bu futbolcu nasıl bir suç işlemiştir ki; bu takımda hiç süre alamıyor?
Antalyaspor, bu kadar eksiğe rağmen Hatay’dan 1 puanla dönebilirdi. Yedeklerin hazır olmaması, gençlerin tecrübesiz olması ve gereğinden fazla yetenekli olduğunu düşünen bazı isimlerin acemice hataları nedeni ile o da hayal oldu.
Galatasaray maçına Veysel dönüyor, Nuri’nin dönme ihtimali de yüksek. Bir an önce puanı 45 yapıp tamamen rahatlamak lazım. Yoksa ligin altı fokur fokur kaynıyor.
