2024-2025 eğitim öğretim yılının 9 Eylül 2024'te başlayan birinci dönemi sona ermişti. Öğrenciler karnelerini alarak yarıyıl tatiline başladı. Antalya'nın tarihi ve kültürel zenginliklerini keşfetmek isteyen vatandaşlar, sömestr tatili boyunca müze ve ören yerlerine akın ediyor. Türkiye'nin en büyük müzelerinden biri olarak anılan Antalya Arkeoloji Müzesi, tatil boyunca yoğun ilgi görüyor.
ZAMANDA BÜYÜLÜ BİR YOLCULUK
Yerli-yabancı bilim adamlarının bölgede yaptıkları periyodik kazılardan elde edilmiş, bölgenin tüm tarihini aydınlatan en seçkin parçaların yer aldığı arkeolojik eserler ve müze uzmanlarınca bölgeden toplanan Etnografik eserler, 1988 yılında "Avrupa Konseyi Özel Ödülü" alan Antalya Arkeoloji Müzesi ziyaretçilerini tarihin tozlu kitapları arasında eşsiz bir yolculuğa çıkartıyor.
KARAİN'DEN KİLİSELERE UZANAN DEVİR
Sergileme, yalnız Anadolu değil Yakın Doğu Paleolitiği için de büyük önem taşıyan Karain Mağarası buluntularıyla başlayıp, Bademağacı, Karataş Semayük, Bayındır Tümülüsleri, Hacımusalar, Limyra, Patara, Xanthos, Arykanda, St.Nicholas Kilisesi, Perge ve Müze kurtarma kazılarından elde edilen buluntularla devam eden ve bölgenin yakın geçmiş kültürünü yansıtan en güzel örneklerle günümüze dek süregelen kronolojik bir düzende gerçekleşiyor.
BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ 13 SERGİ SALONU
Tematik yapılarına özgü olacak şekilde sınıflandırılan Doğa Tarihi ve Prehistorya Salonu, Seramik Salonu, Bölge Kazıları Salonu, İmparatorlar Salonu, Tanrılar Salonu, Mozaik Salonu, Mermer Portreler Salonu, Perge Tiyatrosu Salonu, Lahitler Salonu, Sualtı-Küçük Buluntu-İkona-Sikke Salonu ise bölgenin tüm tarihini aydınlatan en seçkin eserleri ile ziyaretçilerinden tam not alıyor.
ZİYARETÇİ SAYISINDA GÖZLE GÖRÜLÜR ARTIŞ
Müze yetkilileri, sömestr tatili boyunca kendine özgü koleksiyonları ile dünyanın sayılı müzeleri arasında yer alan, teşhir alanları, Müzenin kurucusu Süleyman Fikri Erten’in daktilosu, hesap makinesi ve müzenin ilk mührünün yer aldığı bir anı vitrini ile sona eren Antalya Arkeoloji Müzesi'ne yapılan ziyaretlerin arttığını ve bu durumun bölgenin turizm potansiyelini bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.
SANAL HAYATTAN UZAK DURUN
Ziyaretçilere Müze Kart bilgisi veren, engelli bireylere ihtiyaç duydukları ölçüde yönlendirme yapan, yabancı uyruklu bireylere dil desteği sunan müze yetkilileri, karnelerini alan çocukların internetten telefona kadar bütün teknolojik aletler başta olmak üzere, sanal yoğunluktan uzak, verimli bir tatil geçirmeleri için müze ve ören yerlerine ağırlık vermeleri gerektiğini kaydetti.
