Cumhuriyet Halk Partisi Antalya İl Başkanlığı Kongresi öncesinde il başkanlığına adaylığını açıklayan Altan Ayaz, seçim çalışmalarını ilçe ziyaretleriyle sürdürüyor. “Bu partinin ağırlığını ve yükünü çok iyi biliyorum” şeklinde açıklama yapan Ayaz’ın dışında şu ana kadar adaylığını açıklayan isimler Nuri Cengiz ile Musa Erdem oldu.
UZLAŞI SÜRECİ DEVAM EDİYOR
8 Ekim’de gerçekleştirilecek olan Cumhuriyet Halk Partisi Antalya İl Başkanlığı kongresi öncesinde il başkanlığına adaylığını net bir dille açıklayan üç isim bulunuyor. Nuri Cengiz, Musa Erden ve Altan Ayaz adaylığını açıklayan başka isimler olmaz ise 8 Ekim’de il başkanlığı için yarışacak isimler oldu. İl başkanlığı kongresi öncesinde uzlaşı arayışını sürdüren CHP Genel Merkezi kongrenin tek adaylı gerçekleşmesini istiyor. CHP Antalya İl Başkan Adayı Altan Ayaz, uzlaşı sürecinin devam ettiği bu dönemde il başkan adaylığı çalışmalarını aralıksız bir şekilde sürdürdüğünü açıkladı.
PARTİDE 25 YILLK GEÇMİŞİM VAR
CHP Antalya İl Başkan Adayı Altan Ayaz, 8 Ekim’de gerçekleştirilecek il başkanlığı kongresine dönük çalışmaların sürdürüldüğünü ifade ederek açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:
“Bu partinin ağırlığını ve yükünü çok iyi biliyorum. Örgütün içinden gelen biriyim. Partinin içinde 25 yıllık bir yolculuğum var. Muratpaşa Gençlik Kolları Başkanlığı ile yöneticilik görevime başladım. Özer Ülken’in başkanlığı döneminde il yönetiminde bulundum. Farklı dönemlerde seçim komitelerinde yer aldım. Milletvekilliği seçimi ve genel seçimlerde partimin oluşturduğu seçim komitelerinde yer aldım. Bu yük ağır bir yük, bunun bilincindeyim. Bu yükü taşıyacağıma, sonuna kadar götüreceğime dair inancım sosuz.”
İCAZET ALMAM
Ayaz açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:
“Birilerinden işaret ya da daha başka bir şey almadan, örgütün sesi olarak bu mücadeleyi sonuna kadar götürüp, kavga gürültü etmeden, partiyi bütünleştirerek, herkesi kucaklayarak CHP’yi önce Antalya’da daha sonra da Türkiye’de hak ettiği yere getirmek için elimden geleni yapacağım. Tabanda ‘A başkancı, B başkancı, X başkancı’ gibi konular çözülürse, başkanlar da bütün partinin belediye başkanı olduğunu düşünmeye başlar; partililerle başkanlar arasındaki diyalog da çok daha rahat oluşur. Belediye başkanlarının örgütle arasında sıkıntılı bir durum var. Bu bir gerçek, ama diyalog eksikliği dediğim gibi çözülürse, bu tür tartışmaların da gündemden kalkacağını düşünüyorum.”
