Dün akşam saatlerinde Antalya Kiracılar Derneği Platformu, Antalya'nın Murtapaşa ilçesinde yer alan Attalos Meydan'ında bir basın açıklaması yaptı. Düzenlenen Basın açıklamasında konuşan Antalya Kiracılar Derneği Platformu başkanları Cengiz ve Seda Kul, emlakçıların komisyonlarını yükletmek adına kira fiyatlarını yükselttiğini, milletvekillerinin yaşan bu duruma sessiz kaldığın ve bu durumun bir çözüm bulunması işçin Ankara'ya gideceklerini ifade ettiler.
MİLLETİN VEKİLİ OLMAYA DAVET EDİYORUZ
Antalya Kiracılar Derneği Platformu Başkanı Cengiz Kul, milletvekillerinin barınman sorunu kulak kapaması tepki göstererek, “Biz bugün burada yine Türkiye de yüksek kira sorunu için toplanmış bulunmaktayız ve ülkemizde bulunan 23 milyon kiracı için hak arıyoruz. Bu zamana kadar yaşanan olaylar bizlere siyasetçilerin bürokratların TBMM deki halkın seçtiği vekiller dahil olmak üzere herkesin ‘bana dokunmayın’ deyip, halkın sorununu göz ardı ettiği gibi kendi menfaatleri doğrultusunda hareket etmeye devam ediliyor. Bizim ülkemiz de savcı, hakim, siyasetçi olmak kolay lakin görevi doğru yönde halktan haklıdan yana kullanmak zor görünüyor. Bizler kiracı ve ev sahibi olarak iki azılı düşman olduk. Bizi yönetenler bu durumu mecliste bir yasa çıkararak çözebilir, bu düşmanlığı son buldurabilirler. Ben buradan bütün vekillere sesleniyorum kendi ilinizdeki kira fiyatlarını araştırınız nasıl mağduriyettik yaşanıyor, inceleyiniz amiri memuru dar gelirlisi herkes bu yüksek kiralarla mağdur ediliyor sizlerde bunları görünüz istiyoruz. Sözde milletimizin vekilisiniz sizleri gerçekten halkın sorununu gören, görmemezlikten gelmeyen milletin vekili olmaya davet ediyoruz” dedi.
EN BÜYÜK NEDEN ASGARİ ÜCRETE GELECEK ZAMDIR
Sadece milletvekillerine değil Türk halkının da bu soruna hassasiyet göstermesi gerektiğini belirten Kul, “Sağın solun vekili değil sizleri vekil seçen milletin mağduriyetleri için yasa çıkarmanızı talep ediyoruz. TBMM ye verdiğimiz çözüm önerilerimiz den şuana kadar iki tanesini uygulamaya koydunuz. Ve bu maddelerden sözleşmeler e devlet üzerinden yapılsın ve vergilendirme sistemini kabul ettiniz. Fakat gene bizi yanlış anladınız burada da kiracı zarar görüyor vergi sistemi sadece dar gelirli vatandaşa kesilmiş durumda biz kimseden vicdan beklemiyoruz kiralama bedelinin hakkı neyse vermek istiyoruz ama aldığımız maaşlar da göz önünde bulundurulsun istiyoruz. Gayrimenkul ve emlak yönetimi, üç beş çapulcu ya verilmemeli il ilçe belediyelerine konut komisyonu kurulup komisyon ödenekleri belediyelere yapılsın ev sahibi kiracı arasında belediye olsun bizim ülkemizde sorun çıkmadan sorunlar çözülmüyor şuan kiracıların Sabri kalmamış durumda. Ben buradan vurdumduymaz olan Türk halkına da seslenmek istiyorum insanlarda birde şu durum söz konusu bana dokunmayan yılan bin yaşasın zihniyeti var. Bu zihniyette olmayın çünkü o yılan bir gün mutlaka sizi de sokacaktır. Sizi sokmasa mutlaka bir yakınızı bulacaktır. Bu kafada olmayıp mücadelede birliği sağlayabilirsek ülkemizde ki sorunlarla baş edebiliriz . Çünkü bizim ülkemizde sorunlar birlik olmadan çözülmüyor ve sesimiz duyulmuyor sesimizi üç senedir bu meydanlarda duyurmaya çalışıyoruz. Şuan kiralık ev oldukça fazla fakat kimse evini kiraya vermek istemiyor peki bunun nedenini hiç düşünüyor musunuz? Ben söyleyeyim sizlere bunun en büyük nedeni asgari ücrete gelecek olan zamdır” şeklinde konuştu.
SADECE EV KİRALARINDA ÇALIŞAN BİR TOPLUMA DÖNÜŞTÜK
Bir diğer Antalya Kiracılar Derneği Platformu Başkanı Seda Kul, emlakçıların daha fazla komisyon alabimek için kiraları daha da yükselttiğini belirterek ya emlakçıların aradan çekilmesini ya da komisyonun sadece kiracıdan değil, ev sahibinden de alınması gerektiğin vurguladı. Kul, “Bizlerin canını en çok yakan bu düzenin bu hale gelmesinde büyük rol oynayan emlakçılarla sözlerime başlamak istiyorum. Biz kiracıların maalesef ki en büyük kabusu haline gelen emlak sektörü ev kiralama durumlarında bizleri en çok zora sokan, bizleri ev sahiplerimiz ile karşı karşıya bırakan emlakçılardır. Bunlardan da işini düzgün yapan bu gidişatta bizimle olan gerçekten fahiş fiyatlar isteyenler karşısında duranları tenzih ederek söylüyorum ki bizleri asıl mağdur eden kendi alacakları komisyonları yükseltmek adına kiraları yükselten emlakçılardır. Emlak sektöründe emlakçıların ev kiralama işine karışmasını biz kiracılar olarak istemiyoruz. Emlakçılar Al-sat yapsınlar fakat dar gelirli halktan yüksek komisyon almak adına piyasayı yükseltmesinler. Zaten ev kiraları bu kadar fahişken birde emlakçıya komisyon vermek istemiyoruz. Emlakçılar eğer ev kiralama konusunda görevlendiriliyorsa bu komisyon bedelini yalnızca kiracıdan almalarını doğru bulmuyoruz. Bu düzen artık değişmeli. Belediyeler bu konuda bu sorumluluğu ivedilikle üstlenebilir. Türk halkı olarak artık çocuğunun karnını doyuramayan sadece ev kiralarında çalışan bir topluma dönüştük. Ve birilerinde bu dengesiz düzeni durdurmasını bekliyoruz” dedi.
HER GÜN BİR AİLE SOKAĞA ATILIYOR
Son zamanlarda kiracı ve ev sahibi anlaşmazlığının en büyük nedenlerinden biri olan tahliye taahhütnameleri hakkında konuşan Kul, “Bir diğer mevzu ise tahliye taahhütnamesi ki bu biz kiracıların en büyük sorunu bizler tahliye taahhütnamesi zorbalığının kaldırılmasını ve her ne olursa olsun insanların temel hakları olan barınmanın ellerinden alınmasını istemiyoruz. Her gün bir aile tahliye taahhütnamesi ile sokağa atılıyor ve yeni bir ev bulmak konusunda da yüksek fiyatlardan ötürü zorlanıyor. Bu durumda sokakta çaresizce yaşamaya terkediliyoruz. Son üç senedir bu barınma sorunu biz Türk halkında psikolojik sıkıntılara yol açmış bulunuyor bunların akabinde de ülkemizde madde bağımlılığının arttığını gençlere, çocuklara kadar düştüğünü görüyoruz ama sorunun en başta ekonomik sıkıntı olduğunu unutuyoruz bir baba bir anne çaresizlikten sıkıntıdan o maddeye sığınabiliyor sonunda ne mi oluyor cinnet geçiriyor hem kendini hem ailesini yok ediyor. Bunların altında da barınma yeme içme sorunları geliyor” diye konuştu.
ÇÖZÜM İÇİN ANKARA’YA GİDECEKLER
Kul yakın zamanda çözüm için tekrardan Ankara gideceklerini ve bu sefer bir sonuç alamdan dönmeyeceklerinin altını çizerek, “Türkiye'de çocuklar açlıktan, yanarak veya soğuktan donarak ölüyor. Türkiye yanarak, donarak açlıktan ölen çocukların değil, gülerek severek sevilerek okula tok gönderilerek büyütülen çocukların ülkesi olsun istiyoruz. Artık halk olarak ezilmek istemiyoruz! Dar gelirli halkı görün duyun istiyoruz. Bizler barınmak, bir çatı altında mutlu çocuklar yetiştirmek, ‘bugün mü sokağa atılırız? Yarın sonumuz nerde biter’ diye düşünerek hiç olan bir nesil yetiştirmek istemiyoruz. Sayın yetkililer sokaklar aç çocuklarla dolu bunları ne zaman göreceksiniz? Çocuğu aç diye evi yok diye intihara kalkışan en kötüsü de çocuğunu yaşamdan koparıp, en azından sokakta aç uyumaz diye düşünen babaları anneleri görün duyun istiyoruz. Kendi ülkemizde nefes almak istiyoruz. Çok mu şey istiyoruz? Bunların olması zor değil sizlerin dudaklarından çıkacak yasalara bakıyor artık verilen önergelerde halk yararına olan her şeyi kabul edin bu halkı bu dertlerden kurtarın! Artık halk isyan etmek için değildi bayram kutlamak için toplansın istiyoruz. Yeni çözüm önerilerimizle halk olarak tekrar Ankara'ya geleceğiz ve bu sefer sizlerden söz almadan halkın sorununu görmenizi sağlamadan dönmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.