İngiltere'de anayasa yok teamüller, yani toplumsal bellek var. Bütün kişi ve kuruluşlar hangi durum karşısında ne yapacağını biliyor. Ülkemiz 'de anayasa var, tartışması da yıllardan beri var. İki ülkeyi kıyasladığımız zaman, yazılmamış kurallar işlerlik açısından, yazılmışların önüne geçiyor. Kanunlar parlamentodan daha hızlı çıkıyor ve toplumsal işlevine derhal başlıyor. Biz hala çıkan kanunun anayasanın ruhuna aykırı olup olmadığını, Anayasa Mahkemesi kararlarıyla anlamaya çalışıyoruz.
Futbolun da anayasası yok teamülleri var. Bir takımda iki başlılık dünyanın neresinde görülmüş. Nuri Şahin yedek kulübesinde, yeni gelen Hollandalı teknik adam sahada kendisine ayrılan çizgili bölümde. Maça müdahalede ikisinin kafasından geçenler birbirleriyle örtüşüyor mu meçhul. Kararları Nuri Şahin veriyorsa bu teknik adam mizansen tamamlansın diye mi orda. Yapılacak iş gayet basit. Nuri Şahin kaptan olarak takımın başına dönecek, sahadaki yerini alacak ve teknik adam da teknik adamlığını yapacak. Kafa karıştırmaya gerek yok. Her şey net olacak. Futbolcular, yöneticiler ,teknik heyet ve biz, hepimiz birden topyekun rahatlayacağız.
Sezonun ilk yazısında yazdım. Bu takım bu transfer politikasıyla ancak düşmemeye oynar dedim ve haklı çıktım. Benim haklı çıkmam hiç önemli değil benim öngörümü, yönetim neden göremiyor da gereken önlemleri almıyor burası önemli. Süperlig futbolcu yetiştirme yurdu değildir, buraya hazır adam lazım diye elli defa yazdım. Eğer ara transferde takımı kotarıp bir yerlere getirecek yıldızlar alınmazsa, takım kümede kalma savaşını son maça kadar verecek demektir. Nerede iki sezon öncesine kadar şampiyon adayları arasında gösterilen ve ligi 5.sırada bitiren, kupada final oynayan Antalyaspor, nerede şimdiki takım. Bir başkanın değişmesi bu kadar fark yaratır mı? Yaratıyor işte.
Başakşehir maçına gelince yenildik. Yapacak bir şey yok. Önümüzdeki maçlara bakacağız demekten başka çare yok. Futbol dolu günler de hoşça kalın.