Hayatın renklerinden biri olan futbolun ne kadar önemli olduğunu bu maç ile daha iyi anladık. Taksim’deki bombalı saldırı nedeni ile 14. haftada ertelenen Beşiktaş-Antalyaspor maçı için İstanbul’daydım. İstanbul’un o gün yaşadığı olağanüstü olaylara bizzat şahitlik etmiş biriyim. Geçtiğimiz hafta oynanması planlanan maç, bu kez deprem felaketi nedeni ile ertelendi.
Bir maçın oynanması bu kadar önemli olabilir mi? Önemliymiş.
Hayatın normalleşmesi için, sosyal hayatın olağana dönmesi için, depremden sağ kurtulan insanların psikolojisinin daha çabuk düzelmesi için önemliymiş. Görüntülerini izlerken psikolojimiz bozuluyorsa, depremi bizzat yaşayıp sağ kurtulan insanları düşünemiyoruz bile.
Hayatını kaybeden insanlar için, rahmet dilemekten başka yapacak bir şeyimiz yok. Ancak kalanlar için çok şeyler yapabiliriz. VodafonePark’ta bunun örneklerini bizzat gördüm. Yaraları sarmaya yetmeyecek ama ayrıntı gibi görünen her bir parça, puzzle’i tamamlayacaktır.
Maç öncesi seremoniye çıkan çocuklar bunun için çok önemli bir ayrıntıydı. Kronometre, depremi yaşayan illerin plaka numaralarına geldiğinde tüm tribünlerin destek sloganları, birlik-beraberlik gösterileri anlamlıydı. Umarım maçı tribünden veya televizyondan izleyen depremzedeler de bu normalleşmeden paylarını almıştır.
Maçın teknik veya taktiğinin çok bir önemi kalmadı. Bu maçın ertelenmesine neden olan ve hepimizi çok yaralayan iki elim olay nedeni ile maçın oynanması yeterliydi. Kimin kazandığının hiçbir anlamı yoktu. Kaybedenin üzülmeyeceği, kazananın da sevinmeyeceği bir mücadele oldu.
Son yıllarda her maçta büyük gerilim yaşayan iki takım taraftarı da olaylar nedeni ile geçmişi unuttu. Yaklaşık 500 Antalyaspor taraftarı, maç boyunca 40 bin Beşiktaşlı ile birlikte tezahürat yaptı. Şehirlerin isimlerini, destek sloganlarını birlikte söyledi.
Maç da bu olayların gölgesinde oynandı. Ama oynandı. Önemli olan da buydu. Bir maçın oynanıyor olabilmesi çok önemliymiş. Galibiyet veya mağlubiyetten bağımsız, bir maçın sağlıklı bir şekilde tamamlanabilmesi en önemli sonuçmuş.
Evet Antalyaspor’un çok eksiği vardı kadro kuramadı, altyapıdan 5 genci götürdü ve buna rağmen beklenenden çok daha iyi mücadele etti.
Eksik takımını 4-2-4 sistemi ile sahaya süren ve Beşiktaş’a karşı belki de yapabileceği en iyi sistemi sahaya yayan Nuri Şahin’in bundan önceki formsuz görüntüsünden uzaklaşması da anlamlıydı, ancak maçın oynanması kadar değil…
Özellikle beğendiğim, performansı ile beni şaşırtan isimler de vardı. Ancak VodafonePark’taki mücadelenin hiçbir sonucu, sağlıklı tamamlanabilmesi kadar önemli değilmiş.
Sonuç olarak iki kez oynanamayacak kadar elim olaya takılan bir maç oynandı, sağlıklı bir şekilde bitirildi ve Dolmabahçe’de sıradan bir maç günü yaşanabildi.
Maçın sonucu hiç önemli değil. Kazanan Türkiye oldu