Antalyaspor’un önlenemez kötü gidişatı Rizespor deplasmanında da maalesef devam etti. Ligin ilk yarısında Giresunspor’u mağlup ettikten sonra deplasmanda kayıpları oynayan takım, Rizespor karşısında öne geçmesine rağmen yine Antalya’ya puansız döndü. Göztepe hezimeti sonrası iç sahadaki Fenerbahçe maçının ikinci yarısında oynanan oyun, stada gelen taraftarın biraz olsun umutlanmasına neden olmuştu aslında. O maç sonrasında camiada biraz olsun gülen yüzler, yerini yine umutsuz ve gergin bir bekleyişe bıraktı.
Özellikle deplasmanlarda gol sıkıntısı yaşadığı bir dönemde, ilk yarıda bulduğu şans golünün de kıymetini bilemedi maalesef Antalyaspor. Savunmanın ve Boffen’in yan top zaafiyeti ile dönem dönem ciddiyeti kaybederek yapılan bireysel hatalar, düşme hattına demir atmış Rizespor’a can suyu bir üç puan olarak geri döndü. Antalyaspor, altındaki takımların neredeyse tamamına hoyratça dağıttığı puanların yanı sıra, düşme hattındaki takımların son haftalarda gösterdiği performansla beraber kendisini 17.sırada, düşme hattında buldu. İlk 5 hedefiyle başlanan sezonun yarısını geçerken bu durumda olunmasının nedenleri irdelenmeli.
Takımın içerisinde bulunduğu duruma dair Twitter’da bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar Antalyaspor taraftarından başka endişesini dile getiren kimse de yok. Beni asıl endişelendiren, olayın bu kısmı. Şimdiye kadar yapılan iki transfer kapalı kutu. Sağ açık ve forvete de birer transfer yapılacağından söz ediliyor. Bu transferlerden maksimum verim alınsa dahi, sezon sonuna kadar alt tarafın ateşini ensesinde hisseden bir Antalyaspor izleyeceğimizi düşünüyorum. Hal böyleyken de stres seviyesi çok yüksek maçlar izleyeceğimiz aşikar. Kısaca, ikinci yarıda ateşimiz bol olacak.
Son olarak, Gaziantep FK ile oynanacak maçının tarih ve saatinin değişmesi ile ekstra 1000-2000 belki daha fazla taraftar daha statta yerini alacaktır. Sezonun en kritik maçlarından bir tanesi olan bu maçta oyuncuların ve teknik ekibin bu maçın önemini kavrayarak maça çıkacak olmalarını dilerim.
