Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Temmuz Ayı Olağan Meclis Toplantısı ve Kemer’de tekne kazasında hayatını kaybeden Başkan Ali Bahar’ı anma töreni ATSO Meclis toplantı salonunda gerçekleştirildi. Mecliste Başkan Ali Bahar’ın koltuğu boş bırakılarak, güllerle süslenmiş fotoğrafına yer verildi. Meclis üyeleri toplantıya göğüslerinin üzerinde “Unutmayacağız Ali Bahar” yazılı fotoğraf ile geldi. Meclis toplantısının ardından Ali Bahar’ı anma törenine geçildi. Anma töreni öncesinde meclis üyelerine Bahar’ın çalışma hayatından bir film izletildi. Bu sırada mecliste duygu dolu anlar yaşanarak, meclis üyeleri ve Ali Bahar’ın kardeşleri gözyaşlarını tutamadı.
“RUHUNUN BİZİMLE OLDUĞUNU, BİZİ GÖZETTİĞİNİ BİLİYORUZ”
Meclis kürsüsünden duygu dolu bir konuşma gerçekleştiren ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, “Organize Sanayi Bölgesi ile Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın değerli başkanı, çift kanatlı meleğimizi, sevgili Ali Bahar’ı kaybettik. Bugün, onu burada anmak için, bir aradayız. Kimimiz için çok değerli bir dost, kimimiz için çok değerli bir kardeş, kimimiz için çok değerli bir abi, hatta kimisi için bir baba gibiydi. Onu son yolculuğuna uğurlamış olsak da Ruhunun bizimle olduğunu, bizi gözettiğini biliyoruz. Sevgili Ali'nin yerini kimse dolduramaz. Ali Bahar, sadece bir başkan değil, aynı zamanda bir ilham kaynağı, vizyoner bir liderdi. Onun liderliği altında, hepimiz Antalya'nın ticaret ve sanayi alanında nasıl yükselebildiğini gördük. “Böyle bir şehrin, ticaret ve sanayi odası olmak; sadece bekleneni değil, aynı zamanda iş dünyasının öncüsü olmayı da taahhüt etmektir ve hatta, ötesine geçmeyi hedeflemektir” derdi. Kendisi, her zaman ileriye bakmamız gerektiğini, hayatımızda karşılaştığımız zorluklar ne olursa olsun, pes etmememiz gerektiğini bize aşıladı. Ali Başkan’ın en önemli sözlerinden biri olan "Küsmeyeceğiz, kızmayacağız, gitmeyeceğiz" cümlesi, onun mücadeleci ruhunun ve kararlılığının, Antalya’ya hizmet aşkının en güzel özetiydi. Bu sözler, onun hayat felsefesinin ve liderlik anlayışının temel taşlarıydı. Bizlere, hep birlik olmayı, sabretmeyi ve doğruları söylemekten asla vazgeçmemeyi gösterdi” dedi.
“GENÇLER İÇİN İLHAM OLDU, ÖRNEK OLDU, İDOL OLDU”
Ali Bahar öncülüğünde ATSO’da ve Antalya’da, pek çok yenilikçi proje hayata geçtiğini ifade eden Hacısüleyman, “Ali Bahar’ın bıraktığı miras, sadece gerçekleştirdiği projelerle sınırlı değil; aynı zamanda, bizlere bıraktığı değerler ve öğretiler, derin, kalıcı bir etki yarattı. 'ATSO ne iş yapar?' sorusuna en iyi cevap, kendisi oldu. Tüm üyelerin kalplerine dokundu. 'Alın terinin yanına akıl terini ekleyeceğiz' derdi. Antalya sevgisinin bir ifadesi olarak, “Antalya şehirden öte bir ülkedir”, derdi. Antalya için duyduğu heyecanı, hep doruktaydı. Gençler için ilham oldu, örnek oldu, idol oldu. Gençleri, geleceğe hazırladı. OSB de 2.kuşaklara yol gösterdi, genç OSİAD’ı kurdu ve sanayi şirketlerimizin temellerini, gençlerle sağlamlaştırdı. Kadınlar için yeni iş imkanları yarattı. Onların, üretim süreçlerinde daha çok yer almaları için uğraştı. Erkeklerin yapabildiğini, kadınlarında yapabileceğini, tüm Türkiye’ye gösterdi. Çocukları çok severdi. Çocuklara umut olmak lazım derdi. Teknik kolej yapıldığında, çocuklar gibi sevindi” sözlerini kullandı.
“İÇİ İÇİNE SIĞMAZDI, HAYAL GÜCÜ SINIRSIZDI”
Cana yakınlık, yardımseverlik ve dürüstlüğün Bahar’ın kişiliğinde hayat bulduğunu ifade eden Hacısüleyman, “Birleştirici yapısı, herkesi etkisi altına aldı. Öyle büyük bir şemsiye açtı ki, küçüğü büyüğü, herkes, şemsiyenin altında, kendine bir yer buldu. Paylaşımcıydı. Aramızda kalsın dediği bir şey, hiçbir zaman aramızda kalmazdı. Çünkü sır tutamazdı. İstişare kültürüne ve ekip ruhuna inanırdı ve hep öyle yaşadı. Herkesi kucaklardı, herkese sarılırdı, herkesi öperdi. Her sarılmasında, bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi, insanlara geçer, onları büyülerdi. Bu enerjisi, dalga dalga yayılarak her yere pozitif sirayet eder, insanları harekete geçirirdi. İçi içine sığmazdı. Hayal gücü, sınırsızdı. 'Olmaz' diye bir kelime sözlüğünde yoktu. Hayatın limitlerini, çok ama çok zorladığı zamanlar oldu. Şakacıydı, espri doluydu, gülerdi, güldürmeyi severdi, unutulmaz muzip bir gülüşü vardı. Bu gülüşü hiçbir zaman hafızalarımızdan silinmeyecek. Çalışkandı, azimliydi, çıtayı, her gün biraz daha yükseltmişti. Saat kavramı yoktu, bazen sabah ezanından önce, bazen de yatsı ezanından sonra arardı. Çünkü hiçbir işi, sonraya bırakmak istemezdi. Mütevaziydi. Kendisine yöneltilen sözleri, büyük bir olgunlukla karşılar, ağzından tek bir kötü söz çıkmazdı. Hayatın kendisine verdiği nimetler için, her zaman şükrederdi. Güzel yaşadı, mutluydu, gözleri parlıyordu. Güzel bir aile kurdu. Güzel çocukları oldu. Ne bir haram yedi, ne cana kıydı, Ben bir şarampol çocuğuyum derdi” dedi.
“BİZDEN BURALARI BIRAKIP GİTMEMİZİ BEKLEYENLER VARSA BURALARI DA BIRAKMAYACAĞIZ”
Bahar’ın kardeşi Berkay Bahar ise şu ifadelere yer verdi: “Abim 55 yıllık hayatına 100 yıl sığdırdı. Çok mutlu yaşadı. Abim etrafındaki insanların tamamını mutlu etmeye çalıştı. Adına, yaptıklarına yaraşır bir cenaze töreni oldu. Türkiye’nin her yerinden acımızı paylaştılar. Bugün biz cenazemizi gömerken, arkasından hesap yapanlar için söyleyecek sözümüz var. Ali Bahar'ı ve etrafındaki insanları bir arada tutanlar menfaat değil sevgiydi. Birbirini tanımayanları birbirine sevdirmesiydi.” Serkan Bahar ise “Bizleri yalnız bırakmayan bütün dostlarımıza teşekkür ediyoruz. Abim çok güçlü biriydi. Sevgiden öte canımızdan öte candı. Kapanmaz bir yara bıraktı, derin boşluklar kaldı. Biz her şeyi ondan öğrendik. Bize bıraktığı tarif edilmez örnekler için kendisine minnettarım. Huzur içerisinde uyusun. Biz de kızmayacağız, biz de öfkelenmeyeceğiz. Ama bizden buraları bırakıp gitmemizi bekleyenler varsa buraları da bırakmayacağız” sözlerine yer verdi.
