Deprem kuşağında yaşayan Türkiye her büyük depremde acı mirasına bir yenisini daha ekliyor. 6 Şubat gecesi büyük bir felaketin yaşandığı 11 ilin ardından dün Bursa'da meydana gelen deprem gözleri yeniden deprem uzmanlarına çevirdi. Yerbilimci Prof. Dr. Naci Görür, yaşanan son depremlerin ardından katıldığı bir TV programında gözyaşlarını tutamadı.
BURDUR, DEPREM GERÇEĞİYLE YÜZLEŞECEK!
Yaptığı her açıklama yakından takip edilen Yerbilimci Prof. Dr. Naci Görür Kafa TV'de Candaş Tolga Işık'ın konuğu oldu. Deprem uyarılarına bir yenisini ekleyen Görür bu kez isim vererek 18'ili uyardı. Görür, "
Fay hattı üzerinde yaşayan bu illerin (iller arasında Burdur’da var) kaderi, üzülerek söylüyorum kaderi Maraş, Hatay gibidir" dedi.
O İLLERİ TEK TEK SIRALADI
“Peki, hangi iller fay hattı üzerinde?” sorusu üzerine Görür tek tek o illeri sıraladı:
“Eskişehir, Denizli, Muğla, Erzincan, Kayseri, Tokat, Kahramanmaraş, Hatay, Kocaeli, Osmaniye, Bingöl, Konya, Erzurum, Aydın, Balıkesir, Burdur, Manisa, Hakkari.”
Görür ayrıca bu illerle ilgili olarak, "Direkt fayın üzerinde yaşıyor bu iller. Bunların altındaki faylar oldukça güçlü. Her her kentte 7 ve üzerinde deprem oluşturmaya kapasiteleri var." ifadelerini kullandı. Sözlerine ekleme yapan Görür 18 ili kastederek, "Orada deprem olursa zarar ve kayıp anormal derecede fazla olur." dedi.
AĞLAYARAK ANLATTI
Öte yandan Naci Görür deprem gecesi yaşadığı olayı anlatırken gözyaşlarına hakim olamadı. Görür, duygulandıran anısını şu sözlerle anlattı;
“Adana'da biz sizin uyarılarınız üzerine gittik komşularla konuştuk. Bir apartmandaki sıkıntılı durumu oradakilere izah ettik. O apartmandakiler bunu kabul etmemiş. Beni dinleyen kişi 'bizim halimiz vaktimiz yerindeydi, biz oradan ayrıldık' diyor. Şimdi size hayır diyenlerin hiçbiri yaşamıyor diyor. Erkenek'te bir grup bana video göndermiş. "Hocam size saygılar sunarız. Siz çok uyardınız. Biz dinlemedik. Şimdi Erkenek yok.”
DEPREM ANINI ANLATTI
"Depremin olduğu gün saat 6'ya doğru benim telefonum çaldı. Ben telefonumu genelde açık bırakırım. Çünkü uygunsuz saatte çaldıysa ya çocuklar ya da deprem olmuştur. Gazeteciler beni aramaz o saatte. Ben kalktım o saatte baktım beni Whatsapp'tan biri görüntülü arıyor. Bir hanım gördüm. Önce tam anlamadım. Loş bir ışıkta saç baş karışık. Tam görünmüyor da bir baktım yanında da bir kız çocuğu var, kızı... "Hocam bizi kurtar" diyor. Yani düşünün o sabah ben mübalağasız 4-5 saat ağladım.”