15 Temmuz'da, Muğla'nın Menteşe ilçesine bağlı Bayır Mahallesi'ndeki hidrojen gazı üretim ve dolum tesisinde meydana gelen patlamada 25 yaşındaki muhasebe görevlisi Nur Hayat Karataş hayatını kaybetti. Karataş'ın ailesinin avukatı Didem Alaca, genç kadının o gün resmi tatil olmasına rağmen acil işler gerekçesiyle iş yerine çağrıldığını iddia etti. "Nur Hayat, o gün orada olma mecburiyetinde bırakılmasaydı ve tüpler kontrolden geçseydi ölüm yaşanmazdı," dedi Alaca.
Didem Alaca, "25 yaşında yeni evlenmiş bir insan trajik bir şekilde hayata gözlerini yumdu. İhmali olan herkesin peşinde olacağız. Nur Hayat'ın ailesi zor durumda."
BABA- OĞUL TUTUKLANDI
Patlamanın ardından Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında iş yeri sahibi Ali Babur ve oğlu Akın Babur gözaltına alındı. İkilinin 'taksirle bir kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet verme' suçundan tutuklandığı belirtildi.
BİLİRKİŞİ RAPORU NE DİYOR?
Avukat Didem Alaca, iş sağlığı uzmanınca hazırlanan bilirkişi raporunda firma sahipleri ve dolum yapan kişinin ihmalinin olduğunu öne sürerek dikkat çekti.
Didem Alaca, "Bu raporda firmanın asli kusurlu olduğu belirtilmiş. Heyet halinde alınacak rapora ayrı bir irdeleme gerekiyor," dedi.
Soruşturma kapsamında yeni talep edilen bilirkişi raporlarının da yakından inceleneceği belirtildi.
YANLIŞ YERDE Mİ ÇALIŞTIRILDI?
Trajik olayın ardından en çok merak edilen konulardan biri de Nur Hayat'ın iş yerinde normalde yapması gereken görevin ne olduğu ve neden tüp dolum rampasına çıkmak zorunda bırakıldığı. "Onu işi yapması için kim zorladı? Neden zorlandı?" gibi soruların açığa kavuşturulması için soruşturma devam ediyor.