Antalya’nın Demre İlçesinde bulunan Demre Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi okul müdürü M.Ş. yapılan yolsuzluk iddiaları ile gündeme geldi. Bu durum okuldaki bir öğretmenin vergi dilimine erken girmesi, bordrosunu kontrol etmesi, bankaya yatan para ile e bordro arasında fark olması nedeniyle savcılığa Ekim ayı içerisinde suç duyurusunda bulunması sonucunda ortaya çıktı.
FAZLA DERS ÜCRETİ TAHAKKUK EDİLDİ
Konuyu gündemine alan Eğitim-İş Antalya Şube Başkanı Sadık Acar, "Okul müdürü M.Ş. Demre Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma sonucunda önce göz altına alınmış ve akabinde tutuklandı. Yolsuzlukla ilgili iddiaların 2021 yılına kadar uzandığı öne sürülmektedir. Eğitim Bir-Sen İlçe yönetiminde de görev alan M.Ş., o dönemde okul müdürü olan Eğitim Bir-Sen ilçe Başkanının, İlçe Milli Eğitim Şube Müdürlüğüne getirilmesinden sonra, görevlendirme ile bu okula müdür olarak atanmıştır. Atandıktan sonra bazı öğretmenler üzerine fazla ek ders ücreti tahakkuk ettirmiş, ayrıca yaklaşık 3000 civarında hayali öğrenci kayıt yapılmıştır. Bu öğrenciler üzerinden ilçedeki beş altı esnafa düzenli bir şekilde yüklü miktarda para akışı olmuştur. İddia edilen miktarın da yaklaşık 50-60 milyon civarında olduğu söylenmektedir. Bu paraların da adı geçen müdürün çeşitli hesaplarına aktarıldığı iddia edilmektedir" ifadelerini kullandı.
GEREKEN CEZA VERİLMELİ
Demre Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde yaşanan bu olayda, liyakatsız yapılan atamalar, sadece belirli bir sendikanın üyelerinin yönetici olmasının, denetim yetersizliği sonucunda devletin milyonlarca lirasının zarara uğratıldığını vurgulayan Acar, "Okul müdürünün bu yolsuzluğu kimlerle planladığının araştırılması arkasında bulunan kişilerin ortaya çıkarılıp gereken cezanın verilmesi yönünde Eğitim İş Antalya 1 No’lu Şubesi olarak takipçisi olacağız. İlimizin şirin bir ilçesinde bu kadar yüklü miktarda devletimizi dolandırdığı iddia ediliyorsa ülkemizdeki diğer döner sermayeli kuruluşlarda da gerekli denetimlerin yapılması gerekmektedir" açıklamasında bulundu.
TAMAMEN DUYGUSAL
Ortaya çıkan yolsuzluk iddialarının iktidarın liyakatsiz yönetici görevlendirme yöntemi eğitime nitelik kazandırmak yerine ceplerini doldurmayı hedef edinen liyakasız kadroları seçtiğini belirten Acar, şunları kaydetti: "Meslek Lisesi, MESEM memleket meselesi diye yola çıkanların aslında ‘tamamen duygusal’ meseleler olduğunu göstermektedir. Bu olayda sadece okul müdürü değil, yönetici olarak görevlendiren, yeterli denetimi yapmayan ve belki de yolsuzluklara göz yuman milli eğitim yöneticileri de yargılanmalıdır. Böylesine büyük miktarların gündeme geldiği yolsuzluk iddialarında eğitim sistemine çökmüş bir çetenin varlığından şüphe edilerek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri de mercek altına alıp yolsuzluktaki payları varsa takip edilmelidir."
VAHİM İDDİALAR
Olayın beraberinde taşıdığı iddiaları da hatırlatan Acar, şu tespitlerde bulundu: "Öğretmen başka okulda görevli iken imzası atılarak işlem yapılıyor. Şube Müdürü N. Y. usta öğretici eşini koordinatör öğretmen ve üniversitede okuyan kızını öğrenci olarak yazdırıyor. Okul müdürü M.Ş.’nin müdür yardımcısı odalarına kamera ve dinleme cihazı yerleştirdiği iddia ediliyor. Eğitim Bir Sen yönetimi ilçedeki esnaflarla üyelerine indirim kampanyası yapıyor. Öğretmen tatilde iken sınav görevi yazılarak üzerinden sınav ücreti alınıyor. Okul öğretmenlerinin haberi olmadan başka okullarda belleticilik görevi verildiği ve ücretinin müdürün hesabına yatırıldığı söyleniyor."
