Geçtiğimiz yıl Döşemealtı'nda yaşayan, sivrisinek ilaçlaması konusunda haddinden fazla dertli bir ağabeyimiz gazeteye gelmiş; Antalya'da yapılan sinek ilaçlamasının sağlığa zararları konusunda bana epey bir ders vermişti. Sivrisineklerin ortaya çıkma mevsimi yaklaşırken aklıma o görüşme takıldı. Sivrisinekle mücadele adına sağa sola sıkılan ilaçların toprağa, oradan sulara, yiyeceklere karıştığına, hava akımı aracılığı bedenimizi zehirlediğine yönelik tezlerini ardı ardına sıralayan ağabeyimiz, bu konuyu araştırıp haber yapmamı istemişti. Ertesi gün böcekler ve haşerelerle ilgili araştırmalara imza atan, bu konuda makaleleri olan bir hocamızı aradım. Sivrisinek ve böceklerle mücadele konusunda "her şeyin yolunda olduğunu" belirten hocamız, istersem Büyükşehir Belediyesi'nden net bilgiler edinebileceğimi söyledi. "Her şeyin yolunda" olduğuna ilişkin Büyükşehir açıklamalarından haberdar olduğum için belediyeyi arama gereğini duymadım. (Büyükşehir'in, Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen'in halka cibinlik dağıtmasının ardından bu işe el atmayı aklına getirdiği bilinmeyen bir şey değildi.)

HAVADAN İLAÇLAMA SAĞLIKSIZ VE ETKİSİZ
Sivrisinekle mücadelenin yaz aylarında havaya duman püskürten bir araçla yapıldığını görüyoruz. Kartal Belediyesi, bu şekilde yapılan ilaçlamanın insan sağlığına olumsuz etkisi üzerinden yola çıkarak, alternatif yöntemler geliştirmiş. Kartal Belediyesi'nin bu tür ilaçlamayla ilgili değerlendirmesi, "ULV makineleri ile cadde ve sokaklarda havaya püskürtülen bu ilaçlar, uzun süre havada asılı kalıyor, orada bulunan insanlar ve hayvanlar tarafından solunuyor. Bunun sonucunda da akut veya kronik zehirlenmelere ve her türlü kanser vakasının artışına yol açabiliyor. Yine havaya püskürtülen bu böcek öldürücü ilaçlar, bir süre sonra yere inmekte, toprağa, yeraltı sularına ve her türlü yüzeye karışmakta, yağmur kanalları, dere yatakları ile nehirlere, denizlere ulaşmakta, bir bütün olarak çevre kirliliğinin artmasında önemli rol oynamakta" şeklinde. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı tarafından yapılan araştırma raporunda da açık havada yapılan sivrisinek mücadelesinin, tüm olanaklar kullanılsa bile, etkili veya başarılı olma oranının yüzde 2 ile yüzde 5 arasında olduğunun saptandığı belirtilerek, erişkin sivrisinek ilaçlamasından kesinlikle vazgeçilmesi gerektiği belirtiliyor.

KARTAL BELEDİYESİ ÖRNEK ALINABİLİR
Raporda ULV makineleri ile soğuk sisleme tarzında, periyodik olarak yürütülen cadde ve sokak ilaçlamalarının, sınırlı ve zorunlu haller dışında kesinlikle yapılmaması gerektiği belirtilerek erişkin sivrisinek mücadelesi yapılacaksa mevcut uygulamaların aksine yoğun olarak kış aylarında yapılması gerektiği vurgulanıyor. Başta foseptikler, kuyular, dere ve göletler olmak üzere sivrisinek üremesine müsait her türlü su birikintilerinin öncelikle fenni ıslah çalışmaları yapılarak larva üreme kaynağı olmaktan çıkarılması gerektiği belirtiliyor. Sivrisinek ve diğer uçkunlar ile kalıcı, etkili mücadele, üreme kaynaklarının yok edilmesinden ve larva safhasında üremelerinin engellenmesinden geçtiğini vurgulayan Kartal Belediyesi, "Bu mücadeleyi sivrisineklerin larva dönemlerinde, yumurta bıraktıkları ya da yumurta bırakma ihtimali olan ortamlarda insan sağlığını ve doğayı etkilemeyecek şekilde çalışmalar yaparak yürütüyoruz" diyor. Sivrisinekle mücadele yanında işin karasinek, bit, pire, kene, haşere, fare gibi yaratıklarla mücadele boyutu da var. Evlerimizde kullandığımız spreyler dahil, bu konulara yeniden eğilmemiz elzem görünüyor. Kartal Belediyesi'nin deneyimleri bu konuda yol gösterici olabilir.