Gazetimiz Körfez'in görselini paylaşarak "Fetö gazeteciliği" suçlamasında bulunan Reis Çelik'i, iktidar trollerinin ağzıyla yaptığı bu suçlama, Altın Portakal'dan ulusal yarışmaların çıkarılmasıyla sonuçlanan sansür tartışmalarıyla birlikte anılmaktan kurtarmayacaktır. Facebook sayfasından yayınladığı metin, sansür kurumunu devreye sokan festival komitesine akıl hocalığı yaptığının itirafıdır.

*****

O "süreç" denilen şey, aksine öylesine iyi yönetilmiş ve işletilmiştir ki, 2014 yılında başlayan sansür korkusu Altın Portakal'dan ulusal yarışmaların kaldırılmasıyla sonuçlanmıştır. Körfez yazarlarının yaptığı iş "festival sobotajı" değil, sansür korkusuyla Antalya Festivali'ni sabote edip, hiç bir şey olmamış gibi, hiç bir özeleştiri gereği duymadan, festival danışmanı, vs. adı altında Antalya Festivali'ne yeniden çöreklenmek isteyen tiplerin dünü ve bugünüyle bilinmesini sağlamaktır.

*****

TCK'nın 129. maddesi ekseninde gündeme gelen bir konu karşısında "Sosyalist ahlak, devrimci tavır" diye bir şeyi kaygı edindiğini iddia eden birinin yapacağı şey, birilerine "süreci iyi yönetme" konusunda akıl vermek değil, bir filmin gösteriminin yapılıp yapılmaması konusunda 129. maddeyi gündeme getirmeye ihtiyaç duymayı (duyanları) şiddetle eleştirmek, hiç değilse onlara destek vermemektir. Kendinizi karpuz akıllı filan zannedip başkalarını "portakal akıllı" ilan ederek, 2014 yılındaki sansür vakası karşısında dik duranları suçlama yoluna gitmişseniz, bunu vakti saati geldiğinde birileri size hatırlatacaktır.

*****

Göreve gelir gelmez "50 yıllık festivalden bir arşiv bile bırakmamışlar" diyerek Altın Portakal'ın köküne kibrit suyu dökme eyleminde başı çekenlerden Hülya Uçansu, bugün festival danışmanı olarak Antalyalıların karşısına çıkarılıyorsa, birileri çıkıp Altın Portakal'a adı sansür skandallarıyla yazılan isimleri ifşa edecektir. Hülya Uçansu'nun böyle bir durumda festival danışmanlığını kabul etmesinin etik olmayacağı hatırlatmasında da bulunacaktır.

*****

20 yıldır festivali düzenleyen AKSAV'ın 4 milyon lira borçla kapısına kilit vurulup; AKSAV çalışanları 5 - 10 - 15 yıllık kıdem tazminatları, izin ücretleri, altı aylık ücretleri gasp edilerek ortada bırakılırken, o devrimci tavır dediğiniz şeyi, işte o zaman; festival baronesleri adına değil, festival emekçileri adına gösterecektiniz.

*****

Bunu yapamamışsanız, sizin devrimciliğiniz "proleter devrimcilik" türünden bir devrimcilik değil; bir "reis" devrimciliği olabilir. Bir hatırlatma daha yapalım: "Fetö gazeteciliği" yakıştırmasıyla birilerine mesaj vermek istemiş olabilirsiniz; ama o adresi Antalya'da biraz zor bulursunuz.