Antalya'nın sakin kenti Finike, deprem riski altında olabilir. Finike Belediyesi, ilçe zeminin durumu hakkında Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nihat Dipova'dan analiz çalışması talep etti. Finike’ye özel çalışma yapan Dipova, Kum mahallesi, Hasyurt mahallesi ve Yeni mahalle ile ilgili olası deprem tehlikesi ve Geoteknik deprem mühendisliği analizlerini paylaştı.
BİRİNCİ DERECEDEN DEPREM BÖLGESİ
Finike’nin kurulduğu günlerde deprem tehlikesinin bu kadar yüksek olmadığını, sonradan da birinci derece deprem bölgesi içine alındığını söyleyen Dipova,
“Finike ilçesinde, zemin etüdü ile yeraltı tabakasının durumu, fay hattına uzaklığı, zemin türü ve depremsellik riski hakkında detayları raporlaştırdık. Burada temel amaç deprem karşısında zeminin göstereceği davranışı öğrenmek. Biz de öncelikle Kum Mahallesi’nin zemin incelemesini tamamladık raporladık. Daha sonra Yeni mahalle tamamlandı rapor teslim aşamasında. Hasyurt Mahallesi de rapor aşamasında. Artık son işlemler yapılıyor. Çok kısa bir süre sonra o da tamamlanacak. Çalışmalarımızda ilk önce zeminlerin depremlerde nasıl davranacağını araştırdık. Hangi büyüklükte bir deprem bekliyoruz, nasıl bir deprem tehlikesi altındayız bunu da araştırıyoruz. Finike’de geçmişte hangi depremler olmuş tarihi kayıtlardan alıp kataloglarımıza ekliyoruz. Finike’nin kurulduğu günlerde deprem tehlikesinin bu kadar yüksek olmadığını, sonradan da birinci derece deprem bölgesi içine alındığını biliyoruz. Biz ne kadar fazla ölçüm yaparsak o veriyle yaptığımız analiz de o kadar sağlıklı oluyor” ifadelerini kullandı.
7 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ DEPREME KARŞI HAZIRLIKLI OLMALIYIZ
Prof. Dr. Dipova, Finike'ye özel yaptığı analizlerde 3 diri fay hattının olduğunu ve 7 şiddetindeki depreme hazırlıklı olunması gerektiğini söyleyerek,
“Finike’ye 50 kilometre mesafede üç tane diri fay var. Bu çok önemli çünkü 50 kilometre çok kısa bir mesafe. Bu üç diri fay hangi büyüklükte depremler üretecekler? Eski depremlerin büyüklüklerini bir istatistik yöntemle analiz edip gelecekte olabilecek en büyük depremi tahmin etmeye çalışıyoruz. Bu analizlerde de 7 büyüklüğü çıkıyor. Kekova ve Kale fayı ne kadar üretebilir? Bunu da fayın uzunluğundan hesaplıyoruz. Bu da 6,5 büyüklüğünde oluyor. Sonuç olarak biz 7 büyüklüğünde bir depreme hazırlıklı olmak zorundayız. Bu ne kadar büyük bir deprem bunun farkında mıyız?” dedi.
SIVILAŞMA OLABİLİR
Finike'de olası bir deprem olduğu takdirde sıvılaşma olabileceğini söyleyen Dipova,
“Finike’nin ivmesi aşağı yukarı, büyük deprem üretmiş Kahramanmaraş ve Van’ın ivmesine eşit. Demek ki böyle büyük bir tehlike altındayız. 7 büyüklüğünde bir deprem, Kahramanmaraş’taki ivmeye denk bir ivme gerçekleşecek. Zemininiz kaya ise bundan çok fazla etkilenmezsiniz. Özellikle problem zayıf zemin alüvyon zeminlerdir. Alüvyon zeminler içinde de gevşek ve ince taneli olanlarıdır. İnce kum en tehlikelisidir. Kuşkulanmamızı gerektiren zeminler var. Bu zemin bilgisiyle ve bu deprem tehlikesiyle bir deprem olduğu takdirde sıvılaşma olabilir. Zayıf zemin olduğu için zemin büyütmesi olabilir. Yani aynı deprem kayada ve alüvyonda aynı şiddeti doğurmuyor." şeklinde konuştu.
İKİ KAT FAZLA HİSSEDİLECEK
Kum mahallesi için sıvılaşmanın beklendiğini ve zeminin kayadan, alüvyona doğru deprem şiddetinin iki kat artacağını belirten Dipova,
“Yeni mahalleyi henüz raporlamadık ama Yeni Mahallede biraz daha iyi durumdayız. Tabi bu zeminin sağlam olduğu anlamına gelmiyor. İnce dane oranı arttığı için sadece sıvılaşma az oluyor yine büyütme fazla. Zemin etkisiyle deprem şiddetinde bir değişiklik olmasa bile deprem zemin kayadan, alüvyona ve ince kuma doğru geçtikçe şiddeti artacaktır. Depremi daha fazla hissedecektir. Kayalıklı yer ile Kum Mahallesi arasında bir fark olacak mı evet olacak. İki buçuk kata yakın bir büyütme bekliyoruz. Sıvılaşma olmasa dahi bu sefer büyütme nedeniyle yapılarımız hasar görecek. İki buçuk kat fazla hissedeceğiz. Bununla ilgili analiz yöntemlerimiz var. Doğru tasarlandığı sürece doğru imalat yapıldığı sürece biz bunların çözümlerini bulabiliyoruz. Keşke kentsel dönüşüm yapabilsek. Bizim tek sorunumuz yapıların mukavemeti değil ki başka sorunlar var.” ifadelerini kullandı.
İMAR REVİZYONU YAPILMALI
Kentin riskli bölgelerini daha güvenli bölgelere kaydırarak risklerin azaltılabileceğini belirten Dipova, sözlerini şöyle tamamladı:
"Kum mahallesinin yarıdan fazlası boş. Hasyurt daha fazla. Yine burada gönlümden geçen imar revizyonudur ama olmayacağını biliyoruz. Pratikte mümkün olmayacağını biliyorum. İmar revizyonundan şunu kastediyoruz. Buradaki yapı yoğunluğunu ya başka yerlere kaydıracağız, ya azaltacağız başka yerden karşılayacağız. Sonuç olarak sıvılaşabilen bir zemin varsa orada düşük yoğunluklu yapılar, kamusal yapılar, Pazar yerleri, spor salonu yapalım. Ama kazanılmış haklar var, imar hukuku diye başka bir konu var. Eğer orada bir sorun yaşarsak, yönetmeliğe uygun dayanımlı yapı üretiminden başka bir çaremiz kalmıyor. Bunu da üst yapı ve zemin kısmını ayrı ayrı değerlendirebiliriz. Yeni yönetmeliği uygulayabilirsek depreme dayanıklı yapı yapmak mümkün. Depremin çözümü var ama ne yazık ki biz çözemiyoruz."