Ailelerin tek çocuk sahibi olma nedenlerinin başında onlara daha iyi eğitim sağlama ve daha üst düzeyde ekonomik imkanlar sunma kaygıları yer alır. Bunların dışında geç yapılan evlilik ve sağlık problemleri de tek çocuk sahibi olma nedenlerindendir. Annebabanın çocuk üzerinde geliştirdiği aşırı korumacı tavır onların içe kapanık ve bencil olmalarına neden olur. Tek çocuklar kardeşleri olmadığı için oyun kurmakta ve arkadaşlık ilişkilerinde problem yaşarlar. Kardeşleri ile birlikte büyüyen çocuklar evde oynadıkları oyunlarda çeşitli roller üstlenirler. Bu roller onları hem hayata hazırlayan hem de paylaşmayı öğreten ilişkilerdir. Tek çocuklar bu ortamları olmadığı için daha çok anne-baba ve yetişkinlerle iletişim kurmak isterler. Ancak, tek çocuklar da bütün çocuklar gibi uygun anne-baba tutumlarıyla problemsiz bir yaşam sürdürebilirler. Unutulmaması gereken konu çocuk sayısının değil, anne-baba tutumunun önemli olduğudur.

Çocuk Sayısı

Ailede çocuk sayısı arttıkça buna paralel olarak da sunulan imkanlar azalır. Ekonomik durumu çok iyi olmayan ailelerde ilgi ve sevginin bölünmesi yanında hayat standartlarında da düşme olur. Çok çocuklu ailelerde anne-baba çocukların hepsiyle eşit ilgilenemez. Bu da çocuklar arasında sevgi açısından kıskançlığa neden olur. Çünkü çocuklara ayrılan zaman onların bireysel özellikleri nedeniyle eşit olmayacaktır. Anne-babanın çocukların bireysel özelliklerine göre (yaş, cinsiyet) takındıkları uygun tavırlar olumlu kişilik geliştirmelerini destekleyebilir. Özellikle anne, çocuk sayısı arttıkça daha büyük sorumluluklar altına girmektedir. Ekonomik durumu iyi olmayan ailelerin çok çocuk sahibi olmaları çocukların temel ihtiyaçlarını gidermelerinde sorun yaratacağından çocuklarda uyum ve davranış bozukluklarının olması da kaçınılmazdır. Ayrıca anne-babaların ekonomik yönden yaşadığı sorunlar nedeniyle yaşadıkları çatışmalar çocuklar üzerinde olumsuz etki yaratır. Ayrıca anne-babaların ekonomik yönden yaşadığı sorunlar nedeniyle oluşan çatışmalar çocuklar üzerinde olumsuz etkiler yaratır.

Çocuğun Cinsiyeti

Geleneksel aile yapısında toprak bütünlüğünün bozulmaması, soyadının devamı sosyal statü, mirasın bölünmemesi gibi kaygılarla erkek çocuk edinme isteği çok fazladır. Günümüzde de hala kırsal kesimde geleneksel aile yapısı devam eden bölgelerde erkek çocuk sahibi olma isteği devam etmektedir. Bu istek çok çocuk sahibi olma nedenleri arasında yer almaktadır. Ancak günümüzde kent yaşamı içinde ailelerin kültürel yapılarının değişmesi, sosyo-ekonomik durumları, eğitim düzeyleri yeni kuşak anne-babaların bu düşüncesinin değişmesine neden olmaktadır. Erkek çocuklara geleneksel aile yapısında tüm olanaklar, maddi-manevi, en üst düzeyle ve öncelikli sunulurken günümüz aile yapısında çocuklara cinsiyet olarak değil birey olarak yaklaşılmaktadır. Ailede çocuklar arasında yapılan cinsiyet ayrımı kız çocuklarında duyguların bastırılması, değersizlik duygularına neden olurken erkek çocuklarında üstün cinsiyet, hükmetme, çalışma isteğinin azalması gibi olumsuz davranışlar gelişmesine neden olmaktadır. Bu tutumların var olduğu ailelerde yetişen çocuklar yetişkin olduklarında kendilerine istemeden kazandırılan olumsuz tavırlar sergilerler. Kardeşler arasında da çatışmalara neden olur.

(Devam Edecek)

Esenlikler Dilerim.