Merkez Bankası tarafından ağustos ayına dair açıklanan İktisadi Yönelim İstatistikleri ve Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE), 1.734 farklı iş yerinin yanıtları dikkate alınarak oluşturuldu. İş dünyasının bu hassas termometresi, endeks değeri olarak 105,0 seviyesine geriledi, bu bir önceki aya göre 1,8 puanlık bir düşüşü ifade ediyor.
ENDEKSİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Endeks sorularının detayına inildiğinde; son 3 aydaki toplam sipariş miktarı, gelecek 3 aydaki toplam istihdam ve sabit sermaye yatırım harcamaları olumlu etkilerken, ihracat sipariş miktarı ve üretim hacmi gibi faktörler endeksi olumsuz etkiledi. Ancak, mevcut toplam sipariş miktarına ilişkin değerlendirmeler bir önceki ay seviyesinde sabit kaldı.
MEVSİM NORMALLERİ VE STOK DURUMU
Stok durumu ve mevsim normalleri konusundaki değerlendirmeler bir önceki aya göre değişiklik göstermedi. Ancak, mevcut mamul mal stoklarının mevsim normallerinin üstünde olduğuna dair değerlendirmeler arttı.
GELECEĞE YÖNELİK DEĞERLENDİRMELER
Üretim hacmi, ihracat sipariş miktarı ve iç piyasa sipariş miktarında artış bekleyenlerin oranı bir önceki aya göre azaldı. Yine de gelecek 12 ayda sabit sermaye yatırım harcamalarına ilişkin artış beklentileri güçlenirken, istihdam beklentileri zayıfladı.
ÜRETİM MALİYETLERİ VE SATIŞ FİYATLARI
Ortalama birim maliyetlerde geleceğe yönelik artış beklentileri güçlenirken, satış fiyatlarına ilişkin artış beklentileri zayıfladı. Ayrıca, gelecek 12 aylık dönem için yıllık ÜFE beklentisi bir önceki aya göre 4,7 puan artarak yüzde 64,3 seviyesine ulaştı.
SANAYİ SEKTÖRÜNDE İYİMSERLİK ORANLARI
Sanayi sektöründe, bir önceki aya kıyasla iyimserlik oranı yüzde 5,9’a gerilerken, aynı kaldığını belirtenlerin oranı yüzde 77,2'ye, daha kötümser olduğunu belirtenlerin oranı ise yüzde 16,9’a yükseldi.
Merkez Bankası'nın açıklamaları ışığında, Türkiye ekonomisinde olumlu ve olumsuz sinyallerin bir arada olduğu bir dönemden geçildiği söylenebilir. İstatistikler, özellikle imalat sanayisinde faaliyet gösteren iş yerlerinin, geleceğe yönelik beklentilerinin ne yönde olduğu konusunda kritik bilgiler sunuyor.
Merkez Bankası ve sektör temsilcileri, bu verilerin, politika yapıcılar için yol gösterici olacağına inanıyor. Ancak, verilerin tam olarak ne anlama geldiği ve bu yansımaların Türkiye ekonomisine etkilerinin ne olacağı, ilerleyen dönemlerde daha net bir şekilde ortaya çıkacak.
Haberin hazırlanmasında, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın resmi istatistikleri temel alınmıştır.