Antalya dünyanın en özel şehirlerinden biri. Güzelliği bir yana bünyesinde barındığı bitki ve hayvanlarla Antalya adeta bir sanat harikası. Antalya 600 endemik bitki türüne ve 20 farklı tür yaban hayvanına ev sahipliği yapmakta. Böylesine özle bir şehrin özgürlük simgesi ise yılkı atları. Yılkı atlarının oldukça zorluk ve ilham verici bir hikayesi var. İşte, bugün yılkı atların mücadele dolu yaşam hikayesini sizler için derledik.
ATLAR TÜRKLER İÇİN HER ZAMAN ÖNEMLİYDİ
Türk milleti için at tarih boyunca önemli olmuştur. İslamiyet öncesi dönemde Türkler at binmeye çocukluktan başlardı. Göçebe yaşayan bir toplum olan Türkler, atı evcilleştiren ve askeri alanda kullanan ilk millet olmuştu. Türkler için kutsal kabul edilen atlar şarkılara, türkülere, hikayelere ve destanlara konu oldu. Hatta İslamiyet Öncesi döneme ait mezarlar incelendiğinde savaşta ölen bazı Türklerin atlarıyla beraber gömüldüğü ortaya çıktı. Göçebe bir toplum olan Türkler için ulaşım her şeydi ve bu ulaşım atlar sayesinde sağlanıyordu.
KAHRAMANLARIN YOLDAŞI KANATLI AT TULPAR
Atlar Türkler için o kadar önemli bir yere sahip olmuşturki Türk mitolojisinde bile atlar önemli bir figür haline geldi. Yunan mitolojisindeki Pegasus’a benzeyen kanatlı At Tulpar, kahramanların zorlu yolculuklarından onlara yoldaşlık eden bir figür şeklinde efsanelerde kendisine yer buldu. Beyaz ve kanatlı bir at şekilden betimlenen Tulpar'ın rüzgardan bile hızlı koştuğuna inanılır. Manas destanında yer alan bu efsanevi yaratık, kanatlarını sadece büyük engelleri veya mesafeleri aşarken kullanır. Eğer kanatlarını birileri görücek olursa Tulpar’ın yok olacağı düşünülür.
TOROS DAĞLARI'NIN ÖZGÜRLÜK SİMGESİ
Sanayi devrimi öncesi atlar köylüler için oldukça önemliydi. Tarlada çalışan atlar, zamanla yaşlanıyor ve güçten düşüyordu. Bu Sebepten güçten düşen atların maddi yükünü taşımak istemeyen vatandaşlar genelde atları dağlık ve ova gibi yerlere bırakırdı. Burada hayatta kalmayı başaran atlar çoğaldı ve kendi ekosistemlerini oluşturdu. İşte bu terk edilmiş olan atlar Toros Dağları'nın özgürlük simgesi olan yılkı atlar. Bu zorlu şartlarda hayatta kalan atlar zamanla Torosların özgürlük simgesi haline geldi.
ANTALYA’DAKİ YILKI ATLARIN HİKAYESİ BAŞKA
Antalya’nın İbradı ilçesi sınırlarında yer alan Eynif Ovası yılkı atlarına ev sahipliği yapmasıyla nam saldı. Yılkı atları diğer yerlerde yaşlanmış ve terk edilmiş atlar olsa da Eynif Ovası’nda yer alan atların hikayesi ise öyle değil. Buraya yerleşen atların kökeni Osmanlı’ya dayanıyor. Osmanlı döneminde köyde yaşayan gençler tapu karşılığında sipahi ocaklarına yazılıyor. Bir savaş patlak verdiği zaman koşa koşa cepheye giden bu gençlere Osmanlı Devleti o dönem ‘rahvan atı’ denilen özel savaş atlarını temin ediyor.
ÖZGÜRLÜK SİMGESİ HALİNE GELDİLER
Savaşa bu atlar üzerinde giden sipahiler memleketlerine geri dönecekleri zaman yanlarında bu atları da getirirlerdi. Yörükler ise Osmanlı Devleti tarafından verilen bu atları evcilleştirip, köy işleri için kullanmak ister. Fakat bu atlar savaş atı oldukları için evcilleşmemiş ve Yörüklere bir faydası da dokunmamıştır. Bu duruma sinirlenen köylüler atları Eynif Ovası’na bırakıp, ölüme terk etmişlerdir yani yılkıya bırakmışlar. Fakat özgürlüklerine düşkün olan bu mücadeleci atlar hayatta kalmış ve bugün dünyanın dört bir yanından turistlerin kendileri görmek için geleceği bir ekosistem oluşturmuşlardır.
