Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde 6 Şubat 2023 tarihi saat 04.17'de 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde iki büyük deprem meydana geldi. Kahramanmaraş'ın yanı sıra başta Gaziantep, Hatay, Kilis, Adıyaman olmak üzere 11 ilde yıkıma neden olan 6 Şubat depremi nedeniyle 53 bin 537 kişi öldü, 107 bin 213 kişi de yaralandı. Cumhuriyet tarihinin en büyük depremi olarak kabul edilen 6 Şubat 2023 depremlerinin üzerinden 2 yıl geçti. Depremler 11 ilde 14 milyonu aşkın nüfusu doğrudan etkiledi. 6 Şubat depremleri büyüklüğü, şiddeti, yıkıcılığı ve ivmeleri açısından yer bilimcilerin ve sismologların da beklentisini aşan bir deprem olarak kayıtlara geçti. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Başkanı Mehmet Soner Akdoğan ve yönetim kurulu üyeleri depremin ikinci yılında basın mensupları ile bir araya geldi. Türkiye’de dönüşmesi gereken 7 milyon konutun olduğuna dikkat çeken Akdoğan, 15 yılda 700 bin yapının ancak dönüştürebildiğini söyledi. Yapı stokunun yetersiz olduğuna dikkat çeken Akdoğan, 2000 yılı öncesine yapılan onlarca binanın kaderine terk edildiğini ve bu binaların olası bir depremde yıkılacağını sözlerine ekledi. Binaların da insanlar gibi nefes alıp verdiğine dikkat çeken Akdoğan, vatandaşların arabalarına baktığı gibi binalarına da bakım yapması gerektiğini söyledi.
KADERİNE TERK EDİLEN YAPILAN YIKILACAK
Antalya Körfez Gazetesi muhabiri Ertuğrul Gün'ün haberine göre; Akdoğan, “Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen depremlerde 50 binden fazla vatandaş hayatını kaybetti. Bunlar resmi rakam bunun üzerinde de olabilir. Geçen yıl 30 binin üzerinde deprem meydana geldi. Deprem bir doğa olayıdır, afete dönüşmesi binaların yıkılması ile gerçeğe dönüşüyor. Geçen yıl yaşanan depremleri hatırlamıyoruz. 6 Şubat tarihini ise unutmuyoruz. Bu acı tablonun bir sonucudur. Olayı deprem şurada mı olacak burada mı olacak olayına indirgedik. Her an her yerde yıkıcı bir deprem olabilir. Depremle ilgili alınacak önlemleri konuşmamız gerekir. Birincisi en önemlisi sağlıklı yapı üretimi gerçekleştirilemiyor. Bunun teknik yolu çok basit. İkincisi mevcut yapı stokudur. 3 tane tedbir var. Kentsel dönüşüm uygulamaları burada öne çıkıyor. Acil dönüşmesi gerek 7 milyon yapı var. 15 yılda 700 bin yapı ancak dönüştü. 2000 yılı öncesi yapılan yapılar tehlikeli yapılardır. Yapıların güçlendirilmesini gündemimize almıyoruz. Bugün Antalya üzerinde bile konuşsak yapıların çoğu 2000 yılı öncesi yapılardır. 20 yıl sonra Hatay’daki sağlık sorunlarını konuşmaya başlayacağız. Bu kadar asbese maruz kalmak ne kadar mantıklıdır? Bilimsel veriler var, yapılan güçlendirilmesi neden bizim gündemimize gelmiyor. Yapının dönüşmesi için ortada basit bir yöntem var. 3-4 ayda bir bina güçlendirilebilir. Bununla ilgili bir talep yok, teşvik yok, kamuoyu oluşturma yok” dedi.
HER AN HER YERDE DEPREM OLABİLİR
Antalya’da olası bir depremde şehrin boşaltılamayacağını belirten Mehmet Soner Akdoğan, “Şurada deprem olacak burada deprem olacak söylentileri doğru değil. Türkiye’nin her yerinde olabilir. Depremci arkadaşa prim vermeyelim. Bir harita var, bunu ticaret dökenler var. Bu arkadaşlara prim vermeyelim. Türkiye bir deprem ülkesidir. Meslek odalarına yönelik eleştiriler var. Bizler ellerinde yetkisi olan kurumlar değiliz. Kamusal sorumluluklarımız var. Sürekli meslek odalarının neden sessiz olduğu konuşuluyor. Bu sorunlar bizim çözmemiz gereken sorunlar mı? Konyaaltı’nda işgalleri çözmek bizim işimiz mi? Defalarca açıklama yaptık. Halkın denize gireceği alanlar her geçen gün azalıyor. Ben her gün çıkıp sahil mi demeliyim, bunun takibini ben mi yapacağım. Falezlerde ruhsatı kim veriyor o bile değil. Belediye bakanlığa bakanlık belediyeye atıyor. Herkes bir top çeviriyor, bizim 2010 yılında bir kaydımız var. 2010 yılından bu yana yaşananlar adeta bir faciadır. Engelli vatandaşlarımızı bile kullanıyorlar. Onlar adına asansör yaptık diye övünüyorlar. Bir eksik ışıklandırma vardı, onu da yapın. Plan değişikliklerine yönelik de açıklamalarımız oldu” sözlerine yer verdi. Mehmet Soner Akdoğan, plan değişikliklerinin şahıslara göre yapılmaması gerektiği uyarısında bulundu. Deprem konusunda herkesin her şeyden haberinin olduğunu ifade eden Akdoğan, idarecilere büyük görevler düştüğünü kaydetti.