Direniş Çadırı Antalya Grubu’nun İsrail’e yönelik protestoları aralıksız sürüyor. Grup üyeleri Attolos Heykeli önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasında, Filistin’e yönelik saldırılara derhal son verilmesi çağrısında bulundu. Filistin’de soykırımın yaşandığına dikkat çeken grup üyeleri Gazze’nin yakılıp yıkıldığını ifade ettiler.
İSRAİL SALDIRILARI 422. GÜNÜNDE DE PROTESTO EDİLDİ
Antalya’da İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları bir kez daha protesto edildi. Direniş Çadırı Antalya Grubu’nun Attolos Heykeli önünde düzenlediği basın açıklamasında; “7 Ekim 2023 tarihinde başlayan ve İsraillilere ağır bir hezimet yaşatan Aksa Tufanı Operasyonu’nun 422. günündeyiz. Gazzeli mücahitlere sahada yanıt veremeyen Siyonist İsrail ve destekçisi ABD, sivillere karşı soykırım gerçekleştirmeyi seçti. Gazze’yi yakıp yıktılar. Vicdan adına, hukuk adına, insaniyet adına ne varsa ayaklar altına aldılar. Gazze’de yaptıkları yetmezmiş gibi İsrail ve ABD, soykırım çemberine Lübnan’ı da dahil etmişti. Fakat Lübnan halkı ve İslami Direniş Hareketi Hizbullah, İsrail’e hak ettiği dilden konuşarak Siyonistleri ateşkes imzalamak mecburiyetinde bıraktı. Bu süreçte Lübnan halkı 3 bin 823 şehit 15 bin 859 yaralı vererek, Filistin’e olan sadakatlerini gösterdi” denildi.
TEK YOL DİRENİŞ
2 milyondan fazla insanın zorlu hava koşullarında hayat mücadelesi verdiğini vurgulayan grup, açıklamasında “Siyonist-emperyalist cepheyle mücadelenin tek yolunun direniş olduğunu kanıtladılar. Gelinen noktada Gazze’deki insani durum felaket boyutundadır. Yerlerinden edilmiş 2 milyondan fazla Filistinli, zorlu hava ve hayat koşulları altında, geçici çadırlarda hayata tutunmaya çalışıyor. Çünkü İsrail, Gazzelilerin sığındığı okulların neredeyse tamamını yıktı“Kış mevsimi, durumu daha da vahim bir evreye taşımaktadır. Gazzeli çocukların %30’u şiddetli yetersiz beslenme sorunuyla yüzleşmektedir. 2 bin 500 çocuğun çok acil tıbbi tahliyeye ihtiyacı vardır. Maalesef bu rakamlar felaket tablosunun küçük bir kısmıdır. Soruyoruz: Tablo ortadayken, İslam ümmeti ve ülkeleri İsrail’e baskıyı artırmak için neyi beklemektedir? Türkiye’deki siyasi iktidar, İsrail’i köşeye sıkıştırmak ve Gazze’de geri adım atmasını sağlamak amacıyla harekete geçmek için daha ne olmasını beklemektedir?” ifadeleri kullanıldı.
TÜRKİYE-İSRAİL TİCARETİ KESİLMEDİ
Türkiye ile İsrail arasında ticaretin hala durulmadığına dikkat çeken direniş grubu, ““Kıymetli dostlar, Türkiye 2 Mayıs 2024 tarihinde İsrail’le ticareti durdurma kararı aldı. Bu kararla İsrail’i ateşkese zorlamanın amaçlandığı söylendi. Fakat eldeki veriler, Türkiye-İsrail arasındaki ticaretin tamamen durdurulmadığını gösteriyor. Türkiye’den, Filistin’e diye çıkan malların İsrailli tüccarların eline geçtiği bir sır değil. Birçok gazete bu durumu haberleştirdi. Ayrıca dolaylı yollarla da bu ticaretin sürdüğü acı bir gerçek olarak ortada duruyor. Tüm bunlardan siyasi iktidarın haberinin olmaması mümkün değildir. O halde, İsrail’i köşeye sıkıştırmak amacıyla aldıkları kararları tam anlamıyla uygulamak için neyi beklemektedirler? Ticareti durdurma kararının üzerinden neredeyse 7 ay geçti ve bu kadar süre geçmesine rağmen bu ticaret hala devam edebiliyorsa burada ana sorumlu siyasi iktidardır. Ticaret adı altında yapılan bu iş birliğine çeşitli hilelerle göz yumulmasa bu ticaret sürebilir mi? Filistin’deki durumun bu kadar ağırlaştığı bir evrede, Türkiye halkı olarak hala bu tartışmaları yapıyor olmaktan bizler utanıyoruz, sizler utanmıyor musunuz?” açıklamalarında bulundu.