MHP’nin “Adım Adım 2023; İlçe İlçe Anlatma ve Aydınlatma Toplantıları”nın Muratpaşa bölümünü takip etme fırsatım oldu. Toplantıya giderken, “2023” ibaresinden dolayı, seçim öncesi vaatler, yaşanan sıkıntıların çözüm yolları, hayat pahalılığı ve işsizlik ile ilgili vatandaşa dokunan cümleler duyma gibi bir beklentim vardı.

İl Başkanı Hilmi Durgun ve Muratpaşa İlçe Başkanı Talu Bilgili’nin açılış konuşmalarının neredeyse tamamı, CHP ve Kılıçdaroğlu’nu eleştirme üzerine hazırlanmış. Toplantının divan başkanı ve Antalya Milletvekili Abdurrahman Başkan’ın konuşması ise ekrana da yansıtılan yazılı bir metinden oluşuyordu. Belli ki genel merkezden hazırlanmış ve tüm ülkücülere ulaştırılması için böyle bir organizasyon tertip edilmiş.

Konuşmalarda vatandaşların sorunları ile ilgili bölüm yoktu. Ancak zaman zaman İYİ Parti’ye ama özellikle CHP’ye yönelik çok sert ve sınırları zorlayan bölümler vardı. Bilinçli olarak hazırlanan ve partililere ulaştırılan bu sözler, bir anlamda ülkücülere ev ödevi niteliğindeydi ve vatandaşlara anlatılması isteniyordu.

Konuşma metninde, HDP ile CHP, Selahattin Demirtaş ile de Kemal Kılıçdaroğlu adeta özdeşleştirilmiş, CHP’yi HDP yönetiyormuş algısı üzerine kurulmuş bir anlayış vardı. Grup toplantılarında MHP lideri Devlet Bahçeli’nin yaptığı konuşmaların farklı bir versiyonu dinletildi katılımcılara.

Konuşmanın özü; “PKK terör örgütünün siyasi ayağı olan HDP, HDP’nin de ittifak ortağı CHP. Dolayısıyla CHP, örgütün emellerine göre hareket ediyor” anlamı taşıyan cümlelerden oluşuyor.

Abdurrahman Başkan’ın okuduğu ve ekrana da yansıyan metinde, tezkere oylamalarına atıfta bulunularak “CHP yönetimi PKK’ya, YPG’ye, PYD’ye evet; Türkiye’ye hayır demiştir” denildi, iki partinin ve liderin sözleri ve icraatları kronolojik sıralama ile anlatıldı, aslında ikisinin de aynı hedefe farklı yollarla gittiği belirtildi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Diyarbakır ziyaretini, “Bu ziyaret asıl amacının dışına çıkmış, bölücülüğün CHP bünyesine nasıl tutunduğunu belgelemiş, resmetmiş ve teyit etmiştir” diye yorumlayan Başkan, “Antalya’mızda gerçekleştirilen Diplomasi Formu ile eş zamanlı olarak, Diyarbakır ziyareti, Türkiye’nin öncülüğünde Antalya Diplomasi Forumu’nda bir araya gelen Rusya Dışişleri Bakanı ile Ukrayna Dışişleri Bakanı’nın ateşkes ve barış arayışını kundaklama girişimidir ve dış bağlantılı siyasi bir operasyondur” ifadelerini kullandı.

Abdurrahman Başkan’dan sonra söz alan Ahmet Selim Yurdakul da, “2023 seçimleri tarihimizin en önemli ve telafisi asla mümkün olmayan bir seçim olacak. Ona göre çalışmalıyız” diyerek toplantının finalini yaptı.

Öne alınmazsa seçimlere yaklaşık 15 ay var. MHP, CHP’nin güçlü olduğu il ve ilçelerde çalışmalara erken başlamış. Ve genel merkez tarafından hazırlandığı anlaşılan metne bakarsak, önümüzdeki seçimler bu minvalde gerçekleşecek. Sözler daha sert, eleştiriler daha yıkıcı, kutuplaşma had safhada olacak. MHP’nin kullandığı dil, muhatabı tarafından aynı sertlikte karşılık bulursa, seçim meydanlarında tansiyonun hiç olmadığı kadar yüksek olacağı kesin.

Yani önümüzdeki seçimlerin nasıl geçeceği ile ilgili ilk somut izlenimleri MHP verdi ve seçimlerde tansiyonun beklenenden çok daha sert olacağını gösterdi. MHP’nin kullanacağı bu dil kavga çıkaracağa benziyor. Umarım demokratik bir seçim yaşarız.