Belediye-İş Sendikası Bakanlar Kurulu, bugün Ankara'da toplanarak, çalışma hayatında yaşanan gelişmeleri, örgütlenme süreçlerini, toplu iş sözleşmelerini ve emekçilerin haklarını korumaya yönelik adımları değerlendirdi. Toplantı sonunda yayımlanan sonuç bildirgesinde, özellikle enflasyon karşısında kamu çalışanlarının ve işçilerin giderek yoksullaştığı, sendikal hakların engellendiği ve demokrasiye yönelik tehditlerin giderek arttığı vurgulandı.
"HALK İRADESİNE MÜDAHALE, DEMOKRASİYE DARBEDİR"
Bildirgede, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik yargı süreci eleştirilerek, iktidarın demokratik bir zeminde yarışmayı göze alamadığı için hukuku araçsallaştırdığı savunuldu. Belediye-İş, İmamoğlu'na yönelik girişimleri, "halk iradesinin gasp ve millet iradesine darbe" olarak nitelendirdi. Açıklamada, hukuk güvenliğinin kalmadığı bir ortamda emekçilerin haklarını da koruyamayacağını belirterek, "Ülkemizde millet iradesiyle seçilen belediye başkanları, aydınlar, sanatçılar ve gazeteciler asılsız suçlamalarla karşı karşıya kalıyor. Gerçek suçlular ise serbestçe dolaşırken, muhalif görülen herkes potansiyel suçlu ilan ediliyor" ifadelerine yer verildi.
"GREVLER YASAKLANIYOR, SENDİKAL HAKLAR ENGELLENİYOR"
Belediye-İş işçilerin toplu iş sözleşmesi ve grev haklarının sistematik olarak engellendiğini belirterek, "Grevler 'erteleme' adı altında yasaklanıyor, imzalanan toplu iş sözleşmeleri yok sayılmak isteniyor" dedi. Esnek çalışama modellerinin teşvik edilerek iş güvencesinin ortadan kaldırılmak istendiğini savunan sendika, hükümetin Ulusal İstihdam Stratejisi kapsamında düşük ücretli ve güvencesiz çalışma modellerini yaygınlaştırmaya çalıştığını vurguladı.
"TÜM SENDİKALARI MÜCADELEYE ÇAĞIRIYORUZ"
Belediye-İş, Türk-İş başta olmak üzere tüm sendikal konfederasyonları, emekçilerin haklarını savunmak ve demokrasiye sahip çıkmak için mücadeleye çağırdı. Belediye-İş Sendikasının mücadele sözleri ise şu şekilde devam etti:
"İşkolunda tek sendika, ülkede tek konfederasyon talebini savunan Başkanlar Kurulumuz, haksızlıkların, hukuksuzlukların her geçen gün vicdanları sızlattığı, liyakatsizliğin diz boyu sürdüğü bu sancılı süreçte, başta Türk-İş yönetimi olmak üzere tüm konfederasyonları, ülkemizde, demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla yerleşmesi, halkın iradesinin her alanda egemen kılınması, işçi hak ve özgürlüklerinin geliştirilmesi için emekçi halkın sesi olmaya, ülkede yaşananlara ses yükseltmeye çağırıyoruz"