Gazeteci Murat Ağırel ve Gazeteci Timur Soykan, meslektaşları Fatih Altaylı'nın futboldan siyasete gündemi kendine özgü tarzıyla yorumladığı "Teke Tek" programının konuğu oldu.
Fatih Altaylı'nın kendi ismini taşıyan YouTube kanalında izleyicisi ile buluşan özel yayında, "Dilan Polat davasında gelişmeler","Dilan Polat şirketlerinin akladığı kara paranın kaynağı ne?","154'lük liste", "Ayhan Bora Kaplan davasında neler oluyor?", "Hollandalı baron Tombul Jos hakkındaki iddianame", "Mafyaya çöken devlet içindeki mafyalar", "Para alan gazeteciler", "Vergi vermemenin sonuçları", "Sinan Ateş davası", "Süleyman Soylu'nun tepkileri" başlıkları ele alındı.
Gazeteci Murat Ağırel, programın 7. bölümünde ele alınan "Vergi vermemenin sonuçları" isimli başlıkta "Milliyetçi" olarak tabir edilen kesime atıfta bulunarak, çarpıcı tespitlerde bulundu. Baroların, çevrecilerin, vatandaşların, STK'ların ana gündem maddesi olan "sahil işgali" konusuna da değinen Ağırel, içerisinde Antalya'nın da bulunduğu belirli lokasyonlar hakkında önemli iddiaları mesleki izlenimi ile yorumladı.
"HERKES YAPMAYACAK KARDEŞİM"
"Vergi" konusunun önemli bir vatandaşlık vazifesi olduğunu vurgulayan Ağırel, vergi kaçıran kesime yüklendi. Ağırel, "Ben borç olduğu zaman deliriyorum. Sabah nasıl kalkacağım akşam nasıl yatacağım? diye düşünüyorum. Bu çok farklı bir şey. Bir de öyle bir rahatlık var ki, 'Ne olmuş ki ya? Herkes yapıyor' diyor. Bu kelime çok tehlikeli. Herkes yapmayacak kardeşim. Bu ülkenin namuslu insanları alnının teri ile çalışıyorsa, gidip vergisini tıpış tıpış ödüyorsa vergi verdiğinin karşılığında hizmet bekliyorsa sen de vergini ödeyeceksin" dedi.
"İNSANLAR SİZİN YÜZÜNÜZDEN ÖLÜYOR"
Yurttaşların içerisinde bulunduğu ekonomik darlıkta, alamadığı hizmetlerde, yaşadığı maddi ve manevi kayıplarda vergisini ödemeyen kesimin sorumlu tutulması gerektiğinin altını çizen Ağırel, "Altınoluk'tan Küçükkuyu'ya kadar olan mesafede üst geçit yapılmadığı için insanlar ölüyorsa bu hırsızlar yüzünden. Eğer bugün hastaneye gittiğinizde 1 tane cihaz eksik ve bu yüzden insan ölüyorsa işte bu hırsızlar yüzünden. Eğer sen okula gittiğinde çocuğuna ayakkabı alamıyorsa, devlet sana hizmet veremiyorsa bu hırsızlar yüzünden. Bu hırsızlar yüzünden çocuğunun geleceği çalınıyor. Bu hırsızlar yüzünden senin gelecekte yapacağın işlemler yarım kalıyor. Bu hırsızlar yüzünden sen arabana 2. kez MTV vergisi ödüyorsun. Bu hırsızlar yüzünden sen ekstra döviz vergisi ödüyorsun. Bu hırsızlar yüzünden sen yurt dışına çıkarken sen harç parası ödüyorsun. Bu hırsızlar yüzünden sen ne yazık ki almış olduğun ürünleri çok daha pahalıya alıyorsun" diye konuştu.
"NEREYE BAĞLILIĞINIZ VAR?"
Ekonomik çıkmazda devletin vergi üstüne vergi politikası uyguladığını vurgulayan Ağırel, "Çünkü devlet bir açığı kapatabilmek için vergi üstüne vergi veriyor. Çünkü biz ödüyoruz. Onların vermediği vergiyi bizden alıyor. Onlar rahat yaşıyor. 'Allah, din, iman, Sakarya, vatan' diyerek bu kelimelerle insanları uyutuyorlar. 'Allah'a şükür bizim alnımız ak. Devlete bağlılığımız var' diyorlar. Nereye bağlılığınız var? Nereye sizin alnınız ak? Bunu sadece 1 kişi için söylemiyorum. Herkes için söylüyorum" şeklinde konuştu.
"BÖYLE MÜSLÜMANLIK MI OLUR?"
Özde değil, sözde milliyetçi olarak bilinen kesime de açıklamalarında yer veren Ağırel, içerisinde Antalya'nın da bulunduğu birçok noktanın talan edildiğini iddia etti. Gözlemlerine de açıklamalarında yer veren Ağırel, şunları kaydetti: "'Vatan, millet, bayrak, Sakarya' diyen 'Irmağının akışına ölürüm' diyen insanlar Antalya'dan Çanakkale’ye kadar olan sahil kısmındaki bütün yere çöküyor. Onların 'Irmağının akışına ölürüm' dediği, cebine doğru giden ırmağın akışı oluyor. 'Doğaya kurbanım' diyorlar, 'Bizim cennet vatanımız için taşına, toprağına ölürüz' diyorlar, ormanın içerisine gidip kafe, düğün salonu yapıyorlar. Ağaçları kesiyorlar, yakıyorlar. Yabancı şirketlere satıyorlar. Böyle bir vatan sevgisi mi olur? Böyle bir Müslümanlık mı olur? Böyle bir vatanseverlik ve vatanına bağlılık mı olur?"