ATSO Başkanı Davut Çetin meclis konuşmasında “Antalya’nın ortak gündemi yok” dedi. “Kurşunlu, Düden şelalelerinin suyu kurudu. Bir gün yazıldı, sonra konu geçti gitti. Su kaynaklarımız bile gündem olmuyor. Antalya çevre düzen planı gündem olmuyor. Ali Ulvi Büyüknohutçu’yu şimdiden unuttuk. Bir dönem hızlı tren kampanyaları yaptık, şimdi konuşan yok. Ortak gündemimiz yok, çünkü sadece siyaset var ve biz konuları değil, kişileri konuşuyoruz. Önemli konularımız, yapısal sorunlarımız; en önemlisi geleceğimiz, yani Antalya’nın geleceği bir gündem olmuyor” diyen Davut Çetin, “Lütfen herkes bunun üzerine biraz düşünsün” uyarısında bulundu. GÜNDEM ‘SU KAYNAKLARI’ Davut Çetin’in dile getirdiği konulardan “su kaynaklarımız” konusunu dün Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Ali Keleş gündeme taşıdı. Ali Keleş su kaynaklarının geleceğiyle ilgili çok ciddi tehdit ve tehlikelere dikkat çekti. DSİ ve ASAT başta olmak üzere Antalya’nın su kaynakları olan yeraltı sularından sorumlu kurumların suç işlediğinden söz etti. Su kaynaklarıyla ilgili mutlak koruma alanları, bu alanlarla ilgili yasa ve yönetmelik maddeleri konusunda tek tek bilgiler verdi. Düdenlerle ilgili yasaya aykırı uygulamalara yer verildiğine, bu durumun Antalya’da sel felaketine yol açabileceğine dikkat çekti. Antalya’nın su kaynaklarının bulunduğu havzalardaki katı atık depolarına, bu depolardan gelen insan pisliklerinin Boğaçayı’ndan aktığına dikkat çekti. Isparta, Korkuteli, Bucak bölgelerinde bilinçsiz kullanılan tarım ilaçlarının yeraltı sularına karışabileceğini hatırlattı. Karacaören Barajı’nın Antalya’nın su şebekesine bağlanmasıyla ilgili projede sona gelindiğini; Karacaören Barajı’nı besleyen suları Isparta’nın deri fabrikalarının sıvı atıklarının kirlettiğini hatırlattı. KIRKGÖZ KAYNAKLARI KURUYABİLİR Termesos Yeraltı Suyu Sondaj Kuyuları ile Kovanlık – Çubuk Boğazı YAS Kuyuları’nın akiferinin Kırkgöz Kaynakları akiferi ile aynı olduğunu hatırlatan Ali Keleş, “Aynı akifer sahasında Çubuk boğazında açılacak ilave 36 adet sondaj kuyusundan da ortalama 1,5-2 m3/l su çekileceği düşünüldüğünde kaynakların debisi daha da düşecek, hatta kurak geçen dönemlerde Antalya’nın dünyaca ünlü traverten platolarını oluşturan Kırkgöz Kaynakları kuruyacaktır” uyarısında bulundu. GÜNDEME ASIL TAŞINMASI GEREKEN Gündem mi istiyorsunuz? Alın size gündem. Bu dehşet verici şeyleri bir devlet büyüğümüzün “sağdan say 100 soldan say 100” dediği bir avuç insanın dışında birilerinin ciddiye ve dikkate alacağını düşünürseniz yanılırsınız. Bu konular daha önce de gündeme geldi. Dikkate alan, ciddiye alan bu küçük azınlık oldu. Boğa Çayı projesine, Boğaçay havzası içinde bulunan katı atık depolarına bu küçük azınlık karşı çıktı. Kızıllı Çöplüğü’nün yeraltı sularını kirletme riski nedeniyle bir başka yere taşınması gerektiğine ilişkin Danıştay onaylı mahkeme kararını gazetemiz manşetine taşıdık; bu bir avuç insanın dışında dert edinen olmadı. Düden ve Kurşunlu şelalelerinden fışkıran köpüklü suları, pis kokuları gündeme taşıdık. Bir avuç insanın dışında dert edinen olmadı. Giritli Parkı’nda o 100 kişi vardı, Göçmen Parkı’nda o 100 kişi var. Antalya’da sivil toplum örgütü olmakla övünen binlerce dernek, yüzlerce meslek odası var. Elini sallasan başkana, genel başkana çarpar. TMMOB’ye bağlı bir avuç odanın, sayısı iki elin parmaklarını geçmeyen sendika ve derneğin dışında bu işleri dert edinen olmadı, olmuyor. Her şeyi dert edinip, her derdi üzerine vazife edinince de bu bir avuç insanın adı “felaket tellalı”na, “istemezükçü”ye çıkıyor. Asıl gündem, gündeme asıl taşınması gereken bu olsa gerekir.