Gündemin yoğunluğu nedeniyle pek çok olayı atlıyoruz ve göremiyoruz. Bu da tarihe düşmemiz gereken konulara haksızlık etmemize neden oluyor.
O zaman bu Pazar günü bir eksiğimizi giderelim.
Askerde elime bir kitap geçmişti.
‘Vilayetim Trabzon, memleketim Tekfurçayır’
Trabzonlu bir zabitin, memleketinden çıkıp da bir zabit olarak yaşadıklarını beyitler şeklinde kaleme aldığı bir kitaptı.
Kitapta, zabitin gözünden, Girit’in Osmanlı’nın elinden nasıl çıktığını hüzünlü bir şekilde okumuştum.
O kitaptan sonra anı, hatıra kitaplarına çok daha fazla önem vermiştim.
Geçtiğimiz günlerde Antalya’da bir kitap çıktı ve tanıtımı yapıldı.
‘Dar alanda siyaset’
Yazarı, Antalya Büyükşehir Belediyesi önceki dönem başkanlarından Hasan Subaşı.
Hasan Subaşı’nın anılarını kaleme aldığı kitapta Türkiye ve Antalya’nın son 50 yılının fotoğrafını da çekiyor.
Hasan Subaşı dediğimizde bir durmamız lazım.
2002’den sonra gittikçe eriyen ve önemli bir kısmı AKP’ye eklemlenen merkez sağ siyasette, Süleyman Demirel çizgisinde kalarak 2002 öncesi merkez sağ siyasetin belki de son temsilcilerinden birisi. Bu nedenle de Hasan Subaşı’nın açıklamaları, refleksleri merkez sağ siyasette bir Çoban Yıldızı gibi öne çıkıyor ve önem kazanıyor.
Hasan Subaşı’nın bir diğer önemli özelliği ise ailesinin tarihsel kökeni.
Osmanlı döneminde Antalya Elmalı’da dönemin burjuvazisi diyebileceğimiz ‘ayan’ kültüründen geliyor Subaşı. Soyadı da buradan geliyor zaten. Subaşı ailesi, Cumhuriyet ile dönüşümünü gerçekleştiriyor. İlk meclisten itibaren devamlı milletvekilleri veriyor Antalya’dan. Ailenin tarihsel ve sınıfsal kökenleri, Hasan Subaşı’nın neden ‘merkez sağ’ siyasette kaldığını da açıklıyor aslında.
Subaşı da kitabında ailesinin tarihi üzerinden bu geri plana dikkat çekiyor zaten.
Gelelim kitabın içine.
Merak etmeyin.
Ön bilgi vererek kitabın heyecanını kaçırmayacağım.
Kitapta, bugün Antalya’da hâlâ kullandığımız, Atatürk Parkı, Cam Piramit, Otogar, Antalya Hali gibi eserlerin, hangi süreçlerden, hangi engellemelere karşın yapıldığını okuyoruz.
Bugün Fettah Tamince’ye geçen ve çok tartışılan, kamuoyunda KEPTUR olarak bilinen arazinin öyküsünü ve bu öyküde dönemin Muratpaşa Beleidye Başkanı Süleyman Evcilmen’in etkilerini kitaptan öğreniyoruz.
Sadece Antalya değil.
Türkiye siyasetinde de çok önemli bilgiler var.
Örneğin, ANAP – DYP birleş(me)mesi ile başlayan, Mehmet Ağar’ın Genel Başkan olması ile ivme kazanan merkez sağın adım adım erime sürecini bir belgesel tadında okuyacaksınız kitapta.
Yakın tarihimizin en önemli olaylarından 2019 seçimleri öncesinde Millet İttifakı’nın ilk adımlarının nasıl atıldığını, Millet İttifakının uygulama ayağı olan Altılı Masanın neden hayal kırıklığına evrildiğini, içeriden bir gözün aktarımı ile kitapta bulacaksınız.
