E- Nakliye ve Lojistik Sorunlarında Atılacak Adımlar

İhracat giderleri içinde nakliye giderleri büyük bir pay oluşturmaktadır. Yaş sebze ve meyve ihracatında önemli olan ürünün gittiği ülkedeki raf ömrünün uzun olmasıdır. Bu nedenle ürünün yolda geçireceği süre çok az olmalıdır. Bunun için pazara en kısa sürede gidecek ulaşım yolunu seçmek gerekir.

Türkiye ihraç ettiği yaş sebze ve meyveyi konumu itibari ile kara, deniz ve havayolu taşımacılığını kullanarak en kısa sürede son noktaya ulaştırabilir. Ancak her üç ulaşım şeklinde de çözmesi gereken sorunlar vardır;

Karayolu Taşımacılığı

Karşılıklı yapılan karayolları taşımacılığı protokolleri gereği, ülkeler birbirleri ile her yıl taşıma yapacak tır araçları için transit geçiş belgesi (dozvola) sayısını belirler ve karşılıklı olarak dozvola ücreti öderler. Rusya’nın Türkiye’ye verdiği dozvola sayısı yetersiz olduğu için yıl sonu gelmeden bitmektedir. Yeniden ilave dozvola alınıncaya kadar geçen sürede ihracat durmaktadır. Türkiye’de oluşan arz fazlalığıyla fiyatlar düşüyor ve sonuçta üretici zarar ediyor. Türkiye Rusya ile yapacağı anlaşmalarda dozvola sayısını artırmalıdır. Rusya’nın dışında Avrupa ülkelerine yapılan ihracatta da dozvola sorunu yaşanmaktadır. Transit geçiş belgesi sorunu yaşanan tüm ülkelerle gerekli girişimler yapılarak bu sorunun çözülmesi zorunludur.

Havayolu Taşımacılığı

Yaş sebze ve meyvenin kısa sürede bozulmasından dolayı ihracatın karayolu ile yapılmasının zor olduğu ülkelere hava kargo taşımacılığı ile ihracat gerçekleştirilmelidir. Yaş sebze ve meyvenin hava yolu ile yapılabilmesi için hava kargo maliyetlerinin düşürülmesi gerekmektedir. Öncelikle Atıl durumda olan Gazipaşa ve Isparta hava limanları kargo taşımacılığına uygun alt yapı çalışmaları yapılarak aktif hale getirilmelidir. Hava Kargo şirketleri fiyat belirlerken dönüş maliyetlerini de ekleyerek fiyat vermektedir. Türkiye Hava kargo şirketlerine dönüş yükü garantili bir sistem kurabilir bunun da yolu ithal ettiği ürünleri hava kargo ile Türkiye ye gelmesini sağlamaktır, ya da yaş sebze meyve ihracatında hava taşımacılığını kg başına sübvanse etmektir.

Denizyolu Taşımacılığı

Denizyolu taşımacılığı, havayoluna, karayoluna, demiryoluna göre daha ucuz olması sebepleriyle en fazla tercih edilen taşıma şeklidir ve önemi her geçen gün artmaktadır.

Yaş sebze ve meyve ihracatında denizyolunun kullanılması ulaşım maliyetlerini büyük oranda düşürecektir. İhracatta deniz yolunun kullanılabilmesi için öncelikle devletin hem Türkiye limanlarında hem de yurtdışı pazar limanlarında lojistik desteği sağlayacak alt yapıyı kurması gerekmektedir.

“Genel olarak terminal, bir limanın belirli bir yük türünü elleçlemek üzere özelleşmiş kısımlarına verilen addır. Bir terminalin belli bir tür yüke özelleşmesi, o yükün özelliklerine uygun ekipman (örn. vinç, şase, forklift vs.) ve altyapı tesisleriyle (örn. rıhtım, rampa vs.) donatılması anlamına gelir.”

Antalyalimanındandayaş sebze ve meyve ihracatınınyapılabilmesi için konteyner terminali, konteynerlerin yükleninceye kadar konteyner içindeki sebzelerin bozulmaması için konteynerlerin soğutulacağı soğuk hava depoları yapılmalıdır.

Devlet yaş sebze ve meyve ihracatına uygun konteyner terminalini, ya kendisi yapmalı ya da yatırımı yapacak Türk operatörlere ve Türk deniz taşımacılık şirketlerine teşvik vererek Antalya limanını yaş sebze meyve ihracatına uygun hale getirmelidir.

‘’Rusya federasyonu Limanlarına yaş meyve sebze taşıyan gemilerdeki ürünler, Rusya federasyonu karantina teşkilatı tarafından kontrol ve incelemesi yapıldıktan sonra; gemilerden indirilerek ithalat işlemelerinin başlatılabildiği, bunun için de tüm ürünler analize tabi tutularak, analiz sonuçlarının Rusya Federal Karantina Kurumu laboratuvarlarından en erken 4-5 günde alınabildiği, gerek karantina kontrolü yapan ve gerekse laboratuvarlardaki personel yetersizliğinden ürünlerin gemi üzerinde 6-7 güne yakın bekletildiği ve bu bekletilme sonucu gemi içinde kapalı alanda bekleyen ürünlerin bozulması neticesinde çok büyük mağduriyet yaşandığı görülmektedir.” Bu mağduriyetin giderilmesi için En büyük yaş sebze meyve pazarımız olan Rusya Federasyonunun Novorossiysk, Gelincik ve Tuapse, Soçhi/adler, Taman ve Kavkaz limanlarında Türkiye yaş sebze ve meyveye uygun terminal yatırımları yapmalıdır. Rusya limanlarında terminalleri ve soğuk hava depoların yapılması sonucunda yaş sebze ve meyveler gemide bekletilmeden soğuk hava deposuna alınarak , Rusya federasyonu karantina teşkilatı tarafından kontrol ve inceleme işlemleri bitinceye kadar bozulmadan korunabilir.

Avrupa ülkelerine ihracat yapabilmek için İtalya ve Fransa limanlarına Türkiye’nin yaş sebze meyveye uygun terminal ve lojistik yatırımları yapmalı veya yapacak Türk şirketlerini teşvik etmelidir.

Karadeniz’e kıyısı olan ülkelere gidecek olan yaş sebze ve meyve taşıyan konteyner gemilerine boğaz trafiğinde öncelik verilerek malların bozulmadan boşaltmanın yapılacağı limana zaman kaybı yaşanmadan ulaşımı sağlanmalıdır.

F- Devlet Destekleri

Türkiye yaş sebze ve meyve ihracatçılarına vereceği destekler ve Rusya ile ikili ilişkilerini düzelterek Pazar payını yükseltebilir.

Avrupa Birliği

Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin kendi aralarında mal alışverişlerinde gümrük oranının sıfır olması, ülkelerin birbirlerine coğrafi yakınlığı nakliye giderlerinin de düşük olmasına yol açıyor. Bu durum Türk ihracatçıların rekabet şansını azaltmaktadır.

Türkiye’nin bu soruna kesin çözüm olarak ilk hedefi Avrupa Birliği’ne girmek olmalıdır. AB’ye girinceye kadar ihracatçının ödediği gümrük vergilerini sübvanse edilmelidir. Oluşacak gümrük vergisi muafiyetinden dolayı ihracatçının rekabet gücü artacak ve çiftçi de daha çok kazanacaktır.

Destekleme Primi

Türkiye ihracatçıya rakip ülkelerle rekabet edebilmesi için ihraç ettiği yaş sebze ve meyve için kilogram başına destekleme primi vermelidir. Daha eski yıllarda verilen tonda 100 dolar destekleme primleri tekrar uygulamaya sokulsa doğrudan ihracat artarken pazarda arz fazlası mal kalmaz ve çiftçi de ihya olur.

İhracatçıya destek primi uygulaması devlete zarar değil kazanç sağlar. Şöyle ki; İhracatın artması ile sektörde işçiye ihtiyaç olacağında işsizlik oranının düşmesini sağlar. Ambalaj sanayiinde üretim artışı olur, nakliye sektörü canlanır kısaca yaş sebze meyvenin ihracatı ile ilgili tüm sektörlerde katma değer yaratılır. Bu durum ülkeye vergi kazancı sağlar. Verilen primden daha çok vergi kazancı sağlanır.