Her ölüm acıdır ve erkendir. Ancak bazı insanların ölümü, yeri dolmayacak bir boşluk bırakır hayatta. Doğan Hakyemez, bilinen lakabı ile ‘DODO’ gibi…

68 yaşının tamamına yakınını spora adamış, büyük başarılara imza atmış, hep zirvede kalmayı başarmış ve en önemlisi iş ve özel hayatındaki kaliteyi hiçbir zaman düşürmemiş bir isim DODO.

Artık Antalya’ya yerleşmiş ve açtığı “Doğan Hakyemez Antalya Basket Okulları” ile sadece Antalya basketboluna hizmet edeceği günlerin planlarını yapıyordu.

5 yıl sonra Beko Basketbol Ligi’nde mücadele edecek ve tüm mesaisini Antalya’ya ayıracaktı.

Öyle de yaptı, hayatının kalan çok kısa bölümünün tamamını Antalya’ya ayırdı ve burada da vefat etti.

Oyunculuk ve menejerlik hayatında gittiği her kulüpte başarıyı yakalamış, sayısız şampiyonluğa imza atmış, Efes Pilsen’de Koraç Kupası’nı kazanmış, 181 kez milli formayı giymiş Hakyemez’in ölümü, Türk basketbolu için olduğu kadar, Antalya için de önemli bir kayıp.

Yeri doldurulamayacak insan yoktur, ancak Doğan Hakyemez’in yerinin dolması gerçekten çok zor.

Geçen hafta basketbol okulu ofisinde yaklaşık 2 saat sohbetimiz oldu.

Sohbetimiz sırasında, neden teknik adamlığı değil de, menejerliği seçtiği soruma verdiği cevap bile aynı kalitedeydi: “Benim oyunculuk yıllarımda uzak deplasmanlara bile otobüsle gidilir, malzeme bulunamazdı. Yurtdışına 2-3 aktarma ile gidebiliyorduk. Bunu düzeltebilmek için yöneticilik kısmını seçtim. Milli Takım’da ve kulüplerde, basketbolcuların en iyi şartlarda oynamaları için çalışmayı tercih ettim ve başardım”.

Antalya’da açtığı basketbol okuluna ilgi o kadar büyük oldu ki; 120 öğrenci sayısına ulaştığında kayıtları durdurdu. 150-200 öğrenciye ulaşıp para kazanmayı tercih etmedi, teknik adam ve salon imkanlarına göre belirlediği sayı kadar öğrenci kabul etti.

Antalya basketboluna sunacağı katkılarla ilgili belirlediği bir yol haritası vardı. Kapanma aşamasında olan Antalyaspor Basketbol Takımı’nı kurtarmak için formül hazırlıyordu. ‘Off the Record’ olarak kısmen bahsetmişti son görüşmemizde ve “Şimdilik yazma” diye de eklemişti. Eminim, yaşasaydı Antalyaspor basketbol takımı çin hazırladığı formülü uygulamaya koyacaktı ve kapanma aşamasındaki takım yoluna çok daha güçlü devam edecekti.

Türkiye’de, fertlerinin tamamı milli olan ender ailelerden biriydi. Hep özeldi, kaliteliydi ve elitti.

Kariyer ve para anlamında hiçbir şeye ihtiyacı yoktu. Ancak basketbol için üretmeye adadığı hayatını değiştirmedi.

Bu hafta tekrar görüşmek için sözleşmiştik.

Olmadı…

Her ölüm gibi erken oldu Doğan Hakyemez’in vefatı.

Ancak misyonunu devam ettirecek bir nesil bıraktını düşünüyorum.

Antalya Basket Okulları’nın başındaki Barış Güney, Deniz Gökay ve Özge Güney, DODO’nun bıraktığı emaneti en iyi şekilde taşıyacak karakterde isimler.

Voleybolcu kızları Deniz ve Burcu, babalarının isimlerini layıkıyla temsil edebilecek olgunlukta.

DODO bu dünyadan göç etti belki, ancak bıraktığı ekol Antalya ve Türk basktebolu için varlığını sürdürmeye devam edecek.