Geçen hafta Korkuteli Belediyesi Meclis toplantısını, önceki gün de Büyükşehir Belediye Meclis Toplantısı’nı yerinde takip ettim. İki mecliste de benzer tablolar vardı.
Önce Korkuteli’den bahsedelim.
Seyir Terası, Kanal Korkuteli ve Hayvan Pazarı projelerini belediye imkanları ile yaptığını açıklayan Başkan Ömer Niyazı İşlek büyük takdir toplamıştı. 2020 yılı bütçesinin görüşüldüğü Nisan meclisinde ise Hayvan Pazarı nedeni ile 12, Kanal Korkuteli nedeni ile 16 ve Seyir Terası projesi nedeni ile 31 Milyon TL borçlanma yapıldığı açıklandı. Belediye’yi 30 Milyon TL borçla alan Başkan İşlek, pandemi koşulları nedeni ile bu borcun 95 Milyon TL’ye çıktığını açıkladı. Ancak meclis üyelerine dağıtılan bilgilendirme kağıdında borç yaklaşık 120 Milyon TL idi. Üstelik belediyenin aylık toplam geliri 2.9 Milyon TL iken, sabit gideri 4.9 Milyon TL. Kurulan şirket, görev verilen isimler, bir parti ilçe başkanına ödenen paralar ve daha pek çok iddia nedeni ile İşlek’e kredi çekme ve yer satma izni verilmedi. MHP’li olan İşlek, bu konuda Cumhur İttifakı ortağı AK Parti’den bile destek alamadı. AK Parti grubu İşlek’i ibra etmezken, kredi çekme ve yer satma konusunda olumsuz oy kullandı.
Büyükşehir’e gelince…
Muhittin Böcek eskisinden daha hırslı döndü. AK Parti ve MHP grup sözcülerine, eskiye oranla daha agresif tavır içindeydi. Siyasi yuvarlak söylemleri bile affetmeyen bir yapıdaydı. Faaliyet raporu ile ilgili eleştirileri, geçmiş dönemden örnekler vererek yanıtladı, icraat yaparken merkezi hükümetin engellemelerine rağmen hareket etmeye çalıştıklarını ima etti. Devam eden eleştiriler karşısında da döviz ve faizdeki dalgalanmaları örnek göstererek ülke ekonomisinin durumu ile karşılık verme çalıştı. Bugüne kadar Böcek’in yanında duran DSP grubu, meclis başkanvekilliği oylamasında AK Parti adayı Abdurrahman Yılmaz lehine oy kullanmadı ancak CHP adayı Deniz Filiz’e de oy vermedi. Hal böyle olunca vekillik koltuğunu 2 oy farklı AK Parti’li Abdurrahman Yılmaz kaptı. Özellikle imar komisyonuna giren isimler de bu açıdan anlamlıydı.
İki mecliste de benzer tablolar vardı…
1 hafta arayla izlediğim iki mecliste de enteresan tablolarla karşılaştım. Gücü elinde bulunduran insanlar bu gücü kaybetmemek için ellerinden geleni yaparken, daha düne kadar ittifak ortağı olanlar artık radikal ve acımasız tutum içine girebiliyor, gereken uyarıyı yapma konusunda çekinmiyor.
Ya siyasette kartlar yeniden dağıtılıyor ve herkes safını belli etmeye çalışıyor… Ya da ufukta bir erken seçim var, partiler ve siyasetçiler şimdiden hazırlıklara başladı. Bir gerçek var ki; körü körüne ittifak ortağını ve adayını destekleyen anlayış artık eskisi gibi geçerli değil. Karşısındaki partiye veya siyasetçiye kin ve nefretle hitap etmek de kimseye bir şey kazandırmıyor. Görünen o ki; haklının yanında olanların daha çok kabul gördüğü bir döneme doğru gidiyoruz.
AK Parti’nin Korkuteli’de MHP’li başkanı adeta kilitlemesi, DSP grubunun da Büyükşehir’de CHP adayını desteklememesini gelecek günler için ipucu verebilir.
CHP’de yaşanan il başkanının görevden alınmasını bu değerlendirmenin dışında tutuyorum. Çünkü 2-3 ay önce yapılacak operasyon, gecikmeli olarak gerçekleşti. Bu konuyu zaten bekleyen Nusret Bayar, bir anda tüm ilçe başkanlarını toplamış ve ardından sokağa inerek esnaf ziyaretlerini sıklaştırmıştı. Muhittin Böcek’in ilk meclis toplantısını yaparken gerçekleşen değişim elbette anlamlıdır ve Böcek’in başarısıdır. Bekir Kumbul’un Büyükşehir meclisini tabip etmesi de yoruma muhtaçtır ve önümüzdeki günlerde anlam kazanacaktır.
Ancak siyasette beklenmedik olaylar yaşanıyor ve her türlü gelişmeye hazırlıklı olmak gerekiyor.