Antalya Havalimanı'nda hava trafik kontrolörlerinin özlük hakları için başlattıkları eylem, uçuş trafiğini ciddi şekilde etkilemeye devam ediyor. Türkiye'nin önemli turizm merkezlerinden biri olan Antalya'da yaşanan kriz, hava trafik kontrolörlerinin "inisiyatif almama" eylemiyle 7 Haziran'dan bu yana doruk noktasına ulaştı.

ANTALYA HAVALİMANINDA UÇAK KRİZİ SÜRÜYOR 

Son dönemde Antalya Havalimanı'nda yaşanan uzun rötarlar ve yolcular arasında artan gerginlikler, sektör paydaşlarını ve kamuoyunu endişeye sevk ediyor. Hava trafik kontrolörlerinin taleplerinin dikkate alınmaması halinde, 3-14 Temmuz 2024 tarihleri arasında yeni bir "inisiyatif almama" eylemi gerçekleştirileceği duyurulmuştu. Ancak Hava Trafik Kontrolörleri ve Diğer Ulaştırma Çalışanları Sendikası (HTK-Sen) tarafından yapılan açıklamada bugün de “inisiyatif almama” eyleminin devam ettiği belirtildi.

Antalya Havalimanı’nda karar günü! Milyonlarca yolcu ve yüzlerce uçuşu ilgilendiriyor Antalya Havalimanı’nda karar günü! Milyonlarca yolcu ve yüzlerce uçuşu ilgilendiriyor

KALKIŞ VE VARIŞLARDA ZAMANINDA GERÇEKLEŞME ORANINDA YÜZDE 50 DÜŞÜŞ 

Hava Trafik Kontrolörleri ve Diğer Ulaştırma Çalışanları Sendikası tarafından yapılan açıklamaya göre, özlük hakları ve ülke çıkarları adına gerçekleştirilen eylemin etkileri, özellikle yaz aylarında yoğunlaşan seyahat trafiğinde belirgin hale geldi. İnisiyatif alınmayan günlerde kalkış ve varışların zamanında gerçekleşme oranlarında yüzde 50'ye varan düşüşler yaşandığı belirtildi. Sendika yetkilileri, yaşanan krizin çözümü için yapılan hiçbir somut adımın olmadığını vurgulayarak, bürokratik engellerin aşılmaması durumunda eylemin süreceğini ve bu süreçte oluşacak tüm sonuçların sorumluluğunun yetkililere ait olacağını ifade etti.

HTK-Sen’den yapılan açıklamanın tamamı şöyle:

“Hava trafik kontrolörlerimizin özlük hakları, ülkemizin çıkar ve menfaatleri için 20-30 Haziran 2024 tarihleri arasında gerçekleştirdiğimiz inisiyatif almadan çalışma faaliyetimiz başarıyla icra edilmiştir.

Aradan geçen zaman diliminde çözüm için hiçbir çaba gösterilmemiş, verilen sözler doğrultusunda herhangi bir somut çalışma yapılmamıştır. Bunun yerine, etkisi tüm sektör paydaşları ve kamuoyu tarafından net bir şekilde hissedilen İAÇ faaliyetine “etkisiz” denmekle yetinilmiş, neticeleri yok sayılmaya çalışılmıştır. Ancak bir yandan da “etkisiz” olarak nitelenen faaliyeti yakından takip etmek ve hava trafik kontrolörlerimiz üzerinde baskı oluşturmak adına ilgili meydan müdürlüklerinden düzenli olarak izahat niteliğinde raporlar talep edilmesi çelişkiyi net bir biçimde ortaya koymaktadır.

Bilinmelidir ki İAÇ’nin etkilerini ağız birliğiyle inkar etmek, gerçeklere göz yumarak direnç kırmaya çalışmak hiçbir şeyi çözümlemediği gibi, her geçen gün yoğunlaşan yaz trafiğiyle birlikte sektörel sorunları daha da derinleştirecektir. Avrupa hava sahası yoğunluğu vb. gerekçelere sığınarak kamuoyundaki tepki ve farkındalığı geçiştirmeye çalışıp, buzdağının üstünü kapatmaya uğraşmak güneşi balçıkla sıvamaya çalışmakla eşdeğerdir.

Sürecin başından beri her türlü iyi niyeti sergileyen, aylarca bürokratik kanallara derdini anlatıp netice alamayınca sesini duyurmak adına ilk olarak hava trafiğinin az olduğu kış aylarında İAÇ faaliyeti icra eden hava trafik kontrolörlerimiz, akabinde verilen sözlere istinaden bu faaliyete ara verip aylarca sabır ve umutla beklemiştir. Fakat bu büyük beklentiye karşın verilen hiçbir sözün tutulmamış olması bugün yaşananların asli sebebidir.

Gerekli irade gösterildiği takdirde *kısa süre içerisinde kolaylıkla çözüme kavuşturulabilecek bu meseleyi dallanıp budaklandırmanın, bir inat ve inkar politikasıyla çıkmaza sürüklemenin hiç kimseye faydası yoktur. Nitekim en başından beri vurgulandığı üzere bu faaliyet meşru taleplerimiz karşılanıncaya, ülkemizin her yıl kaybettiği yüzlerce milyon Euro bu vatana kazandırılıncaya dek kararlılıkla sürdürülecektir. Somut bir çözüm ortaya konulmadığı takdirde yaz boyunca sürecek olan İAÇ faaliyetinin beraberinde getirdiği her türlü netice ise, bu sorunu kasti şekilde çözümsüz bırakanların mesuliyetindedir.

Bu çerçevede, haklı taleplerimiz hususunda farkındalık oluşturmak, ülkemizin çıkar ve menfaatleri doğrultusunda adımlar atılmasını sağlamak adına Sendika Yönetim Kurulumuzca 3-14 Temmuz 2024 tarihleri arasında inisiyatif almadan çalışma faaliyetinin (İAÇ) icra edilmesi kararlaştırılmıştır.

Bu vesileyle tüm ilgilileri bir kez daha seyrüsefer hizmetlerinin asli unsuru olan hava trafik kontrolörlerimizin sesine kulak vermeye, Türkiye’mizin yüzlerce milyon Euro’luk kaybına göz yuman bürokratik engellere karşı verilen haklı mücadeleye destek olmaya davet ediyoruz.

Üyelerimize ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

Muhabir: HANDE TURAN KUMAŞ