Tarihinde ilk kez Hakan Halim Okudan başkanlığında iki yıl önce kurulan "Beşkonaklılar Birlik ve Beraberlik Derneği" sayesinde Beşkonak adını kısa zamanda tüm Türkiye duydu. Bölgenin sorunlarını ilgili makamlara taşıyarak sorunlarının çözümünde önemli başarılara imza attı.
Yetinmedi, 2 ay gibi kısa bir zamanda Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ile işbirliği yaparak 1.Beşkonak Festivali’ni gerçekleştirdi. Bütün bunları yaparken, bölgedeki 11 mahalle muhtarı ile istişare ederek yol aldı.
Her söyleminde, her paylaşımında muhtarları yok saymadı, ikinci plana atmadı. Ne zaman ki bölgedeki Kırkkavak köyüne mermer ocağı ruhsatı verildiği ortaya çıktı ve bu ruhsat olayına karşı Hakan Halim Okudan başkanlığındaki dernek, medyayı da arkasına alıp, yeri göğü inletti, işte ne olduysa bundan sonra oldu ve bu hareket, nedense bazı muhtarları huzursuz etmeye yetti.
İçlerinde elbette dik duran, derneğin bu hareketini destekleyenler yok değil. Ama 8 muhtarın hangi akla hizmet, dernek başkanı ile ilgili şikâyet dilekçesi hazırlayıp, altına mühür bastıklarını anlamak mümkün değil.
Dilekçede yer alan gerekçeleri ise daha vahim. Derneğin, mermer ocağını desteklediğini söyleyemeyenlerin oturup, mermer ocağına karşı savaş açan dernek başkanı hakkında şikâyet dilekçesi hazırlamaları. "Karşı olana karşı çıkmak" anlamı taşımaktan başka bir şey ifade etmediğini bilseler yine de aynı dilekçeyi yazıp, devletin kutsal mührünü altına basarlarlar mıydı diye, düşünmeden edemiyor insan.
Bir başka hataları ise dernek başkanı Hakan Halim Okudan başkanlığındaki derneğin çağrısıyla daha ilk günden (ki, her toplantıda oradaydım) ırmak kenarında bir tesiste ilk toplantıyı 11 muhtarla birlikte yaptık, fotoğraflar çekildi vs. Bu gerçeği yok sayarak kendilerini inkâr edip, dernek başkanı hakkında "Bizim dışımızda hareket ediyor, bizi yok sayıyor" diyerek şikâyet dilekçesi yazmaları, devleti temsil eden muhtarlık makamını küçük düşürmekten başka bir anlam taşımıyor maalesef.
Şahsen yaptığım radyo ve TV canlı yayınlarında, sosyal medya paylaşımlarımda bölgedeki muhtarların dernekle güç birliği yaptıklarını ve birlikte hareket ettiklerini altını çizerek anlattığımı dünya âlem duydu.
Tüm gerçekler ışığında 8 muhtarı böyle bir dilekçe yazmaya iten sebeplerin bir siyasi oyun olduğu çok net bir şekilde ortadadır.
En başından itibaren muhtarlarla birlikte hareket eden derneğin oluşturduğu güçten rahatsız olan bazı siyasetçilerin.
Bölgedeki rantı ele geçirmek adına bu gücü dağıtma oyunu olduğunu ve bazı muhtarları dernek başkanına karşı manipüle ettiklerini tahmin etmek için kâhin olmaya da gerek yok.
Sonuç olarak;
Yediden 77'ye bölge halkının büyük bir teveccühünü arkasına alan Hasan Halim Okudan başkanlığındaki derneğin, Beşkonak bölgesinin sorunlarını giderme, rantçılara karşı cesur mücadele azmi ve dik duruşu ile. Kısa zamanda elde ettiği büyük başarıdan başta malum siyasetçiler; devamında ise mühürdar muhtarlar rahatsız olmuşlardır. Ki, yazdıkları "Karşı olana karşı" anlamı taşıyan vahim şikâyet dilekçesiyle bu rahatsızlıklarını teyit etmişlerdir.
Keşke siyasilerin bu oyununa gelmeselerdi de böyle bir dilekçe yazmasalardı.
Keşke bu çok vahim tarihi hatayı yapmasalardı.
Kendilerine yazık ettiler.
Hem de çok yazık.
Son bir notla bitireyim.
Önceki gün akşam yapılan salon toplantısında gördüm ki, Beşkonak halkı bu mühürdar muhtarları asla affetmeyecekler.