İstanbul’un Eyüpsultan ve Fatih ilçelerinde Semih Çelik tarafından katledilen Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner’in anısına düzenlenen yürüyüşe katılan Akdeniz Üniversitesi öğrencileri hakkında disiplin soruşturması başlatıldığının ortaya çıkması kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği, konuyla ilgili sert bir açıklama yaptı.
3 AY SONRA ÜNİVERSİTEDEN YAZI
İstanbul'un Eyüpsultan ve Fatih ilçelerinde 4 Ekim 2024 tarihinde Semih Çelik tarafından Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner'in katledilmesini protesto etmek amaçlı Akdeniz Üniversitesi öğrencileri 8 Ekim 2024 tarihinde kampüs içerisinde yürüyüş yaptı. İddialara göre yapılan yürüyüşten 3 ay sonra Akdeniz Üniversite Rektörlüğü, yürüyüşe katılan öğrenciler hakkında soruşturma başlattı.
KADIN ÖLÜMLERİ TEMALI YÜRÜYÜŞ
Kadın cinayetlerini protesto eden üniversite öğrencilerine gönderilen yazıda, “Üniversite yerleşkesinde 8 Ekim 2024 tarihinde gerçekleştirilen 'Kadın Ölümleri' temalı yürüyüş hakkında 8 Ekim 2024 tarihli tutanak tutulduğu ve bu tutanağa bağlı olarak Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü'nün 3 Aralık 2024 tarih ve 1060092 sayılı soruşturma emri ile yürüyüşe katılan ve slogan atan öğrenciler hakkında disiplin soruşturması açılmıştır” ifadeleri kullanıldı.
SORUŞTURMAYI KINIYORUZ
Konuya tepkisini yazılı bir açıklama ile kamuoyuna ilan eden Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği, “Son yıllarda giderek artan kadın cinayetleri CİNSKIRIMA dönüşmüş ve tüm toplumu derinden etkiler hale gelmiştir. Bunun yanı sıra hukuksuzluklar almış başını gitmiş, kadınlara ve çocuklara yönelik saldırılar önlenemez boyutlara gelmiştir. Şiddet, toplumun her kesiminin gündelik hayatını tehdit ederken Akdeniz Üniversitesi öğrencilerinin şiddeti kınamak üzere katledilen kız kardeşlerimiz için eylem yapmasına karşı rektörlüğün gençler için soruşturma başlatmasını kınıyoruz” açıklamasında bulundu.
KADIN REKTÖR ARAŞTIRMA YAPMALI
Rektör Özlenen Özkan’a istifa çağrısı yapılan Dernek açıklamasında şu ifadelere yer verildi: "Bir kadın rektör olarak Özlenen Özkan’ın toplumun, özellikle de gençlerin güven duygularının aşındırıldığı bir atmosferde soruşturma ile gençleri engellemeye çalışması kabul edilebilir değildir. Kadın rektörün araştırmalar yapması gerekirken bu davranışı hem bilimselliğe aykırı, hem de duyarsızlığının tavan yaptığı anlamını taşımaktadır. Üniversitemizin utanılacak duruma düşürülmesini kabul etmiyoruz. Hiç de adına yaraşır bir tutum izlememiş olması rektörlük makamını da hak etmediğinin göstergesidir ve istifa etmesinin doğru olacağını düşünüyoruz. Kadın cinayetlerine karşı mücadele etmek tüm kamu kurumlarının ve devletin görevidir. Kadına karşı şiddetle mücadeleden ve İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz. Öğrencilere karşı açılan soruşturmalar geri çekilsin. Öğrencilerin soruşturmaları kaldırılsın. Kadın derneği olarak gençlerin yanındayız.”
