CHP'nin imzacılarından Gaye Usluer toplam delege sayısının 1240, kurultay talebiyle toplanan imza sayısının 630 olduğunu; imza işleminde çoğunluğunun elde edildiğini söyledi. Yönetim cephesinden yayılan haberlere göreyse imza sayısı 614'te kaldı, çoğunluk sağlanamadı. 614 imzanın 4'ünün mükerrer, 5'inin istifa etmiş delegelere ait olduğu da söylentiler arasında. Bir başka söylenti muhaliflerin elinde 618 ıslak imzalı beyanname bulunduğu, bu imza sahiplerinden 22'sinin imzasını geri çektiği, 17 imza sahibinin ıslak imzalı belgeyi cebinde tutarak muhaliflere beyannamenin fotokopisini gönderdiği şeklinde.

Gaye Usluer 630 imzanın 622'sinin Ankara 47. Noteri'ne tasdik ettirildiğini belirtiyor ki, bu rakam kurultaya gidilmesi için yeterli bir rakam.

İMZAYA GEREK KALMAMALIYDI

İmza sayısının yönetim cephesinde telaffuz edilen 605 rakamında kalmış olduğunu farz edelim. CHP yönetiminin kendini yenilemesi, güven tazelemesi için bu rakam bile kurultay için yeterli görülmeli. 2011 yılında yüzde 26'larda olan oy oranı yüzde 22'lere düşen CHP'de, imza süreci başlatılmasına gerek duymadan CHP yönetiminin kurultay toplaması gerekirdi. 22 kişi imzasını geri çektiği, 17 imza sahibinin ıslak imzalı beyannamelerini cebinde tutup, muhaliflere bunların fotokopilerini verdiği de konuşulanlar arasında. Bu rakamlar aslında CHP yönetiminin telaffuz ettiği 605 oya eklenecek 39 oy demektir; ki bu da gerçekte kurultay için 644 imza verildiği anlamına gelir.

SEÇİLMİŞ - ATANMIŞ FARKI

Gaye Usluer'in altını çizdiği bazı bileşenlere dikkat çekmek gerekir. CHP'nin 1240 delegesinin 1062'si seçilmiş delegelerden oluşurken, 178 delege doğal delege. Seçilmiş delegelerin 603'ü (yüzde 57'si) kurultay lehinde tercih belirtirken, 459'u (yüzde 43) kurultay aleyhinde tercih belirtiyor. Doğal delegelerde tersine bir durum söz konusu; 178 doğal delegenin 151'i (yüzde 85'i) kurultay aleyhine tercihte bulunurken 27'si (yüzde 15'i) kurultay yapılsın diyor. Bu noktada akla, milletvekilleri ön seçimle, parti meclisi üyeleri seçimle belirlenmiş olsa, doğal delegelerde bu oranlar bu şekilde mi çıkardı sorusu geliyor. Benim varsayımım, seçilmiş delegelerde ortaya çıkan oranların, burada da ortaya çıkacağı şeklinde.

ÇÖZÜM KURULTAYDA MI?

CHP'de imza çoğunluğu sağlanır, olağanüstü kurultaya gidilirse, bundan sonrası, seçilen yönetimin izleyeceği politika ve muhalefete yaklaşımına göre şu ya da bu yönde seyreder. Kurultaya gidilmeden yerel seçimlere gidilirse, bu durum CHP'nin seçim başarısını olumsuz yönde etkileyecektir. İşin bir yanı da şu: Diyelim imza çoğunluğu sağlandı, kurultay yapıldı, Muharrem İnce CHP Genel Başkanı oldu. Muharrem İnce "değişim" beklentilerine cevap verebilecek mi? Verecekse hangi yönde, ne ölçüde verecek? Değişim beklentisi, CHP'de farklı eğilimlere sahip kesimler açısından farklı anlamlar taşımakta. Bir kesim Muharrem İnce'nin CHP'yi ilkesiz pragmatik politikalardan "ulusalcı özü"ne, bir diğer kesim sosyal demokrat çizgiye çekeceği beklentisi içinde. Bir başka kesim de var ki, onlara göre, CHP'de değişim derdine Muharrem İnce de derman olamaz. Muharrem İnce'li CHP'de de değişen bir şey olmaz. CHP tabanında bu sorular cevap bulmuş, kaygılar giderilmiş değil. CHP tabanı kendine bu soruları soruyor, bu tür kaygıları dile getiriyor; köklü dönüşüm olacağına inanmasa da kurultay toplansın, ortalık rahatlatılsın diyor.