Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi toplu taşımayı bir türlü rayına oturtamadı. Akaryakıt zammından kaynaklı kızakta bekleyen 150 otobüs sorunu öylece dururken çalışan hatlarda da her gün çok sayıda sıkıntı yaşanıyor. İşte size bir örnek. Yaklaşık bir ay önce Antalya'nın kayak merkezi Saklıkent'e gitmek için yola düştük. Şahsi aracımla gitmek yerine Büyükşehir Belediyesi'nin 500 numaralı otobüsünü kullanmayı tercih ettim. Hem konforlu hem de daha güvenilir olur diye düşündüm. Hata etmişim!

Sabah 8.30'da otobüsün kalktığı otogar durağındaydık. Yoğun bir kalabalık bekliyordu. Saati yaklaşınca otobüs geldi. Sırayla binme kültürünü hala edinemediğimiz için hurra otobüse akın ettik. İlk sıkıntı burada başladı. Bu hatta biniş 5 tam biletmiş! Bir yerlerde yazmazsa bunu biz nereden bileceğiz? Keşke otobüs durağına 'Saklıkent hattı 5 tam bilettir' gibi bir uyarı yazısı asılsa. Sadece bu sorun yüzünden duraktan yarım saat geç kalktık.

Saklıkent'e gitmek isteyen o kadar çok ki otobüs ağzına kadar doldu. İşte ikinci sorun burada yaşandı. Sonuçta 2.5 saatlik bir yol gidilecek. İnsanların daha konforlu yolculuk yapması, en azından oturarak gitmesi gerekir. Şoföre 'Bu otobüs hep böyle dolu mu oluyor' oluyor diye sordum. 'Evet, çünkü her gün tek otobüs gidiyoruz ve çok fazla yolcu oluyor. O yüzden sıkışıklık yaşanıyor' cevabını verdi.

Eyyy Büyükşehir Ulaşım Dairesi'nin kudretli yetkilileri; kaş yapayım derken neden göz çıkarıyorsunuz? Madem bir hizmet verdiniz oraya neden iki otobüs göndermiyorsunuz, ya da yarımşar saat arayla iki araç kaldırmıyorsunuz? 2.5 saat ayakta yolculuk yapmak nedir ya? Ayağı ağrıyanlar, pis yerlere oturanlar neler neler...

Çileli 2.5 saat yolculuğun ardından yorgun, gergin ve mutsuz olarak otobüsten indik. Gün boyu karın keyfini çıkardıktan sonra dönüş yoluna düştük. Yine aynı kargaşa ile otobüse doluştuk. Şanslı olanlar koltuk kaptı, diğerleri ayakta geçecek 2.5 saatlik yolculuk için kaderine razı oldu.

Dönüşte sabahki kadar kalabalık yoktu otobüste. Bazılarını kaldığını düşündük. Bu arada otobüs bizi sabah bıraktığı yerden değil oranın yaklaşık 200 metre aşağısından aldı. Neden sabah bıraktığı yerden almadığını sorduğum şoför, 'Sizi bıraktığım yere araçlar park etmişti. Giremedim o yüzden burada bekledim' dedi. Bu yanıtın ardından sabah geldiğimiz yeri inceledim. Otobüs durağı yoktu. Yani şoförler müsait bir yerde yolcularını indiriyordu. Yani Büyükşehir Belediyesi Saklıkent'e otobüs çıkarmış ama oraya durak yapmayı akıl etmemişti. Otobüs durağı olmadığı içinde şahsi aracıyla gelenler orayı doldurmuştu.

Saat 15.30'u gösterdiğinde Antalya'ya dönmek üzere hareket ettik. Yaklaşık 30 km ilerlemiştik, şoföre telefon geldi. Sabah otobüse binen yaklaşık 10 kişi saat 15.30'da sabah şoförün onları bıraktığı yerde beklemiş, otobüs gelmeyince ulaşım çağrı merkezini aramıştı. Otobüsün kalktığını duyunca da, 'Biz yarım saattir burada bekliyoruz, otobüs gelmedi' diyerek tepkilerini dile getirmişti.

Yaklaşık 10 kişi otobüsü sabah indikleri yerde beklemiş, şoför ise orada park edecek alan olmadığı için 200 metre aşağıdan hareket etmişti. Şoför telefonda hararetli bir şekilde tartışıyordu. Bu arada yolun 3'te 1'lik bölümünü geride bırakmıştık. Şoför telefonu kapattıktan sonra sorunun çözüldüğünü düşünmüştük. Yine yanılmışız. Kaptan, geniş bir alandan geri döndü!

Ne olduğunu sorduğumuzda geride kalan 10 kişiyi alması gerektiğini söyledi. Kaptan ile yolcular arasındaki ağız dalaşı arasında geriye döndük. Orada aldığımız 10 kişi ile diğer yolcular arasında hararetli bir tartışma yaşandı. Burada tek suçlunun Büyükşehir Belediyesi olduğu gerçeğini hepsi unutmuştu.

Tek şerit olan yolda otobüs durağı olmadığı için otobüs sabahki noktasına gelememişti. Yolcuların çoğu aracın 200 metre aşağıda beklediğini bir şekilde fark edip oraya gitmişti. Kayak merkezinden geç çıkan 10 kişi ise doğal olarak sabah indikleri yerde otobüsü bekledi. Sonra olanlar oldu.

Gerçekten anlamakta zorlanıyorum. Saklıkent Kayak Merkezi'ne otobüs durağı yapmak çok mu zor? Orada kalan 10 kişiden biri ben de olabilirdim. O yüzden ne şoföre ne de yolculara kabahat bulmuyorum. Dediğim gibi tek suçlu Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi.

Üzerinden 1 ay geçmesine rağmen bunu size niye anlattım? Geçen gün arkadaşım aynı otobüsle Saklıkent'e gitmiş. İllallah etmiş. Sizin anlayacağınız aynı sorunlar devam ediyor.

Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi yetkilileri, bir zahmet şikâyetleri sorunları dikkate alın. Mümkünse çözüm üretmeye çalışın. Saklıkent'e otobüs hattı verdik demek yetmez, bu işin takibini yapın, insanların konforlu yolculuk yapmasını sağlayın. Hatta sorunu daha iyi anlamanız için bir fikrim var. Bir sabah o otobüse binin 2.5 saat ayakta yolculuk yapın, belki o zaman ne demek istediğimi anlarsınız...