Antalya sahillerinde iki yıldır devam eden 'Plastiksiz Kıyılar, Plastiksiz Sular' proje kapsamında EKAD gönüllüleri, Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) ve Antalya Büyükşehir Belediyesi gibi kurumların desteğiyle Konyaaltı, Lara, Belek plajlarında plastik atık temizliği etkinlikleri düzenlendi. EKAD Proje Koordinatörü Deniz Candaş, hazırladıkları 'Plastik Gerçekleri' adlı raporda, plastiğin yaşamın ayrılmaz bir parçası haline geldiğine dikkati çekerek, özellikle tek kullanımlık plastiklerdeki artışın küresel plastik kirliliği krizine yol açtığını açıkladı.

EKOSİSTEM TEHDİT ALTINDA 

Her yıl milyonlarca ton plastik atığın doğaya karıştığını belirten EKAD Proje Koordinatörü Deniz Candaş, “Bu durum tüm ekosistemleri ve biyolojik çeşitliliği tehdit ediyor. Plastiklerin yıkım ürünlerinin ve içerdikleri sayısız katkı maddesinin besin zincirlerine girmesi, insan dahil birçok canlıda sağlık sorunları yaratıyor. Toplama ve imha maliyetleri giderek artarken, birçok sektör bu kirlilikten olumsuz etkileniyor" dedi.

ALTERNATİF YOLLAR AMAÇLANIYOR 

Tamamen plastiksiz bir hayatın gerçekçi bir hedef olmadığını belirten Deniz Candaş, “Özellikle bazı önemli sektörler için plastik neredeyse vazgeçilmez bir malzemeyken. Günlük hayatımızdan plastikleri tamamen çıkarmak mümkün olmasa bile bazılarının yerine koyabileceğimiz alternatifler var. Amacımız, plastikler ve yarattıkları kirlilik konusunda farkındalık kazandırmak, plastik kirliliğinin önüne geçmek için neler yapılabileceğine dair örnekler vermek ve daha sürdürülebilir bir yaşam için alternatif yollar sunmak" diye konuştu.

A T I K T E M I Z L I G I Y A P I P P L A S T I K G E R C E K L E R 586436 173556

“YÜZ YILLARCA DOĞADA KALABİLEN BU YIKIM ÜRÜNLERİ”

Kimyasal yapılarındaki güçlü bağlar nedeniyle plastiklerin biyolojik ya da kimyasal süreçte parçalanmasının yüzlerce yıl alabildiği belirtilen raporda, “Güneş ışığı (UV), nem ve sıcaklık değişiklikleri gibi etkenlerle gittikçe daha küçük parçacıklara ayrılıp su kaynaklarına ve topraklara karışarak kirliliğe yol açıyor. Plastiklerin yıkımı sonucu oluşan ve boyutu 5 milimetreden küçük parçacıklara mikroplastik, 1 mikrometreden daha küçük parçacıklara da nanoplastik deniyor. Çevre ve sağlık açısından esas sorunu yaratan da yüz yıllarca doğada kalabilen bu yıkım ürünleri" denildi.

A T I K T E M I Z L I G I Y A P I P P L A S T I K G E R C E K L E R 586437 173556

“TEK SEFER KULLANILIP SONRA ÇÖP OLUYORLAR “

Plastik poşetler, pet şişe ve bardaklar, pipetler, tabaklar, çatal-bıçak takımları, streç film ve ambalajlar gibi ürünlerin tek kullanımlık plastikler olduğu kaydedilen raporda, “Sadece tek sefer kullanılmak için üretiliyor ve sonra çöp oluyorlar. Üretimleri ucuz ve kolay. Bu nedenle büyük miktarlarda üretiliyorlar. Yıllık küresel üretim miktarı 380 milyon tonu aşmış olan plastiklerin en az yarısı tek kullanımlık. Büyük kısmı geri dönüşüme uygun değil. Bu nedenle de ciddi kirlilik sebebi. Çoğumuzun günlük yaşamının parçası olan plastik poşetler, şişe ve bardaklar, karıştırma çubukları, pipetler ve piknik gereçleri, kulak çubukları, ıslak mendiller ve ped, bebek bezi gibi hijyen ürünleri tek kullanımlık. Sigara filtreleri de tek kullanımlık plastik. Ve onlarca toksik kimyasal içeriyor" denildi 

600 YIL SONRA YOK OLUYOR 

Tek kullanımlık plastikleri yaşamdan çıkarmanın mümkün olduğu, alternatifler tercih edilerek plastik kirliliğinin azaltabileceği ve doğanın korunabileceği vurgulanan raporda, tek kullanımlık plastik ürünlerin doğadaki ömürleri şöyle sıralandı:
“Plastik poşet 20 yıl. Plastik çatal- bıçak 100 yıl üzeri. Plastik pipet 200 yıl. Plastik şişe 450 yıl. Sigara filtresi- izmarit 10 yıl. Plastik diş fırçası 500 yıl. Bebek bezi 500 yıl. Misina 600 yıl."

A T I K T E M I Z L I G I Y A P I P P L A S T I K G E R C E K L E R 586442 173556

PLASTİK ÜRETİMİ CİDDİ BOYUTLARA ULAŞIYOR 

Plastiklerin doğaya ve insana etkilerinin ele alındığı raporda, ticari ölçekte 1940'lardan itibaren başlayan plastik üretiminin, günümüze dek üstel şekilde artış gösterdiği ifade edildi. Plastik üretim hacminin 2016'da 330 milyon ton civarındayken, günümüzde 380 milyon ton seviyesinde olduğu, 2039 yılına kadar da iki kat artacağı, yani 760 milyon tonu bulacağının öngörüldüğü kaydedildi. Kentleşme ve nüfus artışına bağlı artan tüketimin, doğaya bırakılan plastik atık miktarını hızla yükselttiği de ifade edilen raporda, mikro ve nanoplastik parçacıkların havaya, su kaynaklarına ve topraklara karıştığı dile getirildi.

A T I K T E M I Z L I G I Y A P I P P L A S T I K G E R C E K L E R 586438 173556

Kaynak: DHA