Antalya’nın Kaş ilçesine bağlı Bezirgân Mahallesindeki orman arazisinin 20 yıl süreyle orman parkı adı altında özel bir şirkete kiralanması yargıya taşındı. Kaş Çevre ve Kültür Derneği ile Bezirgân Mahallesi’nden 6 vatandaşın açtığı dava dilekçesinde, 20 bin metre kareden büyük bir orman arazisinin 5 Eylül’de ihale edildiği vurgulanarak 53 adet itiraz dilekçesi verilmesine karşın ihaleden dönülmediği kaydedildi. Orman Genel Müdürlüğü’ne karşı açılan davada, arkeolojik sit alanı olan bölgedeki orman arazisinin 20 yıllığına kiralanmasının Anayasa’ya ve ilgili kanunlara aykırı olduğu savunularak idari işlemin yürütmesinin durdurulması ve iptali istendi. 

ÖZEL BİR ŞİRKETE KİRALANDI 

Antalya Körfez Gazetesi muhabiri Yusuf Yavuz'un haberine göre Kaş'a bağlı Bezirgân Mahallesi’nde Düdenardı Mevkii’ndeki bulunan 20 bin metre kareden büyük bir orman arazisi 5 Eylül’de Kaş Orman İşletme Müdürlüğü tarafından ihaleyle özel bir şirkete kiralandı. ‘Konaklamasız Orman Parkı’ olarak 20 yıllığına kiraya verilen deniz manzaralı arazinin olduğu bölgede Roma Döneminden kalma su tahliye tünellerini de içeren arkeolojik sit alanı yer alıyor. 

KÖYLÜLER ÖNCE İTİRAZ ETTİ, ARDINDAN EYLEM YAPTI

İhale öncesinde kuruma yazılı itirazlarını bildiren Bezirgân köylüleri, yaban keçilerinin de yaşam alanı olan bölgede arazide hayvancılık yapıldığını da belirterek ihalenin iptalini talep etti. Ancak köylülerin itirazlarını dikkate almayan idare söz konusu araziyi kiraya verdi. Geçtiğimiz günlerde kiralamaya konu olan arazide bir araya gelen köylüler ve ilçe halkı idarenin bu kararını protesto ederek, basın açıklaması yaptı. 

KİRALAMA İHALESİNİN İPTALİ İÇİN DAVA AÇILDI

Henüz bir yapılaşma işlemi başlamayan araziyle ilgili kiralama işleminin iptali için Kaş Çevre ve Kültür Derneği ile Bezirgân köylüleri bugün dava açtı. Orman Genel Müdürlüğü aleyhinde Antalya Nöbetçi İdare Mahkemesi’nde sunulan dava dilekçesinde, Kalkan Orman İşletme Şefliği sorumluluğunda bulunan 373 nolu bölme içerisindeki Konaklamasız Orman Parkı ihalesiyle ilgili kiralama işleminin iptali istendi. 

İDARE HALKIN İTİRAZLARINI REDDETTİ

Davanın avukatı Tuncay Koç, ihale öncesinde Kalkan ve Bezirgân Mahallesinde yaşayan yurttaşların ilgili idareye ihalenin sakıncalarını anlatan ve iptalini isteyen 53 adet itiraz dilekçesi verdiğini ancak idarenin verdiği yanıtta söz konusu ihalenin ilgili orman müdürlükleri ile belediyelere duyurulduğu gerekçesiyle itirazları reddettiğini belirtti. 

ANAYASA’YA AYKIRI ŞEKİLDE ORMAN DOKUSU PARÇALANIYOR

Söz konusu kiralama ihalesinin usule ve mevzuata aykırı olduğu savunulan dava dilekçesinde şu ifadelere yer verildi:

“Davacılar, bu ihalenin Kalkan ve Bezirgân köylüsünün aleyhine olduğunu düşünmektedir. İhaleye konu alanın yanında bir çoban evi vardır ve hayvancılık yapılmaktadır. Bölgede dağ keçisi ve dağ geyikleri bulunmakta olup flora ve fauna olarak zengin bir alandır. Ayrıca alanın bir kısmı 1. Derece Arkeolojik SİT alanı ilan edilmiş bir bölgedir. Halk, SİT alanı ve önemli doğa alanı olan bölgenin zarar göreceği endişesini taşımaktadır. Böyle bir alanın 20 yıllığına kiraya verilmesi bölgeyi halka kapatacak ve ticari işletmeye dönüştürecektir. Ormanlık alanın bu şekilde kullanılması Anayasanın 169. Maddesine aykırı bir özellik taşımakta olup orman dokusunu da parçalamaktadır.”

ORMAN PARKLARI YÖNETMELİĞİ BİRÇOK SAKINCA İÇERİYOR

Orman Parkları Yönetmeliği ile daha önce farklı statülerde mesire yeri olarak tahsisi yapılan ormanların, orman parkı adı altında tahsis edilmeye başlandığına vurgu yapılan dava dilekçesinde, “Bu kapsamda günübirlik dinlenme yerleriyle, çadır ve karavan kampı ve bunun ötesinde havuz vb. tesislerin yapılarak uzun süreli konaklamaya izin veren sabit tesisler oluşturacak şekilde alan kullanım değişikliği, orman kampı adı altında yapılmaktadır. Her ne kadar iptali istenen ihalede konaklama tesisi olmayacaksa da orman parkı adı altında 20 yıllığına bir kiralama işlemi yapılmıştır. Orman Parkları Yönetmeliği ile gündeme gelen bu ihalelerin birçok sakıncası mevcuttur. Yapılan işlem, ormanların koruması gereken kurum olan Orman Genel Müdürlüğü eliyle orman alanlarının turizme tahsis edilmesi anlamına gelmektedir. Ormanların yönetiminde asıl olan biyolojik ve ekolojik gerçekleri önceliklendirmek ve bunların izin verdiği ölçüde ekonomik kazanç sağlamaktır” denildi. 

‘ORMAN EKOSİSTEMLERİ PARÇALANIYOR’

Kent ormanı oluşturma uygulamalarının mevcutta var olan bir ormanı sınırlandırarak sanki yeni bir orman kuruluyormuş gibi orman alanlarında tesisleşmeye yönelik olduğunun altı çizilen dava dilekçesinde, “Bu sahalarda ağaç örtüsünün tahsis öncesine göre azaldığı, taşıma kapasitesinin üstünde bir yük olması ve kazı dolgu çalışmaları nedeniyle ağaçların kuruduğu, ağaçlarda tepe çökmesi yaşandığı ve zamanla da öldüğü gözlenmektedir. Aynı durum yoğun kullanıma sahip orman parkları için de geçerlidir. Bu nedenle yerel halkın günlük rekreasyon ihtiyaçlarının dışında uzun süreli kullanıma açık ve bir anlamda ormanın turizme tahsisi yolunu açan orman parkları uygulamalarından vazgeçilmelidir. Bu durum ormanın sahip olduğu zenginlik ve sağladığı ekosistem hizmetlerine zarar verdiği gibi orman ekosistemini de parçalamaktadır” ifadelerine yer verildi. 

KİRALANAN ARAZİDE 1. DERECE ARKEOLOJİK SİT VAR

Söz konusu kiralama ihalesinin 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıkları Kanunu ile Milli Parklar Kanunu’na da aykırılık teşkil ettiği savunulan dava dilekçesinde, 20.200 m2 büyüklüğündeki arazinin bir kısmında 1. Derece arkeolojik sit alanı bulunduğu vurgulanarak şöyle denildi: “İhaleye olur kararı verilmeden önce Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'ndan izin alınması gerekmektedir. Böyle bir izin alındığına dair bilgi bulunmamaktadır. Alanla ilgili Milli Parklar Gelişme Planında Bezirgân alanı ile ilgili Park/Mesire yerinin işlenmiş olması gerekmektedir. Böyle bir belirlenim yoktur.”

‘ALANIN GELİŞME PLANI VE AVAN PROJESİ BELLİ DEĞİL’

Bezirgân’daki deniz manzaralı orman arazisinin orman parkı olarak kiralanmasının ilgili yönetmeliğe de aykırı olduğu vurgulanan dava dilekçesinde, “dava konusu işlem ile orman alanı içinde 1. Derece Arkeolojik SİT alanı ile kesişen bir alanda ve dağ keçilerinin yaşam alanında bir kiralama ihalesi söz konusudur. İşlem uygulamaya geçtiği anda alanın topoğrafyası bozulma tehlikesiyle karşı karşıya olmakla orman alanı ve arkeolojik alan zarar görebilir. Alanın gelişme planı ve avan projesi belli değildir. Bozulan doğal değer yüzünden kamu büyük ve geri dönülmesi imkânsız zararlara uğrayacaktır” görüşü savunularak kiralama ihalesiyle ilgili işlemin iptali istendi. 

Kaynak: ANTALYA KÖRFEZ GAZETESİ-YUSUF YAVUZ