Kuzeyinde denize paralel uzanan Toroslarla çevrili Antalya, ortalama yüzde 77,8’i dağlık bir yapıya sahip. Akdeniz kıyılarının hemen gerisinden yükselen dağlar, 21 bin kilometre kare genişliğindeki kentin, önemli bir bölümünü oluşturuyor. Seyrine doyum olmayan, izleyenleri tarifsiz hislerle baş başa bırakan, görkemli görüntüleri ve efsanelere konu olan hikayeleri ile doğal yaşama katkılarıyla önemli bir coğrafi unsur olan dağlar, şehrin eşsiz güzelliğinin ve estetiğinin de vazgeçilmez bir parçası.

KÖRFEZİ TÜM HEYBETİYLE SARIYOR

Antalya’nın denizler ve dağlarla çevrili eşsiz coğrafyası birçok efsaneye konu olmuştur. Zengin coğrafyası ile tarih boyunca birçok köklü uygarlığa ev sahipliği yapan Antalya, bu uygarlıkların izlerini hala yaşatarak geçmiş ve gelecek arasında kültürel bir köprü işlevi görür. Antalya’da bir zamanlar Yunan tanrılarının yaşadığına inanılan ve bu isimle anılan Tanrılar Dağı, Kemer sınırları içerisinde yer alır. Önemli efsanelere konu olan bu dağ Olimpos Dağı veya Tahtalı Dağı olarak da bilinir.

HER UYGARLIKTAN FARKLI İZLER

Antalya topraklarında yaşayan her uygarlık bu zengin coğrafyaya kültürel miraslarından birini veya birkaçını bıraktı. Günümüzde eski uygarlıklardan kalan yapıtlar, bir tarihi eser olarak değerlendirilirken hikayeleri ve efsaneleri de kültürel miras olarak yaşamaya devam ediyor. Bunlardan biri de Kemer sınırlarında yer alan antik çağlarda (Olimpos) Tanrılar dağı olarak adlandırılan dağdır.

TANRILAR DAĞI’NDAN TAHTALI DAĞINA

Antik çağlarda bölgede yaşayan halk tarafından kutsal kabul edilen ve Tanrılar Dağı olarak adlandırılan dağ, Kemer sınırları içerisinde yer alan Tahtalı Dağı’dır. Kemer sahillerinde en güzel manzaraları oluşturan Tanrılar Dağı, antik Yunan mitolojisinde önemli bir yere sahiptir. Antik çağlarda Olimpos Dağı olarak da bilinen bu dağ birçok efsaneye konu oldu. Günümüzde uzak bir geçmişte Kemer Olimpos sınırları arasında olan bu bölge tanrıların evi olarak biliniyor.

KUTSAL ZİRVE TAHTALI

Antalya Körfezi’ni tüm heybetiyle saran ve muhteşem bir görsellik sunan Beydağları, eski çağlarda “Tanrılar Dağı” olarak nitelendirilen kutsal zirve Tahtalı, zirvesindeki antik kalıntılarıyla ünlü Musa Dağı, gizemli hikayeleriyle Giden Gelmez Dağları, tırmanışçıların gözdesi Kızlar Sivrisi ve “Göller Diyarı” olarak nitelendirilen Akdağ ve diğerleri hikayeleri ve görüntüleri ile vatandaşları adeta büyülüyor. Eteklerini çevreleyen ormanlarında birçok endemik bitki türüne ve canlılarına ev sahipliği yapan bu dağlar; ihtişamlı ve etkileyici görünümlerinin yanı sıra, sakladıkları doğal ve tarihi hazineleri ile de Antalya’nın karakteristik simgeleri arasında yer alıyor. 

Muhabir: BÜLENT ÖNER