Depresyonla başa çıkabilme yolları;
- Öncelikle her olumsuz düşünce için bir olumlu düşünce geliştirerek işe başlanabilir.
- Negatif değil pozitif bakış açısı olan insanlarla ilişki kurmak, kişinin moralini yükseltecektir.
- Dikkatinizi kendinizden uzaklaştırmak için başkasına yardım etmek yararlı olabilir.
- Sadece yürüyüş olsa bile her gün fizik egzersiz yapılabilir.
- Farklı bir şey yapmak, yeni bir yere gitmek yararlı olabilir.
- Eğlenceli ve kendinizi ifade etmenize izin verecek etkinlikler denenebilir. (örneğin; yazı yazma, resim yapma).
- Gevşemeye yardım edecek etkinlikler planlanabilir. Müzik dinlemek, kitap okumak, gevşeme egzersizleri yapmak gibi.
- Bu dönemde özellikle alkol ve uyuşturucu maddelerden uzak durulmalıdır. Alkol ve uyuşturucu maddeler depresyonu daha da kötüleştirecektir
- Kişi, kendine erişilmesi güç amaçlar koymamalı ve büyük sorumluluklar almamalıdır. Büyük işleri parçalara bölerek, öncelik sırasına göre ve yapabileceğiniz kadarını yapmak etkili olabilir.
- Bu dönemde kendinizden beklentileriniz çok büyük olmamalıdır.
- Başka insanlarla birlikte olmaya çalışmak, yalnız olmaktan bir süre uzak durmak yararlı olacaktır. Sevilen ve kişinin kendini daha iyi hissedeceği aktivitelere katılması etkili olabilir.
- Bu dönemde sevilen ya da zevk alınacak etkinlikler bulmak zor olabilmektedir. Bu nedenle daha önce keyif alınan etkinlikler denenebilir.
- Kişi bu dönemde hayatıyla ilgili önemli kararlar(iş değiştirme, evlenme, boşanma v.b.) almamalıdır.
Olumsuz düşünceler depresyonun bir parçasıdır, tedavi ile ortadan kaybolacaktır.
E- Ailelere Yönelik Öneriler
Depresyonda bir yakınınıza yardım edebileceğiniz en önemli konu, onun uygun tanı ile uygun tedavisinin uygulanmasını sağlamaktır. Bunun dışında yakınınıza yardım etmenizin birçok yolu vardır:
- İşe yakınınızın doktordan randevusunu alıp, doktora gitmesini sağlamakla başlanabilir.
- İlaçlarını alıp almadığına dikkat edilmelidir.
- Depresif kişi tembellikle ya da hastalık numarası yapmakla suçlanmamalıdır. Bu tür davranışları tedavi ile zamanla daha iyi olacaktır.
- Duygusal destek önemlidir. Bu anlayış, sabır ve kabullenmeyi gerektirir. Kişi konuşmalara dahil edilmeli, anlattıkları dinlenmelidir.
- Gerçeklere dikkat çekmek, ümitli olmak yararlı olacaktır. İntihar uyarılarını dikkate almak ve hekime bildirmek oldukça önemlidir.
- Kişi aktivitelere, yürüyüşlere v.b davet edilmeli, reddettiğinde kibarca ikna etmeye çalışılmalıdır. Kişi bu aktivitelere katılması için zorlanmamalıdır.
- Depresif kişi işbirliğine ve yönlendirmeye ihtiyaç duyar ancak ağır istekler beklentiler başarısızlık hissini arttırır. Bu nedenle kişiyi zorlamayacak, keyifli etkinliklerde, yapabileceği düzeyde bir iş birliği talebi etkili olabilmektedir.
F- Çocuk Ve Ergenlerde Depresyon
Depresyon genellikle 12 yaş sonrasında daha yaygın olarak görülmekle birlikte nadir olarak erken çocukluk döneminde rastlanabilmektedir. Çocuklar depresyon belirtilerini yetişkinler gibi göstermezler. Genellikle davranışlarla dışa vurma ve bedensel şikayetlerle depresyon belirtilerini gösterirler. Çocuklardaki depresyon genellikle; aşırı sinirlilik, içe kapanma, üzgün bakış, daha öncesinden zevk aldığı uğraşlardan zevk alamama, kazanılmış becerilerden geriye dönüş (gece işemeleri, bağımsız yapabildiği işleri yapamama vb), çabuk sinirlenme, gün içerisinde ara sıra ağlama, aşırı hareketlilik, okul başarısındaki düşüş, uyku problemleri, uykudan korkarak uyanma, yalnız uyuyamama, iştah problemleri, kendine güvensizlik, olayları olumsuz değerlendirme, aşırı hassas, alıngan ve abartılı yorum ve tepkilerin olması (bağırma ya da ağlama gibi), olaylar karşısında kendini suçlama, ölme ya da yaşamama isteğini dile getirmesi ya da notlar yazması, arkadaş ve sosyal çevresinde uyum güçlükleri, oyuna ilgisinin azalması, okul ve ailede bazı problemler şeklinde görülebilir.
Ergenlik çağından itibaren depresyon oranları kızlarda artarken, erkeklerde bir fark göstermemektedir. Ergenlikte özellikle fiziksel değişiklikler duygusal gelişimde etkili olmaktadır. Çünkü bu fiziksel değişiklikler benlik saygısını etkilemektedir. Kızların kilo almama, ideal ölçülerde olma gibi istekleri olurken, erkekler kaslarının gelişmesi gibi bu dönemin getireceği değişiklikleri olumlu karşılamaktadır. Çocuğun doğup büyüdüğü sosyal çevre, kültürel değerlerde önemlidir.
(Devam Edecek)
Esenlikler Dilerim.