Bir süre önce ortalıkta "Rıza Hoca'yı göndermek için operasyon yürütülüyor" söylentileri dolaşmış; bize inandırıcı gelmemişti. Bunun doğru olduğunu şimdi öğreniyoruz. Operasyon tamamlanmış, operasyonun yürütücüsü çevreler ya da bir bütün olarak Antalyaspor yönetimi amacına ermiş bulunuyor. Antalyaspor'u lig yarışının 8'inci haftasında 2 puanla sonuncu sırada alıp sezonu lig 5'incisi olarak bitirten Rıza Çalımbay'ın gönderilmesinin yerinde olup olmadığını sezon sonunda göreceğiz. Şu anda söylenebilecek tek şey bu işin etik boyutunun tartışma götürür olması. KAYSERİ DE OYNAYAN ANTALYASPOR MU İDİ? Çalımbay'ın gönderilmesiyle ilgili etik sıkıntı Kayserispor maçındaki berbat oyunla alsında kendini ifşa etmişti. Geçtiğimiz yıl Antalyaspor maçlarının tamamına yakınını, bu yıl üç maçını izledim, Antalyaspor'un özellikle de kaptan Eto'o'nun bu kadar berbat oynadığı bir maçı hatırlamıyorum. Kayserispor maçında bazı futbolcular normal oyunlarını değil de Rıza Hoca'nın gönderilmesi operasyonunda kendi rol modellerini oynamışlarsa sıkıntı sandığımızın da ötesinde demektir. SİZE DE REVA GÖRÜLÜR "Antalyaspor'dan ayrılmayı ben istemedim. Biz bırakıp gitmeyiz. Ama karşılıklı oturduk konuştuk. Uygun olanın bu olacağına karar verdik" diyor Rıza Çalımbay. "Karşılıklı oturup konuştuk", işin nezaket boyutu. Rıza Hoca'nın gönderilmesi, operasyonun "the end" bölümünde değil de önceden "karşılıklı oturup konuşarak" gerçekleştirilmiş olsaydı nezaketli bir gönderilme olurdu; öyle de olması gerekirdi. Bugün siz "büyük" dediğiniz futbolcuların önüne teknik direktörünüzü atar, yem ederseniz, takım başarısız günler geçirdiğinde bir "üst akıl" çıkar aynı şeyi sizin için düşünür, aynı yöntem size de reva görülür. DAHA FAZLA KREDİYİ HAK EDİYORDU Antalyaspor'un puan sıralamasındaki yeri Rıza Hoca'nın başarısızlığı için kanıt teşkil edemez. Antalyaspor gerçek gücünü Galatasaray maçında gösterdi; şans kendisinden yana olsaydı sahadan galip ayrılan taraf olacaktı. Beşiktaş'ın Antalyaspor'u yenmesi, ligin başarılı takımlarından Akhisar'la berabere kalınması da sürpriz sonuçlar değil. Kaldı ki Antalyaspor o maçlarda da güzel oynadı. Deplasmanda oynadığınız Malatya'dan beraberlikle dönmesi, neden başarısızlık olsun? "Bu seneye baktığımızda 5 maç oynamışız. 2'si Beşiktaş ve Galatasaray ile. Daha fazla krediyi hak ettiğimizi düşünüyorum" diyor Rıza Hoca. Biz de aynı şeyi söylüyoruz; Rıza Hoca'yla nezaketli bir ayrılık 7'inci, 8'inci haftadan sonra düşünülebilirdi, düşünülmeliydi. HEDEF 6'NCILIK OLMALI Başkan Ali Şafak Öztürk, bu yılın basın toplantılarının ilkinde, "Üst düzey 5 transfer yapacağız" demişti. Üst düzey bir 10 numaraya özellikle vurgu yapmış, üst düzey iki de kanat oyuncusu alınacağını söylemişti. Sol kanatta "üst düzey" işler kurtarıcı olarak Aydın Karabulut'a, 10 numaralık "üst düzey" işler geçtiğimiz yıl sadece birkaç maçta sonradan oyuna dahil olmuş Emre Güral'a kalmış. Geçtiğimiz yılın "üst düzey" transferi Sandro Ranieri sezon boyunca kaç maç oynamışsa Jeremy Menez bu yıl aynı sayıda maç oynayacak görünüyor. Üst düzey kaleci diyorsunuz, ligin üçüncü haftasında saçma sapan goller yemekle ünlü Ferhat'a dönüyorsunuz. Motta'nın gidişi sol kanadın yükünü tümüyle Sakıb'ın omuzlarına yüklemiş. O yükü Sakıb tek başına nereye, ne zamana kadar taşıyabilir? Nasri'nin düzeyini tartışamayız. Doğru; ama bir futbolcu takıma katılmasının üçüncü haftasında teknik direktörünün gönderilmesine neden oluyorsa o düzey tartışmaya açıktır. Bir tek Djourou ben bu takımı sırtlayanlardan biri olurum diyor. Bu manzara, şampiyonluğa oynanacak bir takım yaratmanız için yeterli değil. Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe, Başakşehir, Trabzon; Antalyaspor, birbirinden üstün kadrolar kuran bu takımların ardından 6'ncı olabilir; 6'ncılık bu yıl Antalyaspor için başarı kabul edilmelidir. Bu başarıyı bir başkasıyla da yakalayabilirsiniz, ama Rıza Hoca'yla kolayca yakalardınız ve böyle yapmış olsaydınız artı paralar harcamaya gerek kalmazdı. Antalyaspor'un Rıza Çalımbay'a bir de vefa borcu var. Bu borç bu şekilde ödenmeyebilirdi.