Antalyaspor’un durdurulamayan kötü gidişi, oynadığı futbol ve aldığı sonuçla camianın canını acıtmaya devam ediyor. Ligde bulunduğu konum gereği yenilgiye isyan etmesi gerekirken umursamaz bir tavır sergileyen, etkinliğini her maç biraz daha azaltan takımda, hayati önem taşıyan Rize maçında da beklenen direnç gelmedi.
Naldo ve Veysel dışında sorumluluk alan oyuncu yok gibiydi. Biraz Naldo, biraz da Veysel işin ciddiyetini kavramış gibi göründü. Diğer futbolcuların değerlendirilecek oyunları bile yok gibiydi.
Bugüne kadar Kasımpaşa, Kayseri ve Göztepe’ye kaptırdığı puanlarla hayat veren Antalyaspor, ateş hattındaki Rize’yi de es geçmedi. Zoru başarıp mağlup olarak Karadeniz ekibinin az olan ligde kalma umutlarını artırıp, kendisini ateşe attı.
Bundan sonraki maçlar çok daha zor ve stresli geçecek. Çünkü düşme hattındaki tüm takımların ilk hedefi Antalyaspor’u yakalamak olacak. Durumun vehametinin farkında olmayan Antalyaspor ise taraftarını kahretmeye devam edecek. İyi bir futbol izlemek için yeni bir Trabzonspor veya Fenerbahçe maçını beklemek zorunda kalacak,
Bu kadar kötü bir takımı izlemek futbol adına gerçekten can sıkıcı. Bu kadar kötü iki takımın maçına, aynı oranda kötü bir hakem yönetimi de eklenince, futbol adına utanç dolu bir 90 dakika ortaya çıktı. Fenerbahçe maçında Atilla Karaoğlan, bu maçta Yaşar Kemal Uğurlu. Bu hakemlerin futbolu bilmedikleri ortada. Israrla maç yönetiyorlarsa bunun nedenini başka yerlerde aramak gerekiyor. Sürekli oyunu durduran, temponun yükselmemesi için adeta el freni görevi yapan bu tür hakemler, Türk futbolunu bitirme noktasına getirdi.
İyi seyirler…