Bir hafta önce Sivas’ı kendi sahasında yenen kadroya güvenip aynen sahaya sürmek, istikrar açısından önemli. Ancak sizin maçınızı izleyen rakiplerin de aynı maçı seyredip önlem aldığını düşünmemek hataydı.

Karagümrük karşısına 5’li savunma ile çıkıp, defansı kalabalık tutmak rakibin işine geldi. Bu sistem kanatlardan gelen Colley ve Kouassi ile göbekten zorlayan Diagne ve Jimmy Durmaz’a inanılmaz bir boşluk ve rahatlık verdi.

Savunmayı kalabalık tutmak pratikte belki çözümdü ancak orta saha üstünlüğünü rakibe bırakmak hata anlamına geliyordu. Maçtan önce yapılan bu hatadan dönmek için 2 gol yemeyi beklemek de diğer hata oldu.

25.dakika sona erdiğinde Colley ve Diagne bu boşluklardan golü bulmuş, Kouassi, Diagne ve Ccolley’in net fırsatlarında ise Alperen gol izin vermemişti. 26.dakikada Luyindama-Ghacha değişikliği bağıra bağıra gelen 3. Golü önledi.

Ghacha oyuna girip savunma 4’lüye döndükten ve takım orta alanı daha rahat kontrol ettikten sonra müsabakanın seyri tamamen değişti. Önce oyunda dengeyi sağlayan Antalyaspor, Haji Wright’ın golü ile işaret fişeğini ateşledi, Güray’ın bazukası ile skoru dengelerdi ve ilk yarının uzatma dakikalarında Veysel’in kafa golüyle soyunma odasına 3-2 önde gitmeyi başardı. Özellikle Güray’ın golü ile demoralize olan ve oyundan kopan Karagümrük, Antalyaspor’un ekmeğine yağ sürdü.

Sivas’ta aldığı abdest ile Karagümrük maçında namaz kılınamayacağını öğrenmek için 25 dakikayı heba eden teknik ekip hatasından dönerek yapması gerekeni sahaya yansıttı ve bu sezon ilk kez giden bir maçın çevrilmesinde bu kadar rol oynadı.

Maçın ikinci yarısı tamamen Antalyaspor’un kontrolünde geçti. Çok sayıda pozisyon hazırlandı, rakip savunmaya çıkma şansı tanınmadı. Rakibe zaman zaman verilen atak şanslarında da kaleci Alperen devreye girerek Boffin’i kesmekte haklı olduğunu gösterdi.

Fedor Kudryashov’un eski günlerini hatırlatırcasına ikinci yarıda Diagne’ye kaptırdığı topta bile devreye giren Alperen, bu takımın kalesini uzun süre koruyacağını gösterdi. Ayaklarına hâkim olması, iyi oyun kurması ve savunmayı rahatlatan tavırları taraftarın yüreğine su serpiyor.

Nakajima ve Larsson, oynadıkça üzerine koyan ve takım futboluna katkı sağlayan isimler oldular. Bünyamin ve Ghacha ikilisi, ikinci yarıda Caner Erkin’i yeterince sinirlendirip o koridoru hallaç pamuğu gibi attı.

Maçı baştan koparıp böyle bir galibiyete imza atmak belki bu kadar keyifli olmayabilirdi. 2-0 geriye düştüğü maçı 4-2 kazanmak, özgüven sorunu yaşayan bazı oyuncular için de pozitif katkı sağlayacaktır.

6 maç kazanamadığı haftalarda bile takımına sırt çevirmeyen, Nuri Şahin’e tam destek veren tribünlere gelince. Antalyaspor seyircisi futbolu biliyor ve kötü gününde de desteğini esirgemiyor. Başka takımda olsa teknik adam değişikliğine çoktan gidilirdi. Hocasıyla, başkanıyla, taraftarıyla bir bütün olan bu takıma yeni rekorlar kırmak yakışır.