Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Genel Merkezi, gazeteci Timur Soykan ile Murat Ağırel’in bugün (10 Nisan) sabah saatlerinde gözaltına alınmasının ardından açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, “İfade vermeye gidecekleri gün şafak operasyonu ile gözaltına alınan Timur Soykan ve Murat Ağırel gazetecidir. Son operasyonlardaki hukuksuzluklara dair haberler ile çete ve tarikatlara karşı kaleme aldıkları haberler birilerini rahatsız etse de biz söylemeye devam edeceğiz. Gazetecilik suç değildir. Meslektaşlarımız bir an önce serbest bırakılmalıdır” denildi.

EKREM İMAMOĞLU: GERÇEKTEN GAZETECİLİK YAPTILAR

Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Merkezi’nin yanı sıra tutuklu Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu da gazetecilerin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. İmamoğlu sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Gazeteciler, tutuklanmamıza sebep olan dava dosyasının fos çıktığını, bütün iddiaların uyduruk olduğunu açığa çıkardılar. O yüzden bu panik, Murat Ağırel ve Timur Soykan sadece gazetecilik yaptılar. Gerçeklerden o kadar korkuyorsunuz ki eliniz ayağınız birbirine dolandı. Bir şey uyduramadınız foyanız açığa çıktı, uyduruk gerekçelerle gazetecilere saldırıyorsunuz. Bırakın gazetecileri. Gerçeklerden ne kadar kaçabilirsiniz ki?" ifadelerine yer verdi. 

Ekrem İmamoğlu Mesaj

CHP MİLLETVEKİLİ ALİYE COŞAR: BU BASKILAR GAZETECİLERİ SUSTURAMAZ

CHP Antalya Milletvekili Aliye Coşar, gözaltı işlemlerine sert tepki gösteren isimler arasında yer aldı. Coşar sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Hukuksuzluğun egemen olduğu bir dönemde gerçekleri söyleyenleri yargı sopasıyla susturmak isteyen zihniyet halkın haber alma özgürlüğü için görevlerini yapan iki araştırmacı gazeteci Timur Soykan ve Murat Ağırel'i şafak operasyonu ile gözaltına alıyor.  Bu baskılar gazetecileri susturamaz. Gazetecilik suç değildir” dedi.

Aliye Coşar Susuzluk Gündemi

ALİ MAHİR BAŞARIR: "BU UTANÇ MESELEDİR"

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gazeteciler Murat Ağırel ve Timur Soykan'ın gözaltına alınmasına ilişkin,  Güne yine şafak baskınlarıyla uyandık. Murat Ağırel ve Timur Soykan gözaltına alındı. Dün çok zor şartlarda hepimiz mücadele ettik, Mahir Polat’ı hasta yatağında tahliye ettik. Bir kişi tahliye ettik ama bugün iki kişi aldılar. Şimdi öyle bir durumdayız ki gazetecileri, cezaevinde olan bir şüphelinin beyanlarıyla sabah 06.00'da gözaltına alıyorlar. Burada mağdur olarak gözüken kişi Erkan Kork. Mal varlığı değerlerini aklama suçundan, ABD’yle ciddi ilişkileri olan bir kişi, şu anda tutuklu ve şirketleri TMSF'ye devredildi. Bu kişinin verdiği ifade ve telefon tapelerine baktığımız zaman Murat Ağırel ve Timur Soykan'ın mağdur oluduğunu görüyoruz. Ağır tehditler var. Telefon dinlemelerinde bu iki gazetecilerimizin organlarının kesileceğini, bunun gereğini yapacağını söyleyen bir kişi tehdit mağduru olarak şikayette bulunuyor ve iki gazeteci sabah 06.00'da gözaltına alınıyor. Bu utanç verici bir meseledir" açıklamasında bulundu. 

"ÇOK MAKBUL BİR GAZETECİ"

Konuşmasında okyanus ötesini de işaret eden Başarır, "Ben merak ediyorum. Bugün demokrasi, hukuk adına algı yapan, suçsuz insanların, tutuklanacak olan insanların listesini veren Abdulkadir Selvi var. Kimin yanında Abdulkadir Selvi? Fetullah Gülen'in. Günün, ayın, yılın herhangi bir tarihinde Abdulkadir ifade verdi mi? Hayır. Çünkü iktidar için çok makbul bir gazeteci. En büyük algıcı kim? Cem Küçük. Pensilvanya'da, okyanus ötesinde bu görüntüyü veriyor. Cem Küçük'e sabah soruşturma yok mu? Bugün sabah aldığınız Murat Ağırel, Timur Soykan'ın böyle bir görüntüsü yok. Bunları niye almıyorsunuz? Bank Asya'nın önünden geçen, 1 lira para yatıran öğretmenler, öğrenciler tutuklanırken bu iki kişi neden hala algı yapıyor?” sorusuna yanıt aradı.

"YILDIRMAK AMACIYLA ALINDILAR"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise konuya ilişkin açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Ödül vermek üzere Ankara’ya geçiyorum ama ödül vereceğim gazeteciyi sabahın köründe onlarca polisle gözaltına aldılar. Timur Soykan ile birlikte Murat Ağırel, sözde şantaj, tehdit suçlamalarıyla ama aslında yıldırmak amacıyla alındılar! Gazetecilik suç değildir, suç olan bu korkudur! Karanlık düzeninize teslim olmayacağız!"

Özgür Özel Chp Genel Başkanı (1)

"HAKKIN ÖZÜ ORTADAN KALDIRILIYOR"

Antalya Barosu, gündemi "temel hak ve özgürlükler" başlığı ile yorumladı.  "Demokratik hukuk devleti" hatırlatması yapan açıklamada, "Temel hak ve hürriyetlere yönelik ihlallerin siyaseti dizayn için bir yöntem haline getirildiği içinde bulunduğumuz süreçte, bugüne de basın emekçilerine yönelen operasyon ve gözaltı haberiyle başlamış bulunuyoruz. 2024 yılında yayınlanan Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Yemen ve Venezuela'nın ardından 158’inci sırada yer alan ülkemizde, ifade hürriyetinin ve basın özgürlüğü önündeki engellemelerin artık Anayasanın 14’üncü maddesinde belirtilen hakkın özünü ortadan kaldıracak seviyeye ulaştığı görülmektedir. Halkın haber alma hürriyetini temin eden ve işlerini yapan gazetecilerin evlerine yapılan şafak baskınlarıyla gözaltına alınmasının demokratik bir hukuk devletinde izahı bulunmamaktadır. İfade özgürlüğü Anayasanın 26’ncı ve bağlı bulunduğumuz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10’uncu maddesinin teminatı altındadır. Bu hususta verilen emsal nitelikte ulusal ve uluslararası insan hakları mahkemeleri kararlarına rağmen ihlallerin sistematik hale getirilmesi Anayasal bir suç niteliğindedir" ifadelerine yer verildi.  

Antalya Barosu Logo-1

"GAZETECİLERE GEÇMİŞ OLSUN"

Demokratik ülkelerde her şeyin başının adalet olduğu görüşünü paylaşan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, sosyal medya hesabından konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Gazeteci Timur Soykan ve Murat Ağırel'in sabah saatlerinde evlerinde gözaltına alınması son günlerde yaşananların maalesef son halkasıdır. Basın özgürlüğü, demokrasinin en temel ilkelerindendir. Gazetecilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, en kısa sürede görevlerinin başına ve ailelerinin yanına dönmelerini temenni ediyorum" değerlendirmesinde bulundu. 

Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi, Muhittin Böcek Başkanlığında Toplandı

GÖZALTI GEREKÇESİ

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, gazetecilere yönelik suçlamaların, Flash TV'nin el değiştirme sürecinde, kanalı satın alan kişilere yönelik "tehdit" ve "şantaj" iddialarına dayandığı belirtildi. Açıklamada, "7258 sayılı yasaya muhalefet ve Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçları yönünden yürütülen soruşturmada, şüpheli sıfatıyla yer alan şahısların FLAŞ HABER TV isimli televizyon kanalının devri ve satın alınması hususunda" Ağırel ve Soykan'ın "kendilerine tehdit ve şantajda bulundukları yönünde davacı ve şikayetçi olmaları üzerine" soruşturma başlatıldığı ifade edildi.

Muhabir: BÜLENT ÖNER