Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri açlık ve yoksulluk sınırı arasında bir yaşama mahkûm edildiğini belirten SES Antalya Şubesi Eş Başkanı Şükran İçöz,
“Emekliliğe yansımayan düşük temel ücretlerimizi arttırmak için fazla mesailere kalmak, sürekli nöbetler tutmak zorunda kalmaktayız. Temel ücretlerimizin arttırılması yerine her gün yeni formül bulunarak uygulanan ücret rejimi ile mezarda emeklilik dayatılıyor bizlere. 15 Temmuz maaşlarımıza gerçek enflasyon oranında zam yapılmadığı gibi ilave zam diye emekliliğe yansımayan bir yöntem icat edildi. İşyerlerimizde uygulanan şiddet ile yaşamlarımız karartılıyor. Aynı işi yapmamıza, aynı okullardan mezun olmamıza rağmen farklı mali ve özlük haklara mahkûm ediliyoruz” dedi.
KİMSE MEMNUN DEĞİL
Uygulanan sağlık sisteminden halkın da, emekçilerin de memnun olmadığını belirten Şükran İçöz,
“İlaca erişemiyoruz. Muayenede tedavide birçok kalemde katkı, katılım payları ve ilave ücretler ödüyoruz. Sosyal hizmet alanı sadaka kültürünü ve bağımlılık ilişkisini derinleştiren seçim süreçlerinde seçmen devşirmeye odaklı bir sisteme dönüşmüş. Sosyal hizmet emekçileri ise adeta iktidara seçmen kazandırmak için ev ev bildiri dağıtan, işyerlerinde yoğun işgücü ve angarya çalışma baskısı altında bırakılıyor” ifadelerini kullandı.
SÖZLEŞME TALEPLERİ
“Bu sorunlarımıza dikkat çekmek ve 2024-2025 yılı için yapılacak Toplu İş Sözleşmesi toplantılarında görüşlerimizin dikkate alınması için 1 Ağustos 2023 tarihinde uyarı amaçlı 1 günlük iş bırakma kararı alınmıştır” diyen Şükran İçöz, SES’in Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerindeki taleplerini şu şekilde sıraladı:
- Performans, ek ödeme, taban, teşvik değil, tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine yoksulluk sınırı üzerinde emekliliğe yansıyan temel ücret istiyoruz. Bunun üzerine yapılan işin niteliği ve riski, eğitim durumu, hizmet yılı gibi kriterler eklenerek giydirilmiş ücretler belirlensin.
- Grevli toplu sözleşmeli, özgür pazarlık hakkı içeren sendika yasası çıkarılsın,
- Sağlık hizmetleri ağır ve tehlikeli işler kapsamındadır. Fiili hizmet süresi (yıpranma payı) yıllık 90 gün üzerinden tam olarak tüm emekçilere ödensin ve geçmiş yılları da kapsasın
- Nöbet, icap ve fazla çalışma ücretleri iki kat arttırılsın
- Sağlık alanında çalışan tüm emekçiler “sağlık hizmetleri sınıfı”na alınsın
- Üniversite hastanelerinde de çalışanlara tayin hakkı verilsin,
- Sağlık emekçilerine yönelik şiddetin son bulması için “şiddet üreten sağlık sistemi” değişsin. Halk ve emekçiler yararına yeni bir sağlık sisteminin inşası için işkolu emekçileri ve halkın örgütlü yapılarının, hizmetin planlanmasından sunulmasına kadar karar alma mercilerinde yer alacağı mekanizmalar oluşturulsun.
- Sağlık ve sosyal hizmetler alanında OECD ortalamasında kadrolu güvenceli personel istihdam edilerek, sözleşmeli tüm çalışanlar 657 4/a kapsamına alınsın.
- Kamu sağlık hizmeti verilen ASM’lerde her türlü giderler devlet tarafından karşılansın,
- Covid-19 gibi meslekle ilgili hastalıklar, illiyet bağı aranmadan sağlık kurumlarında çalışan tüm personel için meslek hastalığı sayılsın,
- Haklarında kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan ihraç sağlık ve sosyal hizmet emekçileri derhal göreve başlatılsın
- Muayene, tedavide ve ilaçta hiçbir ad altında; katkı, katılım payı, ilave ücret alınmasın. Sağlık hizmetleri ücretsiz olsun.
Muhabir: BÜLENT ÖNER