İstanbul'dan toplam 7 gol yiyerek dönüyoruz. Önemli değil. Önemli olan Başkanın geçen haftaki açıklaması. Ne dedi Sn.Başkan ‘5 sene sonra Messi'yi getireceğim’. Ben İbrahimoviç diyorum O Messi diyor. 5 sene sonra, Messi bugünkü İbrahimoviç'in yaşında olacak. Türkçesi ha bugünkü İbrahimoviç ha yarınki Messi. Transfer yaşı olarak ikisi de birbirine eşdeğer. Buradan ne çıkıyor? Başkan ile mantalitelerimiz aynı.
Buradan sonuca geliyorum.’ Bu kulübe yıldız değil para lazım, borçlar nasıl ödenecek’ gibi sorulara, Başkan sembolikte olsa Messi diyerek çok güzel bir cevap verdi. Bu konuyu şu açıklamayla kapatıp bir daha açmayacağım. Yıldızsız takım olmaz. Yıldız bırakın galibiyeti getirmeyi parayı, forma satışını, kombine satışını, seyirciyi, hatta takımın ve stadın ön ismini getirir. Örnek basit. Fraport ismini Antalyaspor Podolski geldikten sonra aldı. Yine seri galibiyetler ve puanlar Podolski geldikten sonra alındı. Korkmayın yıldız kendi parasını çıkardıktan sonra, üzerine de kulübe para kazandırır.
İstanbul'daki maçların sonuçlarının önemi yok, önemli olan bu organizasyona Antalyaspor’un davet edilmesidir. Bu maçlarda hem Türkiye'nin devlerine karşı genç oyuncular tecrübe kazandı, hem de hiç gol olmayacak basit pozisyonlardan bir sürü gol yiyerek eksiklerimizi gördük. Sanıyorum teknik heyet ve futbolcular gereken dersleri bu maçlardan çıkarmışlar ve ona göre çalışmalarına yön vereceklerdir. Ben, sadece müthiş bir savunma zafiyetimiz var hocam, aman dikkat diyorum.
İyi haftalar hoşça kalın.
