Antalya
09.01.2023
A
SİVİL TOPLUM , YAŞAM
Simit bile hayal oldu
 Simit bile hayal oldu

Okullarda beslenme sorunu hat safhaya ulaştı. Eğitim Sen Şube Başkanı Sönmez, "Geçen yıl günde 91 simit satılan kantinlerde bu yıl 59 simit satılıyor. Öğrenciler artık paralarını birleştirip simit alabiliyor" dedi

 

Eğitim kurumlarında yaşanan beslenme sorunu bir türlü çözüme kavuşmuyor.  Ekonomik krizle birlikte yoksullaşan aileler, çocuklarını yarı aç okula gönderiyor.  Eğitim Sen Şube Başkanı Nurettin Sönmez, beslenme sorunuyla ilgili çarpıcı örnek verdi. Sönmez, "Geçtiğimiz yıl günde 91simit satılan bir okul kantininde bu yıl günde 59 simit satılıyor. Öğrenciler arasında para birleştirip kantinden ortak yiyecek alma oranı geçtiğimiz yıla göre yüzde 50 artmış durumda. Artık öğrencilerin sağlıklı beslenmesini geçtik aç kalmaması için caba harcamalıyız" dedi.

 

GÜCÜMÜZÜ BİRLEŞTİRMELİYİZ

Yoksulluğun daha çok çocukları, kadınları ve gençleri vurduğunu söyleyen Eğitim Sen Şube Başkanı Nurettin Sönmez, "Ucuz et ve ucuz ekmek alabilme kuyrukları, pazarın son saatleri her geçen gün kalabalıklaşıyor.  Çözüm için güçleri birleştirmekten başka yol yok. Omuz omuza olacağız,  mücadele edeceğiz ve hep birlikte kazanacağız. Birilerinin mutluluğu için değil, halkın kurtuluşu için bunu yapmak zorundayız" diye konuştu. Beslenme sorununa karşı yerel yönetimler de adım atmaya başladı. Bu kapsamda Muratpaşa Belediyesi her öğrenciye beslenme çantası kampanyası başlattı. Engin KORKMAZ

 

Beslenme sorununu konuştular

 

Eğitim Sen Antalya Şubesi ve Gazete Grafiti, son zamanların sıcak gündemi olan öğrencilerin beslenme ve açlık sorununu ele alan bir söyleşi gerçekleştirdi. Nazım Hikmet Fuar ve Kongre Merkezinde düzenlenen söyleşiye Gıda Mühendisi Dr. Bülent Şık ve Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez konuşmacı olarak katıldı. Toplantının moderatörlüğünü Gazete Grafiti’den Ali Taş üstlendi. Ali Taş’ın konukları tanıtmasıyla başlayan söyleşide ilk sözü alan Dr. Bülent Şık, gıdaya erişim hakkı, gıda güvencesi ve gıda güvenliğinin öneminden bahsederek başladığı sunumunda özellikle çocukların sağlıklı beslenmesinin bedensel ve zihinsel gelişimleri üzerindeki etkisi üzerinde durdu. Çocukların küçük yetişkinler olmadığının altını çizen Bülent ŞIK, anne karnında başlayan ve 2 yaşına kadar devam eden sürecin beslenme açısından kritik önemde olduğunu vurguladı, 2-6 yaş arasının ve 6-16 yaş arasının da büyük önem taşıdığını belirtti. Çocukların sağlıklı bir çevrede büyümesinin politik ve kamusal bir perspektifle ele alınması gerektiğini çünkü çocukların gıdalara bulaşan toksik kimyasallardan metabolik özellikleri nedeniyle daha çok etkilendiklerini söyledi. Özellikle çocukların maruz kaldığı kurşun oranlarının geri döndürülemez zihinsel sorunlara yol açtığını; Türkiye’de kamu kurumlarının, ilgili bakanlıkların bu soruna ilişkin bir politikalarının olmadığını belirtti. Çocuklarda koruyucu sağlık çalışmalarının, yeterli ve güvenli beslenmenin ileriki yaşlarda topluma çok yönlü katkıda bulunacağını, sağlık harcamalarının düşeceğini belirtti. Bütün bu önlemlerin kamusal önlemler olması gerektiğini ve devletin bu önlemleri almasını talep etmenin yurttaşlık hakkı olduğunu vurguladı. Çocukların beslenmesiyle ilgili cumhuriyet tarihindeki en kötü dönemden geçtiğimizi, bırakın sağlıklı beslenmeyi çocukların açlıkla karşı karşıya kaldığını sözlerine ekleyen Bülent ŞIK, tüm çocuklara günde bir öğün sağlıklı gıdanın devlet tarafından sağlanması gerektiğini söyledi.

SAĞLIKLI BESLENME HAKTIR

Ali Taş, Bülent Şık’ın konuşmasını başlıklar halinde özetledikten sonra sözü Eğitim Sen Şube Başkanı Nurettin Sönmez’e verdi. Nurettin Sönmez, okullarda yaşanan beslenme sorunlarını, okul kantinleri ile yapılan anket sonuçları ve iş yerlerinden, öğretmenlerden gelen bilgiler ışığında değerlendirdi. Ekonomik krizin etkilerinin öğrencilerin beslenmesi üzerinde de etkili olduğunu, artık sağlıklı beslenmek bir yana öğrencilerin açlık sorunuyla karşı karşıya olduğunu belirtti. Bu sorunu emek mücadelesinin de bir parçası olarak gördüklerini, ülkenin kaynaklarının adil paylaşılmasıyla bu sorunun ortadan kaldırabileceğinin altını çizdi. Dünyada birçok ülkede 1900’lü yılların başından bu yana çocuklara günde bir öğün sağlıklı yemek vermenin tartışıldığını, Türkiye’de ise bu tartışmaların yeni başladığını belirten Nurettin Sönmez iktidarın tüm sorunlara olduğu gibi öğrencilerin açlık sorununa da seçim endeksli yaklaştığını hatta MEB’in bu sorunu manipüle edilen, aslında olmayan bir sorun gibi gördüğünü, yalnızca taşımalı ve pansiyonlu okullarda yemek verildiğini, MEB’in anaokullarında da yemek vereceğine ilişkin açıklamasının da çoğu yarım gün eğitim yapan bu okullarda nasıl uygulanacağının belli olmadığını sözlerine ekledi. Sağlıklı beslenme talebinin sendikaların, siyasi partilerin, demokratik kitle örgütlerinin mücadelesiyle kazanılabilecek bir hak olduğunu vurguladı. Okul kantinleriyle yapılan anket üzerinden de değerlendirme yapan Nurettin Sönmez, anket sonuçlarında da öğrencilerin kantini daha az kullandıklarını, para birleştirerek alışveriş yapmak zorunda kaldıklarını, yiyecek alabilenlerin içecek alamadıklarını, daha ucuz oldukları için öğrencilerin bir kısmının zincir marketlerden yiyecek aldığını grafikler üzerinden anlattı.

 

Paylaş
ETİKETLER:
Yok
YAZAR: