TÜİK verilerine göre özellikle 2008-2016 yılları arasında 104 bin 531 çocuğun kaybolduğu, 2022 yılında ise 31 bin 890 çocuğun cinsel istismara maruz kaldığı bilgileri, ülkede çocukların karşılaştığı zorlukları ortaya koyuyor. 2016-2024 yılları arasındaki güncel verilerin açıklanmamış olması ise mevcut durumun daha da endişe verici olduğunu gösteriyor.

2023 YILINDA 10 BİNE AŞAN ÇOCUK ERKEN EVLENDİ 

2023 yılında, 16-17 yaşlarındaki 10 bin 471 çocuğun erken yaşta evlendirildiği kaydedildi. Yani aile mahkemelerinin yaş büyültme talebinde bulunan çocukların yargıçlar tarafından verilen karar ile yaş büyütmesi onaylanarak evlenebiliyor. Türkiye’de erken yaşta evlilikler, çocukların eğitim ve gelişim haklarını engelleyen ciddi bir sorun olarak öne çıkıyor.

HER 10 ÇOCUKTAN 3’Ü YOKSULLUK SINIRI ALTINDA 

2024-2025 Eğitim Öğretim yılı tüm heyecanıyla 9 Eylül’de başladı ancak okul yerine işe giden çocukların okul sevincini yaşayamıyor. TÜİK verilerine göre 2024 yılında, çıraklarla birlikte toplam 1 milyon 312 bin 344 çocuk işçi bulunuyor. Her 10 çocuktan neredeyse 3’ü yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Çocuk işçiliği, çocukların sağlıklı bir şekilde gelişimini engellerken, ekonomik zorluklar da çocukların yaşadığı sıkıntıları derinleştiriyor.

TÜRKİYE’DE HER GÜN 32 ÇOCUK KAYIP OLUYOR 

Diyarbakır'da 21 Ağustos'ta kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran'ı arama çalışmaları sürerken, Türkiye'deki diğer kayıp çocuk vakaları bir kez daha gündeme geldi. TÜİK verilerine göre Türkiye’de her yıl ortalama 10 bin çocuk kaybolurken, her gün 32 çocuğun kaybolduğu belirtildi. 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremler sonrasında ise çocuk kayıplarının kesin sayısı hala belirsizliğini koruyor.

"ÇOCUKLAR HER TÜRLÜ İSTİSMARDAN KORUNMALI"

Mustafa Kemal Atatürk’ün “Çocuklar her türlü ihmal ve istismardan korunmalı, onlar her koşulda yetişkinlerden daha özel ele alınmalıdır” şeklindeki vurgusu, çocukların korunması gerektiğinin altını çizerken, mevcut veriler bu korumanın yetersiz olduğunu gösteriyor. Türkiye’de çocuk olmanın zorlukları, acil önlemler alınması ve toplumsal farkındalık oluşturulması gerekliliğini ortaya koyuyor.

Muhabir: VİLDAN ÖZKAN