Galibiyet güzel, fakat göreceli. Çünkü başarı Göztepe'nin beceriksizliği ile ilintili. Her takıma söker mi bilemem de irdelemeye çalışayım.
Taktik klasik alan savunması ve kontrataktan gol kazanımı. Evet gerçekten de takımımız mükemmel bir alan savunması yaptı. Rakip ceza alanına kadar etkisini gösteriyor, fakat içeriye girmek ve şut atmak pozisyonunu 90 dakika boyunca hemen hemen hiç bulamadı. Bu arada ilk yarının son dakikasında kontra atağımız sonucunda kazanılan kornerden Diego'nun kafa golü maçın da sonucunu ilan etti 0-1 galibiz.
Deplasman galibiyetiyle süper lige giriş yapmak harika, ama görünen gerçekleri de paylaşmak zorundayız. Klasik taktik; alan savunması ve kontratak golü. Mükemmel yapıldı. Fakat göreceli yani başarısı Göztepe'nin beceriksizliği ile ilintili. Her takıma tutar
mı biraz irdeleyelim.
Şimdi soruyorum…
Neden başa baş, kora kor bir futbol oynamadın da kontratak oynadın?
Cevap; Mecbursun o futbolu oynamaya, çünkü gücün yok.
Oysa biz güçlü ve kafaya oynayan, içinde dünya yıldızlarının da olduğu bir takım oluşturması için, geçen sezon başından beri defalarca yazdık. Ama olmuyor nedeni de klasik. Borç ve
UEFA kriterleri. Sayın Bülent Korkmaz'da Başkanla ağız birliği yapmış 'Biz pahalı
transfer istemiyoruz, altyapıdan adam çıkaracağız iki, üç yıl içerisinde hem takımımızda direkt oynatacağız hemde satıp kar edeceğiz'.
Bu mantık futbolun uluslar arası boyutuyla çelişiyor. Çünkü futbol da transfer diye bir şey var, hem de yıldız transferi. Kusura bakmayın sizin savunduğunuz mantığı Türkiye de Altınordu dünya da Ajax yapıyor. Altınordu’nun başarıları sınırlı, diğeri ise bu işin kompedanı. Çünkü 40 senedir bu işi yapıyor ve bu işe yıllarını vermiş.
Barça'da M.Unidet'te var mı böyle bir sistemle futbol ekibini oluşturmak? Yok.
Peki ne yapıyorlar? Transfer.
Bu kadar basit.
Sonuç altyapı işlemeye yine devam etsin ama hem taraftar hem de takımın kadrosu ben transfer istiyorum diye bar bar bağırıyor. Sezon bitmeden bir an önce gereğini yapın her zaman şapkadan tavşan çıkmayabilir.