Türkiye, organ nakilleri alanında başarısıyla dikkat çekmeye devam ediyor. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi tarafından yapılan yüz, çift kol ve rahim nakilleri Türkiye’nin sağlık alanındaki yetkinliğini uluslararası arenada kanıtladı. Öte yandan tıp dünyasında, son dönemde kafa nakli üzerine yürütülen tartışmalar ve deneysel çalışmalar da gündemdeki yerini korumaya devam ediyor. Sağlık Bakanlığı Doku, Organ Nakli ve Diyaliz Hizmetleri Başkanı Doç. Dr. Erkan Ölçücüoğlu kafa naklinin ne zaman gerçekleştirilebileceğine yönelik soruya dikkat çeken bir cevap verdi.
İLK 5 İÇERİSİNDE YER ALIYOR
Organ nakli, organ yetmezliğiyle karşı karşıya kalan bireylerin yaşam kalitesini artıran en etkili tedavi yöntemlerinden biri olarak kabul ediliyor. Türkiye, bu alanda dünya sıralamasında ilk 5 içerisinde yer alıyor. Yıllar önce hastalar tedavi için yurt dışına giderken, bugün yurt dışından pek çok hasta organ nakli için Türkiye’ye geliyor. Kamu ve özel hastanelerde yapılan nakillerde, tüm giderler devlet tarafından karşılanıyor.
BİRÇOK YENİ NAKİL GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Antalya Körfez Gazetesi muhabiri Ertuğrul Gün'ün haberine göre; Türkiye’de ilk böbrek nakli 1975’te, ilk karaciğer nakli ise 1988 yılında Prof. Dr. Mehmet Haberal tarafından gerçekleştirildi. Aradan geçen yıllarda gelişen teknoloji ve yetişmiş insan gücü sayesinde birçok yeni nakil gerçekleştirildi. Türkiye, organ nakilleri alanında başarısıyla dikkat çekmeye devam ediyor. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi tarafından yapılan yüz, çift kol ve rahim nakilleri Türkiye’nin sağlık alanındaki yetkinliğini uluslararası arenada kanıtladı.
İLK ÇİFT KOL NAKLİ
Türkiye’de organ nakli tarihine geçen ilk operasyonlardan biri, 2010 yılında çift kol nakliyle yaşandı. Aydın’da yaşayan ve geçirdiği iş kazası sonucu iki kolunu kaybeden Cihan Topal’a, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde Türkiye’nin ilk çift kol nakli yapıldı. Operasyon, Prof. Dr. Ömer Özkan başkanlığındaki ekip tarafından başarıyla tamamlandı. Topal, nakil sonrası yaşamına aktif bir şekilde devam ederken, organ bağışının önemine de sık sık dikkat çekti.
KADAVRADAN RAHİM
Bir diğer tarihi operasyon ise 2011 yılında gerçekleşti. Doğuştan rahmi olmayan 23 yaşındaki Derya Sert’e, kadavradan alınan bir rahim başarılı bir şekilde nakledildi. Bu operasyon, dünya tıp tarihinde kadavradan yapılan ilk rahim nakli olarak kayıtlara geçti. Uzun süren tedavi sürecinin ardından Sert, 2020 yılında sağlıklı bir bebek dünyaya getirdi ve oğluna operasyonu gerçekleştiren hekimin adını Ömer Özkan, verdi.
İLK YÜZ NAKLİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ
2012 yılında ise Türkiye’nin ilk yüz nakli gerçekleştirildi. Manisa’da yaşayan ve bebekken çıkan yangında yüzü ağır şekilde yanan Uğur Acar’a, Uşak’ta beyin ölümü gerçekleşen bir donörden alınan yüz başarılı bir şekilde nakledildi. Operasyon yine Akdeniz Üniversitesi’nde, Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi tarafından yapıldı. Aynı yıl, Türkiye’nin ikinci yüz nakli de Turan Çolak’a gerçekleştirildi.
İLK DENEME 2017’DE ÇİN’DE
Öte yandan tıp dünyasında, son dönemde kafa nakli üzerine yürütülen tartışmalar ve deneysel çalışmalar da gündemdeki yerini korumaya devam ediyor. Bu alanda çalışmalar yürüten İtalyan cerrah Prof. Sergio Canavero, 2015 yılında kamuoyuna açıkladığı kafa nakli projesiyle dikkat çekmişti. Canavero, 17 Kasım 2017’de Çin’de bir ceset üzerinde 18 saat süren bir kafa nakli operasyonu gerçekleştirdiklerini ve işlemin başarılı olduğunu duyurdu. Ancak canlı bireyler üzerinde gerçekleştirilecek nakil denemeleri, etik ve bilimsel açıdan büyük tartışmalara neden oldu.
ÇALIŞMALARIN TEMELİ OLDU
Canavero’nun ilham aldığı bir diğer isim ise Amerikalı beyin cerrahı Dr. Robert J. White. 1970 yılında bir maymun üzerinde kafa nakli gerçekleştiren White, beynin kafa dışında canlılığını sürdürebilmesi üzerine soğutma sistemleri geliştirmişti. Beyin 18 dereceye kadar soğutularak sinir bağlantılarının yapılmasını öneren White’ın çalışmaları, günümüzde hâlâ kafa nakli üzerine yapılan araştırmalara temel oluşturuyor.
ÖMER ÖZKAN’DAN ERKEN AÇIKLAMASI
Türkiye’de de yaklaşık 2 yıldır kafa naklinin yapılıp yapılamayacağı tartışmaları yaşanmaya başladı. Bu konuda ilk açıklama yaptığı nakiller ile dünyada ismini tanınır hale getiren Prof. Dr. Ömer Özkan’dan geldi. Özkan geçen yıl bir okulda öğrenciler ile bir araya geldi. Öğrenciler dünyadaki ilk rahim naklini ve Türkiye'deki ilk yüz, ilk çift kol nakillerini yapan, bilime yaptığı katkılardan dolayı TÜSEB Aziz Sancar Bilim Ödülü ve 100'üncü yıl TÜBİTAK Hizmet Ödülü gibi birçok ödüle de sahip Prof. Dr. Ömer Özkan'a kafa nakli, dil nakli gibi ilginç sorular yöneltti. Prof. Dr. Özkan, kafa naklinin bir gün yapılabileceğini ama henüz erken olduğunu söyledi.
HEDEF KOYMADAN OLMAZ, ZAMANLA OLUR
Kafa naklinin ne zaman gerçekleştirebileceğine yönelik soru son olarak Antalya Körfez Gazetesi olarak Sağlık Bakanlığı Doku, Organ Nakli ve Diyaliz Hizmetleri Başkanı Doç. Dr. Erkan Ölçücüoğlu’na sorduk. Ölçücüoğlu, Türkiye’nin bu alandaki başarısını değerlendirerek, hayal kurmanın ve hedef belirlemenin tıpta ilerleme için temel olduğunu vurguladı. Ölçücüoğlu, “Hedef koymadan bir şey olmaz. Nakillere yönelik de bir hayal olması gerekir. Tıpta ilerleme, büyük hedeflerle mümkün olur. Türkiye bu alanda çok önemli bir yol katetti. Ömer Hoca’nın öncülüğünde büyük başarılar elde edildi. Umarım kafa nakli gibi zorlu alanlarda da ilerleme kaydedilir, ancak bunun için zamana ihtiyacımız var” dedi.